Heeseung sınıfa giren arkadaşını yanına çağırırken çocuğu süzüyordum. Yakışıklı bir yüze, yeterli boya sahipti, benim aksime.
Heeseung "Ne oldu Jake?" dediğinde adını da öğrenmiştim. Belli etmeden konuşmalarını dinlerken beraber sınıftan çıkmışlardı. Sınıfta her konuşulanı dinlemek bazen yararlı oluyordu.
Sunghoon hızlıca yanıma gelip "Mavili dediğim oydu." dedi. Şaşkınlıkla nasıl tanıdığını anlamaya çalışırken "Umarım çifte randevu yaparız." demesiyle ayaklanıp silgimi ona fırlatmıştım.
Ayrıca bir ara zevksizsin dediğim için özür dilemeliydim.
Heeseung tek başına sınıfa girdiğinde sakince yerime oturdum. Gülerek silgimi getiren ve hızlıca yerine kaçan biricik arkadaşıma kötü bakışlar yollamakla meşgulken Heeseung arkasına döndü.
"Az önce gelen, Jake, 3 yıllık arkadaşım. İyi ve saf birisi, eğlenceli de." dedi.
Anlık da olsa bana ayarlamaya çalışacağını düşündükten sonra cevapsız bırakmamak için hafifçe başımı sallamıştım.
Sunghoon sınıf sınırları dışına çıktığında vakit kaybetmeden derdini dile getirdi.
"Birkaç aydır Sunghoon'dan hoşlanıyor. Sunghoon henüz varlığından bile habersiz. Son zamanlarda kendini fark ettirmek için sınıfa gelmeye başladı, ama size hiç denk gelmemişti. Senden istediği bir şey var. Seninle yakın olursa ona daha hızlı ve kolay yaklaşabileceğini düşünüyor. Bu yüzden özellikle belirtiyorum, Sunghoon'u üzecek birisi değil."
Sözünü bitirene kadar ağzım açık dinlemiştim. Birazcık kullanılmış olacaktım? Ama sonucunda Sunghoon'un mutlu olacağını ve beni biraz da olsa rahat bırakacağını düşünüp kabul ettim.
Birkaç arkadaş edinmek için hiçbir engelim yoktu sonuçta.
Kabul ettiğim için teşekkür ettikten sonra "Tabii, Jake'in yanında ben de olacağım çoğu zaman. Bir sorun olur mu senin için?" dedi. Kafamı iki yana sallayıp "Sunghoon'un ideal tipi Jake'e uyuyor. Çok uzun sürmez zaten." diyerek güldüm.
Heeseung heyecanla sınıftan çıkıp Jake'e haber vermeye gittikten hemen sonra Sunghoon sınıfa gelip bana bile bakmadan sırasına geçmişti.
İşte, o gün değiştirdim hayatımızın gidişatını. Ve eğer tekrar o güne dönmem gerekseydi, tekrar bu isteğini kabul ederdim, yine de.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yes, you're right too.﹕heeseung+sunoo ✓
Teen Fiction"Resmimizin beyaz eksikliğinden tamamlanmayacağını anladığımda kağıda hakim olan siyah renkte dolandı gözlerim. Beyaz masumluğu ve güveni simgelerdi; siyah da hüznü ve hırsı. Ne olmuştu da beyaza boyadığımız resim siyah olmuştu? Renkleri mi karıştı...