5.Bölüm Fırsatçı

24 1 0
                                    

Sonunda zar zor giymeye çalıştığım gelinlikle beraber tüm korkularımla adımı kalbimden dışarı attım ama kimseler yoktu. Şu an bir plan yapmadım ama aklımdaki tek düşünce gelini bulup ona kıyafetini geri vermem gerekirdi.  Birden her yer de yankılanan Urasın sesi beni uyandırdı


Öncelikle bu güzel günde bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim. Kardeşim Yasemin bu gün dünya evine giriyor ve bir abi olarak bu beni çok mutlu ettiğini söyleyemeyeceğim dedi


ve bütün salondakiler gülmeye başladı 

O konuşmasına devam ederken birden arkamdaki görevli beni sahneye doğru ittiğinde topuğum ayağımdan çıktı Ne olacağını kestiremesem de sert veya yumuşak bir el beni belimden yakaladı ve bütün flaşhlar gözümüzün içinde patladı.


Beni tutan kişi Urastı elbette birden gözlerimiz buluştu. İlk başlarda şaşkın bir hali olsada bu sefer gerçekten öfkelenmişti. Sinirle elimden tutup beni sahnenin arka tarafına doğru sürükledi ve kıyamet koptu 


Sen artık iyice haddini aştın intikam mı alıyorsun aklınca ha diye bağırarak beni bir köşeye itti gerçekten korkunçtu gözleri ve yüzü bu sefer gerçekten korkunçtu. Konuşmaya çalıştım ama boğazımdaki düğüm bir türlü konuşmama izin vermiyordu zar zor 


Ben ben aslında diyerek sürekli kekeliyorum bu sinir bozucuydu 

Sen aslında ne diye kükredi bu sefer gerçekten korkmuştum Uras iki ileri bir geri gidiyordu ve bana tehtitler savuruyordu 


Kardeşime bir şey olursa var ya seni gebertirim. Yemin ederim gebertirim dedi iki gözünü açarak ve kolumu sıkı sıkı tuttu Ağlayarak ona bakmaya başladım ama inanmıyordu hıçkırıklarım arasında 


Yemin ederim kardeşine bir şey yapmadım görmedim onu dediğimde kolumu

sertçe bırakıp beni yere itti.


Gözleri şeytanın ki gibi bakıyordu daha önce hiç şeytan görmesem de şu an kesin görüyordum sert düştüğüm yerden az zor kalktım ve kapıya doğru yürümeye başladım Biliyorum bana inanmıyordu daha fazla yapmadığım bir şey için hakaretlerini dinleyemeyecektim . hızlıca çıktığım kapından herkes bana pis pis bakıyordu. Fısıldaşmaları çok ağırdı 


Baksana şu dolmuştan inen kenar mahalle kızına hiç utanması yok 


Aman ne beklersin ki bu tür kızlardan bunlar her şeyini satar para için zaten anlamışsınızdır. Urasın kucağına düşme hikayesini aklınca etkileyecek 


Aman bizim çevredeki kızlar etkileyemedi bu sürpüntü mü etkileyecek diyorlardı


gerçekten ağırdı. lafları ben bunların hiç birini hak etmiyordum. Üzerinde duran gelinlğin üst kısmı oldukça açıktı ve çok üşüyordum. Gecenin bu saatinde çantamı bile almadan bu ıssız yerlerde dolaşıyordum İçimden Allahım lütfen koru beni diye kaç kez dedim saymıyorum.ellerimi omuzlarıma koyup kendimi ısıtmaya çalışıyordum. ama sokak lambasına doğru geldiğimde üç dört erkek ellerinde bira şişeleriyle bana doğru geliyorlardı. Ne yapacağımı bilmemek bu olsa gerek saklanamazdım beni görmüşlerdi yüzünü tam olarak göremediğim kısa boylu adam 


Güzelim kocandan bu kadar korkuyorsan bize sığınabilirsin koruruz seni dedi


pislikce ardından diğer üç kişi kahkaha ile gülmeye başladı. Genelde televizyonlarda olur sanıyordum bu tür olayların ama öyle değildi. Şimdi ben yaşıyordum Ürkekçe 


Uzak durun benden dedin bağırarak adamların kahkahaları iyice arttı çok kötü gülüyorlardı akan makyajımla ve bu yarısı açık gelinlikle sokakta bir başına  bu saatte dolaşan kıza bu adamlar ne yapabilirdi ki tabi ki de her şeyi yaparlar. Artık yüzlerini görebiliyordum uzun killi sakalı olan zayıf elleriyle kolumu tutuyordu ve bana yaklaşmaya çalışıyordu 


Korkma güzellik sadece biraz eğleneceğiz dediğinde iyice ağlamaya başladım. Gözlerimi kapatıp son kez 


Yardım edin dedim ama sesim çıkmadı adamlar ise bu halime biraz daha güldüler. Birden beni kurtaran da bitirecek olan ayak seslerini duydum. Hayatımın  parçaları çıkmaya başlamıştı oysa ben bunun farkında değildim Başıma gelen bütün sorunların nedeni olan kişi şu an beni kurtarmak için geliyordu 

Tanrının Elleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin