Kırmızı

-11-

İçeri geçtiğimde Serhatın yanına ilerledim. Çok özlemiştim sürekli öpüp sarılıyordum. Serhat ise bendeki değişikliği farketmişti ama bunu affetmesini istediğim için yaptığımı düşünüyordu.

Serhatın sesiyle sıçradım.
"Bebeğim daldın gittin. Tamam bitanem ben seni affetim. Sen yeter ki üzülme."

Başımı ğöğsüne koyarak sırnaştım kardeşime. Elleri karnımı bulunca gerildim.
Kulağıma yaklaşıp
"Ama yeğenimin haberini ilk ben duymak isterdim ne de olsa kardeşinim."

Gözlerim dolarken görmemesi için kafamı eğdim.
"Benden duymanı isterdim, ama benden önce Alkan söylemiş, özür dilerim bebeğim."

Kafamın üstünde dudaklarını hissettim.
Elini karnımdan çekip belime koydu.
"Sorun değil güzelim benim. Affedildin yanii"

"Oleeeeyyy" kollarım belini bulurken o da bana sarıldı.

"Şu çocukca hallerine bayılıyorum. Yakında anne olucaksın ama halaaa sen çocuksun."
Ellerim sırtından düşerken çok doğru demişti. Daha ben gençken anne olursam napardım?

Düşüncelerimi Alkanı yanımda görünce rafa kaldırdım.
Beni kendine çekerken
"Serhat, ablan yoruldu bütün gün ayaktaydı dinlensin."

Serhat
" Evet haklısın dinlensin Alkan, ama seni bizim restoranta bekliyoruz."
İkisi gülüşürken ne ara bu kadar samimi olduklarına şaşırıyordum. Serhat sevmediği ve hoşlanmadığı kimseyi özel olarak restorantımıza çağırmazdı.

Alkanın belime baskı uygulamasıyla beraber yürüdük. Arkama hafif dönüp,  Serhata öpücük atıp el salladım. O da aynı şekilde öpücük atıp el salladı. Sonra evden yavaşça çıktı.

Etrafa baktığımda insanların çoğu gidiyordu.
Korkuyordum. Tek kalmak istemiyordum onunla.

Elini belimden iterken konuştum
" Sende defolabilirsin yavaştan, rolümüz bitti."
Beni duymamayı tercih ederek etrafa bakmayı sürdürdü.

Yavaşça merdivenlerden çıkıp odama girdim. Hala bacak aram acıyordu. Yürürken çok zorlanıyordum ama hiç belli etmedim, etmezdim.
Elbisemi çıkarıp hemen duşa girdim. Girmeden kapıyı kitledim.

Duştan çıktığımda geceliğimi giyip dolabımdaki çantamdan sigara ve çakmağı aldım. Odamın yanındaki odaya geçtim.O yatakta bir daha yatmazdım. Pencerenin yanındaki pufa oturdum. Oturmadan bütün ışıkları kapattım.
Camdan içeri ışık geliyordu.
Sigaramı çıkarıp yaktım. Elim telefonuma giderken Çağan Şengül'ün canım yanıyor şarkısını açtım.
Kafamdaki düşüncelerle boğuşuyordum.
Elim karnıma giderken olmazdı. Olmamalı.

Uzun bir süre orda oturdum.
Sigaram bittiğinde yavaşça ayağa kalktım. Odamdan çıkıp dış kapıya gittim. Barın kapıdaydı. Elimle gelmesini işaret ettim. Anında yanımda olurken "Sigara aldır"
Cümlemin bitmesiyle hemen ilerideki korumaya seslendi. Bende eve girdim.
Alkan gözükmüyordu. Ev toparlanmıştı.
Karnım guruldarken mutfağa doğru ilerledim.
Kapıda durdum. Gitmemişti, burdaydı.
Onu görmezden gelip su içmeye karar verdim. Suyu doldurdum ve odadan çıkarken
"Karnın aç, bişey yemedin, otur yemek ye."
Duymazdan geldim.

Odamın yanındaki odaya geçerken odanın duman dolu olduğunu gördüm. Camı açarken odaya Alkan girdi.

"Neden odanda yatmıyorsun?"

Susmak istiyordum.
Yavaşça bana ilerlerken odadaki pufun yanındaki küllüğe baktı. Yavaşça sinirlenirken
"Kaç tane içmissin bi de Barına sigara aldırmaya mı gönderdin?"

Gözlerimi devirirken
"Sana soracağımı falan mı sandın. Çık odamdan."

Sinirleniyordu ve ben korkuyordum ama göstermezdim.

"İçemezsin bu kadar."

Cümlesiyle sinirim tepeme attı ve
" Sana mı soracağım diyorum, istersem 20 paket içerim istersem hiç içmem. Bu beni ilgilendirir seni değil."

Odamdan sinirle çıktı.

Pufa oturdum ve biraz bekledim.
Hala Barın gelmeyince aşağı inmeye karar verdim. O sırada Barın eve giriyordu.

"Kusura bakmayın efendim market  biraz uzakta olduğu için geç geldi."

Sorun değil der gibi elimi salladım ve elinden poşeti aldım.

Odamın yanındaki odaya çıktığımda Alkan benim oturduğum pufta oturuyordu. Gözlerimi devirirken yaklaştım.
"Kalk yerimden"
Dışarıyı izlemeye devam etti.
"Duymuyor musun kalk diy-" cümlem bitmeden kolumdan çekip kucağına oturttu. Kalkmaya çalıştığımda tutuyordu ve kalkamayacağımı anladım. Uğraşmak istemiyordum. Yokmuş gibi davranacaktım.

Poşetten sigarayı çıkardım açtım ve yaktım. Dudağımdan aldı kendi içmeye başladı. Sinirle arkamı dönerken o hafif gülümsüyordu. Tekrar masadan sigara paketini alıp yaktım. Geriye yaslandım yorgundum. Göğsüne yaslanmış oluyordum ama bunu bile sorun edecek halim yoktu.

Müzik devam ediyordu ve sigaram bittikçe yenisini yakıyordum.
4.ye uzanırken elimi tuttu ve
"Yeter bugünlük daha fazla içme."
Bana karışmasından nefret ediyordum. Ama gözlerim kapanıyordu zaten. Bişey demeden elimi kucağıma koydum. Esnerken gözlerim kapanıyordu. O da sigarasını bitirdi ve söndürdü. Yavaşça kalktı benide kucağına alarak kaldırdı. Ne itiraz edecek gücüm nede boşa bağıracak sesim vardı.

Yatağa ilerledi ve yorganı açıp içine koydu. Üstümü örtüp eğildi. Anında kasılıp biraz geri çekilirken. Gözlerini kapattı sinirle.
"Korkma birşey yapmayacağım." Dedi.
Yaklaştı ve saçlarıma öpücük kondurdu. Ve yatağın öbür tarafına gitti. Sinirle ona dönerken
" Başka oda mı yok, git burdan da evimden de git."

Cümlemi takmayarak belimden sarıldı.

"Boş yere yorma daha fazla kendini uykun var uyu."
Önüme dönerken hak verdim ne desem kalkıp gitmeyecekti. Gözlerim yavaştan kapanırken sesini duydum.

"Ne burdan ne evimizden nede senden gideceğim."

--------------------------------------------------------------

Kusura bakmayın lütfen anca yazabildim. Şu aralar o kadar kötü zamanlar geçiriyorum kii,  çok zor gerçekten.
Umarım beğenirsiniz❤🥰