Son Ziyaret...

Plan...

Yastığa başımı daha çok gömdüm.Aşağıdan gelen sesler uyumamı engelliyordu.Çok uykum vardı.Çünkü gece boyunca uyuyamamıştım.Aslında uykum vardı,ama yattığım yerde gülüp onu ve sudaki hâlimizi düşünüyordum.Ne kadarda mutluydum be!

Aklıma gelen düşünce ile yataktan doğruldum.Kaşlarım çatık,ellerim yataktan destek alarak dururken pür dikkat sesleri dinledim.Birkaç saniye sonra yorganı kenara hızla fırlatıp yataktan sıçradım.Aylin'ler gelmişti.Bu Chaplin ikizlerin sesi ve gizem 'in kahkaha sesiyi.
Aman allahım son günlerde çok mu sevap işlemiştim ben?!Nasıl haketmiştim bu kadar mutlu olmayı?

Kapıyı hızla açıp aşağıya üçer beşer indim ve hepsine teker teker sarıldım.Çok özlemiştim onları.Mutlulardı ve....ve çok heyecanlılardı.Nedenini sormadan edemedim.
"Hadi anlatın bakalım bu heyecan neden?"
dedim kollarımı çaprazlarken.Kaşlarımı kaldırdım ve sırıttım.
Aylin hemen araya girip,"Bekle biraz kızım ya.İçeri girelim sana acayip haberlerim var."
dedi bavulları Ziya Amca'ya uzatırken.(Bu arada Ziya Amca hizmetçi).

İçeri geçip koltuklara yayıldık.Aylin dirseklerini dizlerine yasladı ve tedirgin bir şekilde konuşmaya başladı.

"Alya sana hem iyi hemde kötü haberlerimiz var.İlk olarak iyiden başlayayım..İhaleyi kazandık.İş ile ilgili herşey yolunda ama devamlılığı hakkında birşey söyleyemem."

"Nasıl yani?" dedim kaşlarımı çatarken.Ege hemen lafa girip,
"Kısacası şimdilik iyi.Biliyorsundur ki Ayhan Tozlu yani -ellerini kaldırıp tırnak işareti yaparak-'meşhur gamsız kelle' rakiplerimizi bize kışkırtıp alttan işler çeviriyor.Bunla yetinmeyip,müşterimiz olan firmalara bizi kötülüyor.Daha kötüsüde ....."susup iç çekti.
"Daha kötüsü?" dedim.Bu sefer araya Gizem girdi.
"Bankadaki şirket hesabımıza ulaşmışlar.Tüm paralar ve çeklerin  yarısını sömürmüş hayvan!Artık kaynağı kimse!"

"Nee!" diye cırladım.Gözlerimin kocaman olduğuna bahse girerim.

"Neyse olmuş işte.Bir planımız var.Sen ABD'de kaldığın için seni tanımıyorlar.Bu Ayhan'ın bir oğlu var.Ona yakın olup herşeyi öğrenmen lazım.Tabiki yanında Gizem ve Chaplin ikizlerde olacak.Yanlız olmayacaksın."dedi Aylin.

Hadi ama daha fazla bela istemiyordum ben! Sadece Berk ile evlenmiş,çocuğumuz olmuş ve  mutlu mesut yaşayıp gidiyorduk...

Gene bir bela ve Alya.Aslında korkuyorum.Başımda ABD'nin meşhur mafyalarından olan 'Broneel' lar vardı.Birde bu Ayhan ve oğlu olması beni iyce belaya sürüklüyordu.

"A-a-ma?" dedim.Sesim düşüncelerimin aynası olmuş gibi çıkmıştı.Hayal kırıklığı ve öfke.."Bir iş için mi yani." dedim.

"Bak canım biliyorum.Ama her zaman baba parası yiyip yatamayız.Üstelik gerçek ailemiz bile değil.Bize  ayaklarımızın üstünde durmayı öğrenmeliyiz.Hiç bir başarı çicekli bir yoldan geçmez." dedi omuzlarımdan tutup destek verirken.
İç çekip omuzlarımı düşürdüm.
"Peki"diye mırıldandım."Ama kısa bir süre için."diye de ekledim.Gözlerim etrafı taradı ve içeri doğru gelmekte olan Berk'te kaldı.Sırıtıp Ege ve Deniz'e sarıldı.Gizem'e de sarıldı ve benim olduğum tarafa baktı.Birkaç saniye bakıştık ve göz kırptı.

Ayaklandım ve "Ben az sonra gelirim.Siz o sırada kahvaltı falan yapın."dedim merdivenlere yönelirken.
Gizem"Ne acelesi var o kadar.Bak hepimiz burdayız ve başka haberlerde var."dedi ve göz kırptı.

Daha ne haberler vardı sanki.Bir haberim var dese sürekli günümü cehennem edecek şeyler oluyordu.Bu yüzden duymaya hiç niyetim yoktu.Ne zaman Berk'i görsem içim bir kıpır kıpır oluyordu.Hele ki o geceden sonra!!

Ellerimi belli belirsiz salladım ve "Bugün üzülmeye niyetim yok beybi."dedim dudak bükerek.
"Aslında..Immm şey birazcık düğün olabilir.."diye geveledi,Aylin.

Kesin saçma şeyler ola.....Ne ne ne biri DÜĞÜN mü dedi?!Gözlerim fal taşı gibi açılırken
"Ne?" dedim hızlıca arkamı dönerken.
"Yani birazcık ciddi düşündükleri için birazcık düğün yapacaklar."dedi Gizem sırıtıren.Bir anda Aylin Gizem'in kucağına atladı ve boğuşmaya başladılar.

Ege "Bunlar çıldırmış abi." deyip Berk ve Deniz ile mutfağa geçtiler.Bende onlara katıldım ve hızlıca merdivenlere yöneldim."Bunu daha sonra konuşacağız." dedim Aylin'e ve delici bakış attım.
"Emrin olur ." dedi ve oda mutfağa geçti.
Bende söylendim ve yukarı çıkıp günlük tuttum.Herşeyi ele alarak duygularımla karışık uzun bir yazı yazdım.Üstümü değişip hızla aşağı indim ve yanlarına gittim.Krep yapmış ve arasına çikolata sürüp yiyorlardı.Bende sandalye çektim ve onlara katıldım.Derin derin sohbet ediyorlardı.Onları böldüm,çünkü aşırı derecede sıkıcılardı.

"Hey gençler,bi dikkatinizi bana verin."dedim ciddi olmaya çalışırken.Onlar susup bana dönünce konuşmaya başlayacaktım ama Berk de  bana baktığı için heycanlandım ve boğazımı temizleyip "Bugün bişeyler yapalım.Mesela bir bowling,lazer,..falan." dedim son lokmamı yutunca.

Deniz ve Gizem bana arka çıkıyorlardı.Diğerleri de ikna olmuşlardı ama Berk bir türlü ikna olmuyordu.Sinirlenmeye başlamıştım çünkü ikna olmuyordu!

Ege sonunda dayanamayıp söze atladı " Berk gelsin ama bizle oyina girmesin." dedi.Bir an durup düşündüm ve gayet mantıklıydı.
"Hah bak işte o olur." dedi Berk ve kwyifle güldü.Oda kabul etmişti.Asıl gelmesini istediğim kişide oydu zaten.Hiç üşenmeden Ege'nin yanına gidip başınsan öptüm ve "İçinin boş olmadığını kanıtladın yavrum." dedim yaşlı taklidi yapararak.Deniz'le beşlik çaktık ve yerime geçerken Ege kafama yavaşca vurup,"Sende seninkinin işe yaramadığını kanıtladın yavrum." dedi.Sahte bir şekilde kahkaha attım.

Herkes hazırlandıktan sonra ilk olarak yemek yemeye gittik.Ardından da bowling' e gittik.Sayıları hep Gizem ve Ege alıyordu.Sinir olmuştum çünkü hepsini yıkıyorlardı.Berk'te ise  1 tane falan kalıyordu.Ben attığımda maksimum 3 tane garanti kalıyordu.Oyunu Gizem ve Ege kazandığı zaman düşündümde ikiside çok yakışıyorlardı.Ortak noktaları ise o kadar çoktu ki..

Bowling den sonrada sahil yolunndan yürüyerek dönmeye karar kıldık.Hayret,ilk defa Berk ses çıkarmamıştı.Aslında bugün uzaktık.Konuşmamız çok azdı fakat hep birbirimize bakmıştık.Herneyse..Kumsal sahiline yaklaştığımızda Aylin o meşhur nişanlısı ile buluşmak için gitti.Ege ile Gizem'de şampiyon olmalarını kutluyorlardı.Zaten Deniz'de yoruldum bahanesi ile flört ettiği kızı evlerine çağırdı ve eve gitti.Bu bilgiyi Ege vermişti.Uygun zamanda dalga geçmeliyim diye beynime kazıdım.

Geriye sadece Ege,Gizem,Berk ve ben kalmıştık.Berk'le yan yanaydık zaten.Tam konuşmaya başlayacaktım ki telefonuma mesaj geldi.Mesaja baktığımda ise ekranda kocaman James Broneel yazıyordu.Bir anda karnıma ağrı girdi ve gözlerim buğulandı...Gene beni arıyordu ve tehtit edecekti...
  

Broneel'ları hatırlamayan varsa Amerika'daki büyük mafya.Hatta Alya'ya eziyet bile çektirmişlerdir.

Evet gelelim neden bu kadar geç yazdığıma...İlk olarak hesabımı doğrulamam için e-postama girmem gerekiyordu ve şifremi unutmuşum! Şifremi yeniledim ve bu seferde wattpad'dekini unuttum.Onuda e-postadan hallettim.Ama genede uzun sürdü.Bilisiniz ki son yazılı haftaları falan filan derken artık hepsi bitti.Ve ben kendimi direk buraya adadım.Bu arada yeni hikaye yazıyorum.Ve gerçekten bomba.Şimdiden bölümleri yazmaya başladım.Başrolleri Vini Uehara ve İga Wysocka paylaşıyor. Sizleri seviyorum beybilerrrrr :* Umarım yeni bölümü seversiniz.Artık daha sık yazacağım ;)