Mahalleye giriş yaptıkları anda kahvenin önündeki kalabalık dikkatini çekmişti. Anlamaz gözlerle Kemal amcaya baktı ama adamın yüzünde geniş bir gülümsemenin olduğunu görünce sesini çıkarmadı.
Araba durunca yavaşça kapıyı açıp indi, Kemal amcanın onu hiç takmadan kahveye girdiğini görünce el mecbur onu takip etti. Zaten ne sorgulayacak gücü ne de karşı koyacak mecali kalmıştı. Kahvenin içinde şalvar giymiş birkaç adam dikkatini çekti hemen, onların ayakta bir asker edasıyla durduklarını görünce Kemal amcaya yanaştı biraz. Herhangi bir belaya bulaşmak istemiyordu.
Kemal amcanın, masada bir ayağını diğer dizine yaslamış adamla tokalaştığını görünce sessizce arkasında durdu. O adamda diğerleri gibi giyinmişti, tek fark kolunda altından bir saat vardı. Zengin olduğu her halinden belli olan adamın etrafında koruması olduğu belli olan adamlar duruyordu. Şalvarlı ve köy ortamında yetiştikleri her hallerinden belliydi.
Masadaki adam, Kemal amca ile selamlaşması bitince kafası ile Mustafa'yı gösterdi, " Bu o delikanlı mı? " dedi. Mustafa kendinden bahsedildiğini bile duymamıştı. Kemal amca bir eliyle Mustafa'nın omzunu sıkıp, " Evet o, oğlum yerindedir benim için. " dedi. Mustafa o olaydan beri görmediği babasını hatırladı. Neredeydi acaba, evde miydi hala?
Yaşlı adam öpmesi için elini Mustafa'ya uzattığında Kemal amcadan gelen uyarı ile şaşırsa bile uzanıp adamın elini öptü. Yaşlı adam, " Ben Hasan, Haso derler bizim oralarda. Şimdi söyle bakalım delikanlı derdin ne? " dedi. Mustafa duygusuz gözleri ile adama baktı, onun değil Ege'sinin derdi vardı. Gerisinin hiçbir önemi yoktu gözünde.
Kemal amca cevap gelmeyeceğini anlayınca araya girdi. " Bu aralar aklı pek yerinde değil. İntikam demeseydim hastaneden bir adım atmayacaktı bile. " dedi. Haso ağa kıstığı gözleri ile karşısında çökmüş çocuğa baktı. Bir haftadır değil yıllardır bu halde gibi duruyordu. Kendi gençliği geldi aklına, kendi sevdası, kendi sevdiği. Anlayışla gülümsedi, " Anladım ama bana kim olduklarını söylemesi gerek ki bende ona göre bir çare bulayım. " dedi.
Kemal amca destek vermek ister gibi oğlanın sırıtına vurdu, " Hadi anlat oğlum. " dedi. Mustafa aklında canlanan Kenan'ın yüzü ile çıldıracakmış gibi hissetti. Gözleri sinirden ve patlamaya hazır olan ateşinden dolu dolu oldu. " Kenan iti. " dedi. Sesi hırıltılı çıkmıştı, kendi öfkesini tutmaya çalışıyordu. " Kenan iti yaptı, beni benle yıkamayacağını anladı canımla sınadı. Onu öldürmek istedim ama yapamam Ege'mi daha fazla üzemem. " dedi. Gözlerinden yaşlar akıyordu ancak farkında değildi.
Onu ilk defa böyle gören Kemal şaşkınlıkla izliyordu. Yaşlarını silmek istiyordu ama bunu yaptığında tekrar susmasından korkuyordu. Bu yüzden bir şey yapmadı sessizce oğlanın içindekileri atmasını bekledi. Haso ağa sakin bir ses tonuyla, " Nerde buluruz bu Kenan denen iti? " dedi. Yıllar önce kimse kendisine yardım etmemişti ve o sevdiğini üzmek zorunda kalmıştı. Şimdi de kendi hayatının bir başka versiyonunu izliyor gibiydi. Bu sefer değiştirebilirdi ama.
" Şeytanın ininde olur her zaman. Benim oraya giremeyeceğimi bildiğinden her zaman orda durur. İşi düştüğünde oradan çıkar sokaklara. O kadar fazla kişiyi öldürdü ki elinden gelse herkesi zehirler. " dedi. Nefes nefese kalmıştı. Gözleri yaşlarla yanıyor, yanakları al al olmuştu. İri gövdesi tıpkı bir çocuk gibi büzülmüştü. Günlerdir içinde biriken öfkesini kusuyordu. Haso ağa aldığı bilgiler ile yandaki adamına işaret verdi, adam ateş almış gibi hızla çıktı kahvehaneden.
Mustafa uzun bir süre sakinleşemedi. Arabanın içinde hastaneye varana kadar ağladı. Hastaneye girince ise eski yerine dönmek üzere iken Kemal amcanın onu kolundan yakalaması ile durmak zorunda kaldı. " Ege merak ediyor Mustafa, sen buradasın biliyor ama yanında değilsin. Konuşmadan etmeden ne istediğini nerden bileceksin oğlum? " dedi.
Sonrasında Mustafa büyük bir tereddütte kalsa bile ses etmeden Ege'nin yattığı kata kadar çıktı. Onun odasının önünde durunca girmeye cesaret edemedi. Öylece kenarda dikilmeye başladı. Kemal amca daha fazla zorlayamayacağını anlayınca Ege'nin yanına girdi.
Ege yattığı yataktan iyice sıkılmıştı. Dışarda neler olduğunu, Mustafa'nın nerde olduğunu merak ediyordu. Ancak doktorun kesin emriyle yataktan çıkamıyordu. Mustafa aklına gelince yine gözleri doldu. Kendini sonu olmayan bir boşlukta hissediyordu ve bunla baş etmek artık çok zordu. Çünkü tek başınaydı, dayanacak bir Mustafası yoktu artık.
Derken odaya nefes nefese aksak bacağını ovarak Kemal amcası girdi. Onun girmesi bir nebze olsun içini ferahlatır gibi oldu. Kemal amca yatakta ona umutla bakan çocuğa bakıp, " Mustafa kapıya kadar geldi de giremiyor. " dedi. Ege duyduğu şey ile yerinden hışımla kalktı. Kolunda takılı olan serum ani kalkışıyla çıkmıştı. Kolunda ki sızıyı göz ardı edip kapıya koştu. Sevdiği burdaydı sonunda.
Kapıdan çıkar çıkmaz hemen gördü Mustafa'yı çökmüş hali içini yaktı. Kendi halinden haberi yokmuş gibi Mustafa'ya kızmak istedi. Nasıl bu halde olabilirsin diye sormak istedi. Tüm bunları göz ardı edip kendisini fark etmeyen adamın kollarına koştu.
Ani sarılışı ikisini de sarsarken Mustafa çok geçmeden kollarını sıkı sıkıya ona doladı. Sonunda nefes alabilmişti.
Sonunda aşkının yanındaydı.
Merhaba arkadaşlar sonunda yeni bir bölümle aranızdayım. Herkesin bildiği üzere sınav senem ve gerçekten iyi bir üniversite kazanmak istiyorum, bu da sürekli bir çalışma gerektiriyor. Bu yüzden bölümler arası zamanlar çoğu zaman uzuyor. Sizi beklettiğim için gerçekten üzülüyorum.
Ancak şöyle bir konu da var ben sizden etkileşim alamadıkça sanki hiç okunmuyormuş gibi geliyor ve bu yüzden bildirim gelmedikçe yazmak konusunda da heveslenemiyorum. Mesela şu son bir haftada birkaç okuycum bol bol oylarıyla beni heyecanlandırdılar ve bende bölüm yazıp hemen yayınladım. Çünkü yazmayı seviyorum ve bu konuda destek gördükçe ortaya daha iyi şeyler çıkıyor.
Ve bir de fark ettiğiniz üzere kitaba yeni bir karakter geldi, Haso Ağa. Bu karakter beni çok heyecanlandırıyor hatta onun da bir kitabı olacak. Bunun için biraz kurgu ve zaman gerekiyor ama birkaç bölüm daha göreceğimiz bu karakter beni çok heyecanlandırıyor.
Neyse çoook uzattım. Kendinize iyi bakın. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorummm.
