18 | Tell The Truth

1.7K 146 309
                                    

Okurken yorum yapmayı unutmayın :(
❤️

Okurken yorum yapmayı unutmayın :(❤️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Göz kapaklarında bir ağırlık vardı. Açamıyordu gözlerini.

Üstünde de bir baskı hissetti, ayrıca biraz üşüyordu. Kalkmak istiyordu fakat gözlerini bile açamazken bu pek mümkün değildi. Etrafın aydınlık olduğunu anlayabiliyordu, sabah olmuştu. Kendi evinde, kendi yatağında olduğunu düşündü. Ama dün geceyi göz önünde bulundurunca en son yılbaşı partisi için Yuna'nın evine geldiğini hatırladı. Kendi evine dönüp dönmediğini hatırlamıyordu.

Kendisini zorlayarak gözlerini yavaşça araladı, başı ağrıyordu. Kaşları çatıldı. Etrafa bir göz gezdirdiğinde odası olmadığını fark etti. Kafası karışmış bir şekilde daha yakına bakmaya başladı. Ve o an jeton düştü.

Dün gece bu odaya tek girmemişti.

Göğsünün üstünde yatan bedene baktı, mışıl mışıl uyuyordu. Kolları da belini sarmıştı, sanki kaçmasından korkuyor gibi.

Yaptıkları şeyi hatırlayıp derin bir iç çekti Ryujin. Pişman mıydı? Pek sayılmaz. Ama yine de içine sinmeyen bir şeyler vardı. Ki pişman olmaya da ne kadar hakkı vardı bilmiyordu çünkü bunu kendisine istemişti.

Annesine sarılıp uyuyan bir çocuk gibi görünüyordu şu an Felix. Ryujin gülümsedi bu manzara ile. Felix'in saçlarını okşamak istedi, fakat uyanmasından korkuyordu. Onunla şimdilik yüzleşmeye cesareti olmadan buradan gitmesi gerektiğini düşünüyordu. Ayrıca bilmiyordu, belki birileri gelip onları görmüştü. Gerçi kapı kilitliydi ama yine de tedirgin oldu Ryujin.

Felix'i yavaşça çekti üzerinden, o kadar sıkı sarılmıştı ki, Ryujin kaburgalarının kırıldığını falan düşündü bir an. Yatakta doğruldu ve yere saçılmış kıyafetlerini toplamaya başladı. Alt tarafında bir sızı vardı, hareket ederken onu zorlayan. Dayanmaya çalıştı ve hızlıca giyindi. Tam pantolonunu üzerine geçirmişti ki düğmesinin kopmuş olduğunu gördü. Dudakları şaşkınlıkla aralandı.

"Yok artık, Felix... Sana inanamıyorum!"

Fısıltıyla konuştu. Yapacak bir şey yoktu, fermuarını çekti. Kazağını iyice aşağı çekiştirdi o kısmı katmak için. Felix'e son bir bakış attıktan sonra uyuduğuna emin olup odadan çıktı. Kapıyı açıp kapatırken olabildiğince sessiz hareket etmişti. Hızla aşağı indi, salondaki manzara dünkünden farksızdı. Herkes olduğu gibi uyuyordu. Ryujin hepsinin bir taraflarının tutulacağına emindi.

Askılıktan çantasını ve ceketini alıp evi terk etti. Açıkçası ortalığı kimin toplayacağı da zerre umurunda değildi, yardım etmeden kaçtığı için Yuna'dan azar yiyeceği kesindi. Ama asıl kaçma sebebi bu değildi, kendisi de biliyordu. Derhal eve gidip sıcak bir duş almak istiyordu.

💋💋💋

Kafasında havlu ile evin içerisinde gezen Ryujin, ortalığı toplama derdine düşmüştü. Fakat ağrıları yüzünden zorlanıyordu. Neyse ki ev çok dağınık değildi. Koltuğun üstündeki battaniyeyi katlayıp kenara koyarken telefonu çaldı. Televizyondan açtığı Frühlingsstimmen enstrüman versiyonu kapatıp telefonunu eline aldı. Fakat yetişememişti, çoktan kapanmıştı. Müzik yüzünden geç duymuş olmalıydı.

Beggin You | ryulixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin