Güneş'in tepede parıldamaya son vermeye hazırlandığı zaman dilimiydi yine. Adımlarım her zamanki gibi o sokağa gelmişti, başka bir yere değil. Etrafta oynayan çocuklar vardı fakat, onlar bile beni görmüyordu artık. Dikkat etmiyordu. Aralarından sıyrıldım ve cebimden henüz çıkardığım soğuk anahtarı kapı deliğine sokup çevirdim. Kapıyı, bir daha oradan çıkamayacağımdan habersizce açtım ve tekrar girmek için kapattım ardımdan.
Merdivenleri çıkarken hayalet adımlarım yankılanıyordu evde. Sahi, hayaletler ses çıkarır mıydı? Hayaletleri bilmiyordum fakat benim adım seslerimi duyan bir ben vardım.
Kapıyı ittirince aynı oda, aynı eşyalar ve aynı pencere karşıladı beni. Aynı anları defalarca tekrarlamak için kurulmuş bir robot gibiydim, her gün farklı düşüncelerin ele geçirdiği zihnimle birlikte. Anahtarı masanın üzerine bırakıp üzerimi değiştirirken ses yoktu, yani bir tek ben ses çıkarıyordum. Anlıyorsunuz, değil mi?
Saat erkendi, saat akşamüstüydü, saat batan güneşi uğurluyordu. Örtüyü kaldırıp içine girdiğimde uykuya dalmıştım bile. Hemen uyurdum ki beni hemen yakalasınlar düşünceler. Saat kaçtı bilmiyordum annem gelip yanağımdan öpüp 'Hoşçakal' dediğini duyduğumda. Uykuyla uyanıklık arasında sıkışık kalmıştım, bu gariplik bile beni çekip alamamıştı. Gözlerimi aralamaya çalıştım ama sanki ne yapacağımı bilemiyor gibiydim. Belli belirsiz gözlerimin gördüğü tek şey ayışığının pırıltılarıydı.
Ve o gece bir şey oldu.
Kandırdım, o gece bir çok şey oldu.
Ay'ı sakladım paltomun cebine; bir daha göğü aydınlatamasın diye.
Uyumadan önce habersizdim, uyanınca da. Benim hiçbir zaman haberim olmadı. Ben, köşeye itilmiş sonraysa ona ihtiyacı olunan o eşyaydım işte. Bunlar daha çok sonra. Her şeyi bildiğim zaman çok ileride, ileriyi bende bilemezdim ki.
Şimdi söylediğim ninni, ibret olsun tüm yananlara.
Bu benim ninnim. Ben ninnimi gökteki Ay'a bağlamıştım, bilmiyordum o zamanlar. Size söylemiştim, değil mi? Ay'ı alıp cebime sakladığımı. Kendi kendimin ninnisini susturmuştum, çok sonra öğrendim.
Kendi kendisinin ninnisini susturan herkese.
🕸
Yayım tarihi: 16 Şubat 2022
elaninrengi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gök Kararırken
Fantasiaİçimde büyüyen bir şeyler var, hissediyorum. Durmadan harlanan ateşin içinde kül olmaya mâhkum kalmışlık var. Bazı insanlar sizi yaralardı, ama bazı izin verdiğiniz insanlarsa sizi öldürmekten çekinmezdi. Bazı çehreler hep dik dururdu, bazıları yeri...