Hola💦
Bir seçenek sunsalar ve o seçenekte para karşılığında kötü anılarımı silmek isteseler dahi asla kabul etmezdim çünkü onlarda benim bir parçamdı. İyi veya kötü fark etmezdi.
Hatırlamayan insanlarla empati yapmak gerçekten zordu. Hatırlarsın deyip geçmek çok kolaydı onlar için.
Efsun, benim kızımdı. Bunu kimse söylemese bile onu gördüğüm ilk an aramızdaki bağı kolaylıkla hissedebilirdim. Şu an olduğu gibi.
"Anne." yüreğimin parçalanması onun kelimeleriyle kaçınılmaz olmuştu. Onun anne sevgisi kalbimin en derinine işlerken parlayan kara gözlerine baktım. Tıpkı babası gibiydi. Eğer şu an çocuğum olmasaydı, zamanı geldiğinde hamile olursam Barlas'a benzemesini isterdim. Eminim içimdeki prangalanmış Feride de öyle istemişti çünkü karşımda gördüğüm çocuk babasının aynısı gibiydi. Sadece saç benimkiyle aynı renge sahipti.
"Feride..." Barlas'ın sesini duyduğumda dalmış olduğum düşüncelerimden sıyrıldım. Islak kirpiklerimi birkaç kez kırpıştırıp elimle yüzümü sildiğimde dudaklarım yavaşça iki yana kıvrıldı.
Kollarımı uzatıp Efsun'u kucağıma vermesini söylediğimde Barlad bana tereddütle baktı. İçindeki endişeyi anlıyordum ama daha fazla hiçbir şeyin kötü olmasına izin vermryecektim.
Barlas yaklaştı ve tam önümde durdu. Elindeki kızımız bana gelmek için çırpınırken sonunda dayanamadım ve onu kucağından alıp kucağıma çektim.
Küçük kolları anında boynuma dolanırken baştan aşağı titredim. Bu halimi fark edip endişeyle söylenselerde onlara kısa süreliğine kulaklarımı tıkadım.
"K-kızım..." çok küçüktü. Sanırım bir ya da iki yaşında olmalıydı ama zayıf bedeni sanki farklı söylüyordu. Burnumu boynuna getirip saçları arasından kokusunu derince içime çektim. Beynim, tanıdık kokusuyla zonklarken gözlerimi sımsıkı kapattım.
Görüntü olmasa bile anılar için koku gerçekten de önemliydi.
Başımı geri çekip yüzüne baktığımda Efsun'un elleri yanaklarıma dokundu ve orada oyalandı.
"Anne." dedi bir kez daha ve ben nefesim yetmiyormuş gibi kesik kesik nefesler almaya çalıştım.
"Videolarını ve fotoğraflarını ona gösterdik kızım," diyerek konuşan kişi Asya teyzeydi.
"Hatta ilk anne dedi Feride." dedi Barlas heyecanla konuşarak. "Sen yokken bile varmış gibiydin onun için."
Bir varmışım, bir yokmuşum.
"Herhangi birimize seslenirken hep anne dedi." bunu diyen kişide Nurbanu idi.
"Hepinize," diyerek başladım ağlamaktan boğuk çıkan sesimle. "Hepinize anne dedi ama olması gereken kişi yoktu yanında."
Efsun, hala yüzümle oynuyordu.
"Feride." Barlas ne diyeceğini bilemeyerek sustu. Ben devam ettim.
"Hepinize acı çektirdim," diyerek fısıldadığımda gözlerim kızımın üzerinde dolanıyordu
"Hayır, sen hiçbirimize acı çektirmedin Feride! At şu salak saçma düşünceleri aklından." Barlas'a baktığımda gözlerinin karardığını fark ettim. Artık parlaklığı yoktu. Gerçekten böyle konuşmama çok sinirlenmişti.
"Ben özür dilerim." dedim gözlerinin içine bakarak. "Böyle olsun istemedim."
"Hiçbirimiz istemedik." sessizliğini şu an bozan kişi Onur amcaydı. "Ama yapacak bir şey yok kızım. Olan oldu ve bitti. Artık bundan sonra sadece ailen ve kendin için varsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müptela||Tamamlandı||
Romance-Hangi evrende olursak olalım, yeniden onun evrenine sahip olacaktım.- "Sanırım beni birine benzettiniz." başı hızla bana döndüğünde duraksadım. Sanki daha demin ağlayan adam o değilmiş gibiydi. Buna anlam veremedim. "Sen Feridesin..." dedi Necip a...