Jisung her ne kadar üzülse de okula gidemiyordu. Biliyordu ki, babası onu bir şekilde bulurdu ve kaçtığı için döverdi. Eski hayatına dönmek istemiyordu. Minhonun evindeyken, o şirkete gittiğinde evi temizliyor ve yemek yapıyordu. Başlarda çok fazla bilgisi olmasa da çabuk alışmıştı. Yemek yapmakta da oldukça iyidi. Zaten Minho işe gitmediği zamanlarda yemeği beraber yapıyorlardı. Fakat Jisung ona yük oluyor gibi hissediyordu. Ona her ne kadar söylemese de, yalnız uyuduğu her gece korkudan gözlerini bile kırpamıyordu. Tabii ki çoğu zaman Minho gece geç saatlere kadar çalıştığı için Jisung tek başına kalmak zorundaydı.
Yine yalnız uyuması gerektiği gecelerden biriydi. Minho için mutfağa yemek tabağını bırakıp masayı düzenledikten sonra odaya çıkmıştı. Ondan oldukça hoşlanıyordu. Hayatında yaşamadığı birsürü ilki yaşamıştı ve en önemlisi ilk defa birine bu kadar derinden güveniyordu. Onun kokusunun sindiği yatağa bedenini bıraktıktan sonra yastığına sarıldı. Şimdi yanında olmasını istiyordu, aslında; bunu her zaman istiyordu..
Gözlerini kapattığı sıra kapının sesini duydu. İçinden ayaklanıp ona sarılmak geçiyordu ama yapmadı. Minho onu uyanık görseydi kızardı, biliyordu.
Üzerini yavaş yavaş çıkardıktan sonra konuştu;
" Uyuyor musun Jisung? "
Genç adam ses çıkarmadı. Minho örtünün altına girip yastığını Jisungun kucağından almaya çalıştı.
" Hey! Yastığımı bırak Sung, ben varım ona sarılma "
Jisung gülümsemesini elinden geldiğince bastırmaya çalıştı. Minho sırt üstü uzanarak tavana dikti gözlerini.
" Peki.. O zaman ben de böyle uyurum ve boynum tutulur. "
Sonunda dayanamayan Jisung sessiz bir kahkaha attı ve gözlerini açtı.
" Hyung "
Minho önce kafasını çevirdi, ardından tüm vücudunu yan çevirip kafasının altına elini yasladı.
" Efendim Sung? "
" Erken gelmişsin.. "
" Hmhm, bugün işler erken bitti. "
Aslında erken gelmesinin sebebi, Jisungun o olmadan uyuduğu gecelerde kabus gördüğünü fark etmesiydi. Bunu fark edeli 3 gün olmuştu fakat o Jisunga bir şey söylemek istememişti. Korktuğunu ve üzüldüğünü biliyordu, bu yüzden daha erken gelmeye çalışıyordu.
" Hyung "
" Efendim Sung? "
" Seni seviyorum "
Jisung ilk defa böyle bir şey söylüyordu. Minhonun şaşkınlığından belliydi ki o da beklemiyordu. Ne anlamda sevdiğini bilmek istiyordu...
Genç çocuk Minhoya sarıldı ve başını onun göğsüne gömdü.
" Ben de seni seviyorum Jisung... "
》》》》》》《《《《《《
Tüm bunlara daha ne kadar katlanabilirim emin değilim.. Keşke yok olsaydım diyorum çoğu zaman, dünyadan izlerimi silmeyi istiyorum. Nefes alışım bile beni rahatsız ediyor.. Dayanamıyorum. Bugün gördüm ki, gerçekten bana değer veren birileri yok. Hiç olmadı.. Annem ne kadar destek çıkabilir ki? Kendi sorunlarıyla dahi başa çıkamıyor..
Ve ben artık yapamıyorum... Tekrar denemek istiyorum. Bu sefer gerçekten yok olmayı istiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy Issues / Minsung
FanfictionMinho, babasından şiddet gören ve anksiyeteyle boğuşan bir gence aşık olmuştu. Han Jisung ise insanlara olan güvenini kaybetmişken, çok daha değerli bir şey kazanmıştı. Aşk..