-7-

448 42 22
                                    

Bölüm biraz geç geldi biliyorum...
Bir önceki bölüme isterseniz göz gezdirin hehehe olayları hatırlarsınız
Öpüldünüzz ❤

××××

Kapıda gördüğüm adamlar fazlasıyla tanıdıktı. Daha geçen gün peşimde dolanıp bana hizmet eden adamlar şimdi ise bulunduğum mekanı basmıştı.

Herkes çığlık çığlığa kaçırıyordu. Bazıları ise kendini korumak için yere çökmüştü, biz de onlardan biriydik. Yoongi, Jisoo'yu kolları arasına alıp başını göğsüne bastırırken "Sikeyim." diye mırıldandı. O sırada bir çift nefret dolu göz bana bakıyordu.

"Lanet olsun, Eunwoo'ya sen haber verdin değil mi?!" Taehyung yapabilseydi eğer sesindeki ve gözlerindeki nefretle beni öldürebilirdi.

Şaşkınca "Ne saçmalıyorsun sen? Sence senin aptal kıçın için kendimi yakar mıyım? Eunwoo, onun arkasından iş çevirdiğimi öğrenirse kimseyi yaşatmaz." dedim. Silah seslerine cam parçalanma sesleri de eklenince ellerimle kulaklarımı kapattım.

Jungkook sinirle masanın altından dışarıya bakış atarken "Korumaları öldürmüşler, sikeyim." dedi. Etrafta kısa bir sessizlik hakim olduktan sonra biri mekana girdi ve konuştu.

"Lalisa Manoban." Eunwoo'nun tok sesi yankılanırken yerime sindim. Kaçışım yoktu, onunla yüzleşmek zorundaydım. Masanın altından görebildiğim kadarıyla Eunwoo bar kısmına doğru ilerledi. Kolundan tutup kendine çektiği kişiyi görünce tüm vücudum titredi.

Rosé korkuyla ona bakarken Eunwoo tehditkar bir şekilde mırıldandı. "Lalisa, nerede? Burada olduğunu biliyorum."

Rosé başını hızla iki yana sallarken "Bilmiyorum." deyince Eunwoo sinirle onu kendine daha çok çekti. Masanın altından çıkacağım zaman Jk beni durdurdu.

Rosé'ye bir şey yapacak olursa eğer...

Sakin olmaya çalışarak derin bir nefes verdim. O sırada ise Jimin'in çoktan bizim yanımızdan ayrıldığını fark ettim. Rosé'ye doğru ilerliyordu emin adımlarla. Mekandaki herkesin bakışı onun üzerindeydi. "Onu bırak Eunwoo."

Taehyung "Jimin burada olduğumuzu belli ettiğine göre ortaya çıkalım, Yoongi sen burada Jisoo ile kal." dedi ve bana dönüp "Jungkook ile işbirliği yaptığını anlamaması lazım, tamam mı?" dedi.

Rosé'yi kendi arkasına çektikten sonra Eunwoo histerik bir şekilde güldü. "Park Jimin. Vay be... Her neyse, arkadaşın Jeon Jungkook'un yerini söyleyecek misin bize?"

Jungkook sert çıkan sesiyle "Buradayım." dediğinde bakışlarımı ondan alamadım. Çok korkusuz duruyordu, dik başlı, sanki tüm dünya ona hizmet ediyormuş gibiydi.

Eunwoo ona döndü ve hemen ardından bana hitaben "Tehlikeye adım attın, beni karşına aldın Lisa." dedi. İnkar etmeliydim, Taehyung'un dediği gibi...

Omuzlarımı dikleştirdim ve kendimden emin bir ses tonuyla konuştum. "Hâlâ senin tarafındayım Eunwoo, ne bu tantana? Planımı bok ettin şu an."

Bana doğru yaklaştı ve dibimde bitti. Yakınlığı yüzünden geriye doğru bir adım attım.

"Planın neydi Lalisa? Benden habersiz. Jeon'u öldürmek mi? Öldür o zaman. Herkesin gözü önünde, şansın varken yap."

Elime silahı tutuşturdu ve geriye çekildi. Nefes nefese kalmıştım. Aklımda hiçbir alternatif plan oluşmuyordu.

Jungkook ve arkadaşları silahsızdı, tüm adamlar öldürülmüştü. Bu maçın galibi Eunwoo'ydu ve ben kaçamıyordum. Ne yapacağımı bilmiyordum. Lanet olsun!

Yavaşça durduğum yerde Jungkook'a döndüm. Büyük gözleri benimle kesişince yutkundum.

Eğer onu öldürmezsem Eunwoo yapacaktı.

Tanrım... Bir kaçış yolu olmalı.

Silahı yavaşça kararsız bir şekilde doğrultmaya başladım.

Taehyung korkuyla bana bakıyordu, bana güvenmiyordu. Arkadaşını öldüreceğimi düşünüyordu.

Ama ben yapamam.

"Diz çök Jeon. Her türlü öleceksin, sadece 'ekip arkadaşım' bunu başarabilecek mi merak ediyorum."

Eunwoo'ya sinirle "Yapamayacağımı mı sandın?" diye söylendim. Jungkook benden gözlerini çekti ve arkadaşlarına bakarak dizlerinin üstüne çöktü.

Korkuyla atan kalbim kriz geçirmeme neden olacaktı neredeyse. Derin bir nefes aldım. Lanet olsun sana Eunwoo!

Silahın ucu Jungkook'un başının arkasına yaslandığında içimde bir şeyler kopmuş gibi hissettim.

Duygusuz çıkan sesimle fısıldadım. "Arkadaşlarına söylemek istediğin son bir sözün var mı?" Bana cevap olarak ise başını iki yana salladı Jungkook.

Neydi bu his? Korku mu? Hayır... sadece korku olsa tanırdım bu hissi.

Ortam derin bir sessizlik içindeydi. Bu sessizliği bozan ise kurşun sesiydi.

××××

Bölüm birkaç haftadır sürünüyor kfhsuflsnxlsj sonunda bitirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm birkaç haftadır sürünüyor kfhsuflsnxlsj sonunda bitirdim

En yakın zamanda görüşmek üzeree 💫

House of Cards • LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin