1 ay sonra...
Bugün okulun ilk günüydü.Sabah erkenden kalktım.Güzelce hazırlandım.Annem ile babama veda edip okula gitmek için yola çıktım.Mine'm yanımdaydı.Güzel mi güzel çilleri ile yine bana eskisi gibi bakıyordu.Hatırlamıştı her şeyi.Birkaç gün önce aniden hatırlamıştı...Koşarak yanıma gelmişti ve bana sımsıkı sarılmıştı. "Geldim yıldız ışığım."demişti.O an Öylece dönüp kalmıştım.Dünyalar benim olmuştu.Saatlerce ona sarılıp ağlamıştım. O an aklıma geldikçe gülerim çünkü Mine "Duru ağlamaya devam edersen bir tane de ben çarpıcam, bu sefer de senin her şeyi hatırlamanı bekleyeceğiz."demişti.Bir anda sinirimi bozmuştu ve dakikalarca gülmüştük.
O kadar çalışmasına değmişti.İstediği üniversite'yi kazanmıştı. 1 ay içinde hayatımda öyle değişiklikler olmuştu ki ben bile şaşkındım.Onun üniversite'si geç açıldığı için benimle lise hayatımın son ilk gününe gelmek istemiş bu önemli anda bile beni yalnız bırakmamıştı.
"Heyecanlı mısın yıldız ışığım?Lisede son senenin ilk okul günü..."
"Bir yanım heyecanlı ama bir yanımda bir üzüntü var." Onca güzel anı yaşadığım okulumdan bu sene mezun olacaktım.Oysa ben herkese,her şeye çok alışmıştım.Gitmek istemiyordum.Lisede ilk günüm dün gibi hala aklımda. Okulun içinde kaybolmuştum.Herkes arkadaş olmuştu ama ben utangaç olduğum için geç arkadaş bulmuştum.Çok güzel dostluklarım,hatırlarım,anılarım olmuştu.Okulum benim için çok özeldi,anlamlıydı ve bu yıl bittikten sonra bu okula bir öğrenci gibi değil şuradan birisi gibi girecektim.Her sabah erkenden gelip o soğuk sıralara oturup dersleri beklemeyecektim.Kaloriferin yanına bir kedi gibi sınıfça toplanıp sohbet edemeyecektik.Dersi dinlerken canım sıkıldığı için saati hesaplayamayacaktım...
"Üzülme,üniversite daha eğlenceli."dedi.
"Hiç öyle değil Mine...Asla lise gibi olmayacak."dedim.
Mine bir anda beni gıdıklamaya başladı.
"Yeter ama ne bu üzerindeki kara bulutlar.Günün tadını çıkarsana,bu anı bir daha yaşayamayacaksan öyle bir tadını çıkar ki hayat seni kıskansın.
"Haklısın!"dedim.Hava çok güzeldi.Sonbaharda olmamıza rağmen güneş içimizi ısıtıyordu.Güzel sahilimizde yürüyerek okula gidiyorduk.Sokaklar güneş ile birlikte rengarenk,cıvıl cıvıldı.Hayatımı öyle güzel düzene sokmuştum ki yine eskisi gibi sadece Mine'm vardı yanımda.Başka kimseye ihtiyacım yoktu.
Okula varmıştık.Güzel mi güzel sınıfıma girdim.Öyle güzeldi ki...Güneşli günlerde okula gelmeyi aşırı seviyordum.Bulduğum boş bir sıraya oturdum.Mine kapıdan el salladı ve yanımdan ayrıldı. Öğretmenlerini çok özlediği belliydi.Onlarla sohbet etmeye gidiyordu.
Yanıma bir kız oturdu.Bu sene geldiği belliydi.
"Merhaba,yanın boş mu?"dedi.
"Evet,oturabilirsin."dedim.
"Teşekkür ederim."dedi.
"Tanışmadık,ben duru."dedim ve elimi uzattım.
"Bende ada,tanıştığıma memnun oldum."dedi gülümsedi.
"Bende."dedim.
Daha sonra birbirimizi tanımak için sohbet etmeye başladık.Aşırı Güler yüzlü,her şeye olumlu bakan,girdiği her sohbeti neşelendiren biriydi.Tahmin ettiğim gibi okula yeni gelmişti.Öğlen arası olduğunca beraber kantine indik ve yiyecek bir şeyler aldık.Daha sonra okulun bankına oturduk ve yemeye başladık.
"Duru,teşekkür ederim."dedi nedenini anlamamıştım.
"Teşekkür edilecek bir şey yapmadım ki."dedim.Gülümsedi.
"Okula yeni geldim ve dışlanırım diye aşırı korkuyordum ama sabahtan beri beni asla yalnız bırakmadın.Sen olmasan sınıftan dışarı bile çıkamazdım.Her şey için teşekkür ederim."dedi.
"Önemli değil."dedim.Yemeğimizi yemeye devam ettik.Daha sonra biraz etrafı izledik.
"Hava çok güzel değil mi?"dedi.
"Evet."
"Güneşli havada okula gelmek bi başka güzel oluyor."dedi.
"Ada aklımı okumuyorsun değil mi?Yeteneğin falan yok değil mi?"dedim komik bir şekilde.
Güldü.
"Yok tabiki."Öylece sohbet ettik ve öğlen bitti.Okula girdik.Sevdiğim dersler olduğu için canım asla sıkılmıyordu.Üstüne zaman daha hızlı geçiyordu.Ada derste asla konuşup beni rahatsız etmiyordu.Benim gibi sessizce dersi dinliyor,notlar alıyordu.
Okul bitti ve Ada ile vedalaştım.Kütüphaneye uzun zamandır gitmiyordum.Gitmek de istemiyordum.Onun yerine sahile gittim.Biraz dinlendim.Günün yorgunluğunu üstümden attım. Ben bankta otururken kedim kucağıma geldi. Ona mama verdim,sevdim. Ardından onunla da vedalaşıp eve gittim...Ödevlerimi yaptım.Derslerimi tekrar ettim.Ardından olmazsa olmaz terapi saatimi doldurdum.Evet saatlerce müzik dinledim ve günü böyle bitirdim.Okul günlerim aynı rutin şeklinde devam ediyordu.Ada ile daha da eğlenceli geçiyordu okulda günlerim.Annemle tanıştırdım onu.İkisi de tanıştığına çok memnundu...
***
Aylar bir anda göz açıp kapayıncaya kadar bitti ve okulun son haftasına geldik.Çok çalışmış,çok yorulmuştuk.Bazen başaramayacağımızı düşünüp pes etmiştik.Ama asla düştüğümüz yerde kalmadık ve başardık.Ben burslu olduğum okulu kazanmıştım.Ada'da kendi istediği okulu kazanmıştı.Güzel mi güzel bir öğretmen olmak istiyordu. Ona ne çok yakışırdı öğretmen olmak.Bazen hayal ediyordum onu sınıfta. Tahtada ders anlatırken...Bir insana öğretmenlik bu kadar yakışabilirdi.Son haftamızı öyle güzel geçirdik ki her dakikasını istediğimiz gibi harcadık.Okulda son günlerimizdi.Mezuniyet programımıza bir gün kalmıştı.Ada ile o kadar heyecanlıydık ki. Bir yandan öğretmenlerimizden ayrılacağız diye üzülüyorduk ama bir yandan da mezuniyetimiz olacak diye seviniyorduk.
"Yarın mezuniyetimiz olacak."
"Evet çok heyecanlıyım."
"Ne giyeceksin?"dedi.
"Sürpriz olsun."dedim güldüm.
"Ama ben yarına kadar bekleyemem ki."dedi gülerek.
Öyle güzel sohbet ediyorduk ki okulun son günü gerçekten güzel hatırlarlar geçmişti...Sabah erkenden kalktım.Bugün çok işimiz vardı.Daha saçımı yapacaktım..Mezuniyet için fotoğraflar çektirecektim.Düz sadece siyah bir elbise almıştım.Onu giydim ve saçımı dalgalandırdım.Hafif bir makyaj yaptım.Belli olmuyordu bile.Daha sonra üstüme giymem için verilen mezuniyet kıyafetimi yanıma aldım.Anneme ve cesur'a veda edip evden çıktım.Neyse ki güneşli bir gündü.En büyük korkum havanın kötü olmasıydı.
Okula vardığımda Ada güzel mi güzel bir elbise giymişti üstüne.O kadar güzel olmuştu ki...Sıkı sıkı sarıldık.Son senemin mükemmel geçmesini sağlamıştı.Bir sürü fotoğraf çektirdik.Bir sürü video çektik.Daha sonra Mine geldi.Mezuniyetimi o da çok merak ediyordu.Onları tanıştırdım.
Mine "Demek Duru'nun öve öve bitiremediği Ada sensin?"dedi.
Ada utanmıştı.Bana baktı ve gülümsedi.
"Sanırım evet."dedi.
Mine ona sıkı sıkı sarıldı.
"Ben üniversite'de iken duru yalnız hissedecek diye ödüm koptu ama ona çok güzel bir okul yılı ve çok güzel bir dostluk yaşattın.Teşekkürler."dedi.
"Bu kadar duygusallık yettiyse hadi biraz eğlenelim."deyip onları başka bir alana kaçırdım.Saatlerce eğlendik.
Program saati gelmişti.Tören ile birlikte diplomalarımız verilecekti.Annem ve babam, Mine ile birlikte seyirci yerine gitmişti.Ada ile bende sırama geçmiştim.Herkesin teker teker adı okundu ve herkes teker teker konuşmasını yaptı.Mine ile Yanyana sıraya geçmiştik.İkimizde aşırı heyecanlıydık.Müdürümüz konuşma sırası tam bana geldiğinde mikrofonu eline aldı ve "işte bizim okul birincimiz ,başarılı kızımız duru."dedi ve mikrofonu bana uzattı.Salondaki herkes beni alkışlıyordu.Ada bana bana döndü ve "tebrikler,gerçekten bunu hakediyordun duru."dedi gülümseyerek.Mikrofonu elime aldığımda çok heyecanlıydım.Güzel bir konuşma yapmalıydım.Derin bir nefes aldım ve konuşmamı yaptım.Daha sonra mikrofonu Ada'ya uzattım.O da güzelce konuşmasını yaptı ve mikrofon sıranın sonuna doğru ilerledi.Güzelce eğlendik.Bu anın sonuna kadar hakkını verdik ve evlerimize dağıldık...Okulu birincilikle bitirmiştim ve burslu olduğum okuldan eğitimim için çağırılmıştım.Mine'm ile eskisi gibi gülüp eğleniyordum.Ada hayatıma girdiğinden beri bir güneş gibi beni aydınlatıyordu.Günümü güzelleştiriyordu...Her şey yoluna girmişti.Daha üniversite'ye başlamadan çok konuşulan,başarılı bir ressam olmuştum.Cesur kocaman olmuştu ama benim gözümde hala ilk gün olduğu gibi minik bir bebekti.Annem ve babam benimle gurur duyuyordu.
Başarmıştım...
![](https://img.wattpad.com/cover/297450101-288-k343117.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybolan anılar
Ficção AdolescenteZamanı durdurabilseydim yine alır mıydı seni benden? Çocukluk arkadaşı Mine ile çok güzel bir dostluk yaşayan duru başına geleceklerden habersizdir.Fakat bir anda Mine için duru,yolda gördüğü sıradan birinden farksızdır. Bir günde her şey tepetaklak...