Bu Doktor Müthiş Dostum (Minsung)

Bölüm 2

Hyunjin sabah uyandığı gibi doktoru aramıştı.Yalvar yakar zorla öğleden sonra randevu alabilmişti.Sevinçle ilk Felix'in odasına girip üstüne atladı.

"Felix!!!!!"

Felix üstüne çöken ağırlıkla küfürlerini sıralamaya başlamıştı bile.

"Ne yapıyorsun sabah sabah amına koyayım kalk üstümden kırdın kaburgalarımı."

"Yaaa Felix çok mutluyum doktordan randevu aldım kalk kahvaltı hazırlayalım."

Felix gözlerini açıp Hyunjin'e kafasını çevirdiğinde çığlığı basmıştı.Onun tepkisiyle yerinden sıçrayan Hyunjin de bağırdı.

"Ne çığlık atıyorsun lan?"

"Hyunjin... Sen aynaya baktın mı?"

"Yoo bakmadım noldu ki?"

"Bir bak istersen." Felix endişeli bakışlarla Hyunjin'in suratına bakıyordu.Hyunjin hızla kalkıp odada ki aynaya gittiğinde çığlık atıp yere çöktü.

"Bu ne lan nolmuş dudaklarıma.Felix kalk bişey yap hemen gidelim doktora beklemeyelim ."

"Bir dur hemen kötü düşünme randevu almışsın sonuçta kahvaltıdan sonra çıkarız."

"Ne kahvaltısı amına koyayım dudaklarım mosmor olmuş.Sanki bütün gece sevişmişim de adam dudaklarımı yakumlamış gibi."

Bağırışlara uyanan Minho sinirle kapıya tekme atıp içeri girdi.

"Ne bağırıyorsunuz lan!!!" daha lafını bitirmeden Hyunjini görmesiyle geriye doğru sıçradı.

"Nolmuş buna böyle korkudan altıma işeyecektim görünce."

"Bilmiyorum Minho bende görünce aynı tepkiyi verdim umarım kesmezler dudaklarını." Felix'in konuşmasıyla Hyunjin daha çok ağlamaya başladı kendini yerlere atarak bağırıyordu.

"Gitti!!! Gitti güzelim dudaklarım! Ne yapıcam ben şimdi dudaksız keserseler işimi de kaybederim sokaklarda aç susuz kalırım ayy nerelere gidem nerelere vuram kafamı ben!!!"

"Saçma sapan konuşma kalk yerden.Ne sokaklara düşmesi bu ev bizim salak.Üçümüz ortak para basıp satın aldık." Mİnho yerden Hyunjin'i kaldırmaya çalışırken konuşmuştu.

"Doğru diyorsun.Ama işsiz kesin kalırım."

"Kalk hadi Hyunjin delirtme beni."

"Tamam be ne bağırıyorsun kalktım.Hadi bir şeyler sokalım midemize de doktora gidelim saat 11 olmuş."

Az önce yerde kendini paralayan kendisi değilmiş gibi yerden kalkmıştı konuşarak.Odadan çıkıp mutfağa ilerlediğinde Minho ve Felix birbirlerine bakıp gülmeye başlamışlardı.

"Deli bu valla bak."

Birlikte kahvaltı yaptıktan sonra doktorun yerine gitmek için yola çıkmıştı hepsi.Lüks semtteki binaya girdiklerinde etrafı inceleyerek içeri girmişlerdi.

"Hoşgeldiniz randevunuz var mıydı?" Girişteki genç çocuk sevimli bir şekilde gülümsemişti.Onun güzel gülümsemesini gören Hyunjin çoktan aşık olmuştu bile ona.Bakışlarını yakasındaki isme indirdiğinde güldü. "Yang Jeongin.Sevdim."

"Efendim ne dediniz anlamadım."

"Efendim diyen ağzını yiyim senin." Hyunjin'in mırıldanmasıyla çocuk kaşlarını çatmıştı.

"Ne ?"

"Yok bir şey güzelim.Randevum var saat 1 de."

Jeongin derin bir nefes verip kafasını salladı.Burada bekleyin sizi çağıracağım isim neydi.