"Voleybol oynayanlardan mavili güzelmiş." dedi Sunghoon. Gözlerim dediği kişiyi ararken "Grili de güzel."dedi. İkisini de bulup incelediğimde "Zevksizsin." dedim yüzümü buruşturarak.
Sunghoon bana söylenirken onu dinlemeyip kendi zevkime göre birini arıyordum. Kendisini dikkate almadığımı fark ettiğinde susup bahçeyi izlemeye geri döndü. "Jay ve Jungwon çok yakın değil mi?" diye sordu.
Gözlerim bu sefer ikisini bulduğunda "Evet, küçüklükten beri arkadaşlar. Çok iyi anlaşıyorlar, her zaman beraberler." dedim. Arkadaşlıkları gerçekten çok güzeldi.
Sunghoon beni onaylayıp "Jay sürekli sarılıyor, şirin." dedi. Aralarında kesinlikle kıskanılacak bir ilişki olduğuna karar verdiğimizde sonunda gülümseyerek "Ağacın altındaki beyaz ayakkabılı olan sanırım, çok hoş." dedim.
Sunghoon "Tarzın güzelmiş." diyip kısa süre sonra "Seni Heeseung ile yakıştırıyorum." dediğinde iç çektim. "Neden?" diye sorduğumda ise "Bilmem, öyle işte." diyerek geçiştirdi.
Her zamanki gibi saçmaladığını düşünüp cevap vermemiştim. Fırsat bilip üzerime gelmişti o da.
"Sustuğuna göre?" dedi imalı şekilde. İtiraz edip bahçeyi izlemeye geri döndüm. Uğraşmak istemedim. Zilin çalmasıyla Sunghoon camdan uzaklaşırken "Mavili güzelmiş." dedi tekrardan.
Bu söylediğine gülüp yerime geçerken Sunghoon da camın yanındaki sırasına oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yes, you're right too.﹕heeseung+sunoo ✓
Teen Fiction"Resmimizin beyaz eksikliğinden tamamlanmayacağını anladığımda kağıda hakim olan siyah renkte dolandı gözlerim. Beyaz masumluğu ve güveni simgelerdi; siyah da hüznü ve hırsı. Ne olmuştu da beyaza boyadığımız resim siyah olmuştu? Renkleri mi karıştı...
