Asla BİZ Olamayacağız

934 73 118
                                    

İyi okumalar delilerim, yorumlarınızı bekliyorum✨💜

Medya: Zakkum - Gidiyorum Yolcu Et

Emirhan'ı affetmemiştim. O günden sonra da zaten dediği hiç bir şeyi dinlememiştim. Bir gün yine yangın merdivenlerinde otururken gelip anlatmıştı her şeyi.

Gitmek zorundaymış, kafasını toplaması gerekiyormuş, oranın eğitimi daha iyiymiş gibi saçma salak elle tutulur hiç bir şey söylememişti.

Tüm her şeyi unutup 'Bende seninle geleyim o zaman' dediğimde istemediğini ama kararı ben vermem gerektiğini söylemişti.

O zaman daha çok anlamıştım bir şeyler vardı. Belki de ben abartıyor ve kuruyordum ama bana yakınken bile uzak hissettiriyordu. Karşısına çıkıp seni seviyorum diyemiyordum. Bana karşı bir şeyler hissetse bile eskisi gibi olmayacaktık.

Sevgili olsak ve ayrılsak ilişkimiz tamamen farklı olacaktı. Diğer en önemli konu ailelerimiz. Ben sevgimin arkasında durabilecek miydim? Hadi ben durdum Emirhan duracak mıydı?

O kadar fazla düşünmeye başlamıştım ki, beynim patlayacak noktaya gelmişti. Bir yerden sonra bende düşünmeyi bıraktım. Çocuklarla her zaman ki vakit geçiriyorduk ama aslında helsinden uzak hissediyordum.

Şuan yine bir öğle molası ve biz yine aynı yerde, aynı şekilde oturuyorduk. Hamit ve Ertuğrul bir önce ki teneffüs verdiğimiz siparişleri almaya gitmişti. Ortamda ki gergin havanın neden olduğunu biliyordum.

Yarın Emirhan gidecekti...

Tepkilerimin Emirhan gideceği için olduğunu düşünüyorlardı ama öyle değildi. Zorla gittiğini düşündüğüm zaman ona istesemde kızamıyordum. Kendi isteğiyle gittiğini öğrendiğimden beri istemesemde kızıyordum.

Kafamı masaya yasladım ve kantinin girişine bakmaya başladım. Karam'da bende ki değişikliği fark etmiş olmalıydı. Artık onunla uğraşmıyor ya da durduk yere sırtına atlamıyordum.

Zaten onu kullanmamış mıydım sırf Emirhan'la ortak olmak için. Böyle düşününce hissettiğim suçluluk fazlaydı ama Emirhan'la ortak olmak istediğimi, o da biliyordu. Neyse artık bu konuları konuşmaya gerek bile yok.

"Ediz." tepemde bana seslenen kişiyle kendime geldim.

Baktığımda Ertuğrul yemeğimi bana uzatıyordu. Daha fazla bekletmeden aldım ve masaya koydum. İştahım yoktu belki 1-2 kilo vermiş bile olabilirdim. Doğru dürüst yemek yiyemiyordum. Yediğim zaman ise bir iki lokmadan fazla değildi.

"Ben içmek istiyorum." ağzımdan çıkan cümleyle çocuklara baktım.

"Ne yapmak istiyorsun?" diye sordu Ali.

"İçmek istiyorum kardeşim. Hadi bu akşam içelim, aramızdan ayrılan kişinin şerefine." diyerek gülümsedim, adını bilerek söylememiştim.

Sözde onun yüzünden üzülmemi istemediğini söylüyordu. Oysa şuan ölmek isteyecek kadar üzülüyordum. Bu duygular ağırdı, kendi başıma taşıyamayacak kadar ağır.

"Tamam içeriz."

Hamit ve Ali onayladığı zaman artık sıkıntı yoktu. Bir şekilde bu akşam hepimiz toplanıyorduk. Zaten yıl olarak hepimiz reşit sayılıyorduk bence fazla sıkıntı olmazdı.

...

Okuldan çıktıktan sonra hepimiz evlerimize dağılmıştık. Efe evinin boş olacağını söylemişti. Annesi ve babasının şehir dışına aile ziyaretine gittiğini söylemişti.

SAR BU ŞEHRİ •bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin