14.bölüm

8.1K 459 56
                                    

merhaba

medya tarçının yaptığı resim

bölüme başlamadan yıldıza basmayı unutmayın.❤

sabah alışık olduğum gibi saat 6 da kalkmış uzun bir banyoya gitme merasiminden sonra çalışma masasını karıştırıp içinde ne var diye bakmıştım.bulduğum kağıt ve kalamle 1 saattir birşeyler karalıyordum.

duvarda bulunan saate baktım,7.50 geçiyordu.
resim çizmekten sıkılıp kapıya doğru gitmeye başladım,kafamı dışarıya doğru uzatıp koridorda kimse olmadığını görünce kapı pervazlarından destek alarak sandalyeyi itmeye başladım.

artıya benzeyen koridorda bulunduğum yerde barın ve diğerlerinin odası vardı,karşı tarafta ise ahsen hanım ve alparslan beyin odaları vardı.
artının tam ortasında durduğumda ne tarafa gitsem diye karar vermeye çalıştım.

sol tarafımda asansör ve merdivenler vardı,merdivenden inemeyeceğime göre,asansörede binemeyeceğime göre,tek çare sağ tarafımda kalan koridordu.

koridordaki beş tane kapıya baktım.en sondaki kapıya gözlerimi dikip oraya doğru gitmek için harekete geçtim,duvarlardan tutunarak zorda olsa odanın kapısına varmıştım,yavaşça araladığım kapıdan içeri baktım.

burası harika görünen bir resim odasıydı.

iki duvarı boydan boya camla kaplı odanın bir köşesinde boyalar tuvaller ve şövaleler vardı.

bir köşesinde ise kil den yapılmış heykeller ve malzemeler vardı.

kapının girişinden odayı seyretmekten vazgeçip içeri doğru sandalyeyi ittirdim,
arkamdan kapıyıda sessizcene kapttığımdı kıkırdadım,böyle bir şeyi ilk defa yapıyordum başka birinin evinde gizli gizli odalarını karıştırıyordum,ama içimdeki çocuk resim yapmak istiyordu,hayatımda hiç bu kadar fazla boya görmemiştim.

sandalyeden kendimi aşşağıya doğru bıraktım,solucan gibi sürünerek kıçımın üstüne yere oturdum.

küçük boya tüplerini alıp ismini bilmediğim içinde çukurlar olan tabağa farklı renkelerdeki boyalardan döktüm.

aradan kaç saat yada kaç dakika geçtiğini anlammıştım ama koridordan gelen bağrışma sesleri beni daldığım yerden çıkarmıştı.

kimin bağırdığı ne dedediklerini anlamıyordum ama dahada yükselen bağrışma sesleriyle korkuyla ne yapacağımı şaşırmıştım.

kendimi üstüste dizilmiş boya kutularının arkasına doğru çekip yere yattım,ellerimle kendime doğru çektiğim dizlerime kafamı koyup bacaklarımı kollarımla sardım,korkudan nöbet geçiren hastalar gibi titriyordum.

kapının arkasından gelen adım sesleriyle korkum dahada artmıştı.
kapı açıldığını korkudan gözyaşlarım süzülmeye başladı.

"tarçın nerdesin,"

"bak sabahtan beri seni arıyoruz buradamısın,hadi çık ortaya"

duyduğum sesle ne zaman tuttuğumu bilmediğim nefesimi bıraktım.

ellerimden destek alarak doğruldum ve odanın içinde beni arayan barına baktım,
boyaların arkasından çıkmamla kafasını bu tarafa doğru çevirdi.

gözlerinde gördüğm korkuya anlam verememiştim,benim içinmi korkmuştu.

"tarçın!? abiciğim niye ses vermiyorsun sabahtan beri seni arıyoruz hepimiz çok korktuk bir yere gittin diye"

yanıma gelip beni kucaklarken bir yandanda endişeli bir şekilde konuşuyordu.

"bu halimle nereye gidebilirim sence...abi"

Engel/yeni ailemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin