Wish You [Yarı Texting][Sope]

bring me luck

Sahneye çıkacağımız saat yaklaşırken heyecanlanan Kook yerinde zıplıyordu ve Jin hyung da onun videosunu çekiyordu.

Telefonumda Hope'a ait olan dosyaya girip rastgele bir fotoğrafını açtım. Yüzümde küçük bir gülümseme yer edinirken mırıldandım.

"Bana şans getir Seokie..."

Birkaç dakika bekledikten sonra sahneye çıkmamız için anons yapılırken Kook heyecanla önden koşup sahneye çıktı. Arkasından heyecanını bastıramayan Jin hyung hızlı adımlarla çıkarken ben yavaş yavaş devam ediyordum.

Daha önceden anlaştığımız gibi onlar vokallerini söylemeye başladığı zaman kendi kısmımın yaklaşmasını bekleyip kendi kısmım gelince söylemeye başlayarak yavaş adımlarla sahnenin ortasına ilerledim.

Başlangıcı slow yaparak yavaş yavaş ritmi yükseltmeyi düşünüyorduk. 

Ritmi daha hızlı bir şarkıya geçtiğimizde kalabalığa öylesine bir göz atarken gözlerimin değdiği gözlerle kalbimin ritmi de şarkıya göre hızlanmıştı.

Gözlerimi kaçırıp performansın bir parçasıymış gibi sahnede bir iki adım geriye gittim. Bunu gören Kook ve Jin az önceki baktığım yere bakıp sırıttılar ve başlarını salladılar.

İkisi de birbirlerine kafa işareti yaparken arkama geçip performansın parçasıymış gibi beni öne doğru iteklediler.

Gözlerim yine onun olduğu masaya takıldı. Telefonuyla uğraşıyordu ve her zamanki gibiydi. O çok güzeldi.

Karşımdakinin fotoğraf değil de gerçek olduğunu yeni yeni idrak edebiliyordum.

Hoseok...

Hoseok buradaydı.

+++++++

İremin cigliklar attigina eminim 

EN AZINDAN GORDU YANI BU ACIDAN BAKIN