Skandallarıyla ailesinin soyadına leke sürmekten zevk alan başkanın asi ve hırçın oğlu Jeon Jeongguk atıldığı 15. lisenin ardından rehabilitasyon merkezine kapatılır.
Kurallarının dışına çıkmayan, disiplinli bir öğretmen Kim Taehyung, genç çocuğu ka...
9;İnanırsam ben senden başkasına inanmam. İnanınca düşünür, yönelir sana doğru; Seninle ikimizden başkasına inanmam.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Taehyung çok sinirliydi. Kendine çok sinirliydi. Karşısında dakikalardır bağıran arkadaşına sinirliydi. Elinden hiçbir şey gelmiyor oluşuna sinirliydi...
Bardan döndükten sonra kucağına alarak kendi yatağına güzelce yatıran çocuğun alnına öpücük bırakarak salona inmişti. Hobi'nin telefonda bahsettiği şeyi araştırmasına gerek kalmadan kapı gürültüyle vurulmaya başlayınca, Taehyung ciddi bir duruma atıldıklarını anlamıştı.
Kapıyı açar açmaz karşısında evden apar topar çıktığı belli olan arkadaşı Yoongi'yi görmesiyle yer açmasına fırsat vermeden omzundan ittirerek içeri girmişti pijama takımıyla.
"Taehyung böyle bir şeyi nasıl yapabilirsin aklım almıyor!"
Taehyung oturduğu koltukta saçlarını karıştırarak kendisine söylenen sözleri dinlemeye devam ediyordu. Göz ucuyla da Yoongi'nin telefonundan açıp fırlattığı habere bakıyordu.
"Bir öğretmen nasıl öğrencisiyle birlikte olabilir? Hadi böyle bir hata yaptın bar köşelerinde öpüşürken manşet olmuşsun amına koyayım! Kariyerini siktin sen farkında mısın!"
Taehyung'u öğrencileri dışında kimse tanımazken Jeongguk'u hemen hemen herkes tanıyor, en azından ismini biliyordu. Bardaki yakınlıkları gizlice çekilerek internete yüklenmesiyle anında gecenin en çok konuşulan haberleri arasına girmişlerdi.
'Başkanın oğlu Betty Club'da bir adamla öpüşürken görüntülendi' Başlığı altında yayımlanan fotoğraflar neyse ki babasının müdahalesiyle dakikalar sonra ortadan kaldırılmıştı. Aman gören görmüştü nihayetinde.
"Yoongi bağırmayı kes artık. Otur ve dinle anlatacağım."
Yoongi sinirle gülmeye başladığında elleri belindeydi. Taehyung'u ciddiye almak gibi bir düşüncesi yoktu. Yaptığı ona tamamen yanlış geliyordu ve bu yoldan döndürmek için avazı çıktığı kadar bağıracaktı.
Önündeki masaya oturan Yoongi, dirseklerini dizlerine sabitlediğinde bir yandan parmaklarını kütletiyordu. "Ne zamandır birliktesin o serseriyle?"
"Düzgün konuş Yoongi."
"Siktir git ya çoluk çocukla uğraştırma beni şimdi."
Yoongi ciddiyete bürünen ifadesiyle yüzüne doğru bağırdı. Bu sırada Jeongguk bacak arasında hissettiği acıdan dolayı uyuyamadığından yatağında doğrulmuştu. Aşağıdan gelen yüksek sesle irkilerek merdivenlere doğru adımladı. İkinci bir ses ona yabancı gelmezken merdivenlerin son basamağında dinlemeye başladı.
"Eğlencen bittiyse yolla çocuğu gitsin başına dert alacaksın." Taehyung yüzüne çıkardığı bakışlarla Yoongi'nin gerilemesine sebep olmuştu. Sinirden boynundaki damarları şişmişti. "Lan birde başkanın oğlu! Zaten sorumsuzun teki senin başını belaya sokmaktan başka bir işe yaramaz."
