Üzülmedin mi?

275 14 8
                                    

Herkese iyi okumalaar😽♥️💘💖💞💅🏻

___

"Taehyung?Dalgınsın bugün.İş yerinde bir sıkıntı mı oldu?Ayrıca didikleme yemeği o tabak bitecek."

Suyumdan bir yudum alıp,abime baktım.

"Yok hyung,yoruldum sadece.1 aydır izindeydim sonuçta."

Yoongi hyung gözlerini kısarak bana baktı.Bu bakış,sana inanmıyorum demekti.

"Gerçekten iyiyim,bir sorun yok."

Vuruldum,aynı yerden üst üste vuruldum,ama sustum.

Üstüme gelmemesi adına,beraber yemeğe geldiğimiz Namjoon hyung'ta destek çıktı bana.

"Yok dostum,gayet iyi.Sadece bayağı
yorulduk bugün."

Hiç iyi değildim,ama abimin bilmesini istemiyordum.Felix,abimin söyleyemediği gerçekleri birer birer yüzüme çarpmıştı.

Dağıttın hayatımı,beni ağır yanılttın,acım oldun.

"Şu yeni gelen ingilizce öğretmeni değil mi?"

dedi,Namjoon hyung ağzına rameni atarken.Arkamı yaslanarak,ağır bir şekilde gösterdiği masaya baktım.
Şaşkın gözlerimi,Namjoon hyung'a çevirdim bu sefer.

"Yeni öğretmen,Lee Felix mi?"

"Evet"

dedi Namjoon hyung.

"Sen nereden tanıyorsun?"

Bir şey söylemeden,suyu tekrardan kafama diktim.Gerçekten sabrım ciddi manada sınanıyordu.

"Hiç."dedim bakışlarımı Felix'ten
çekmeden."Bir tanıdık sadece."

Yoongi hyung,bana bakışlarını dikmiş,ona gözlerimi çevirmem ile,ne oluyor der gibi kafasını sallamıştı.
Bende cevap vermeden,derin bir iç çekmiştim.Felix ile aynı yerde çalışmak,bana hep vicdan azabını ve Jeongguk'u hatırlatacaktı.

Okul değiştirmekte istemiyordum,
öğrencilerimi çok seviyordum,onları bırakmazdım.Benim rehberliğini yaptığım sınıf,bu sene üniversite sınavına girecekti,ve beni çok seviyorlardı.Bu stres altında birde,
yeni öğretmenler ile uğraşmalarını asla istemezdim.

Hatırlamak istemiyordum Jeongguk'u,
ama maalesef tüm gerçekliğini ile her zaman karşıma çıkıyordu.Bazen o gerçeğin farkına varıyordum aslında,
her defasında bir kılıf uydurup o duygu durumundan çıkıyordum.

Ve gördüm gerçeği,içindeki seni.
Buna rağmen tutuyordum o soğuk ellerini.

"Ayıp olmasın,tanıyorsan çağıralım mı masaya?Tek başına çünkü."

Namjoon hyung'un iyilik meleği olması bazen canımı sıkıyordu.Ama adamın fıtratı buydu,maalesef itiraz
edemiyordum.Yaramı deşmemesi adına,teklifini kabul ettim.

"Olur hyung,tabiki."dedim,tabağıma bulunan yemeği karıştırarak.

O da,benim kabul etmemin üstüne
Felix'e seslenmiş,her ne kadar
istemese de,Namjoon hyung'un ısrarları üzerine masanın kenarına ilişmişti.Çok zayıf olmasına rağmen,
diyet yaptığını söyleyip salata söylemişti.

Fakat ben diyette olduğu için değilde,
karşımda heyecandan yemek
yiyemediği için,başka bir şey almadığını biliyordum.Sürekli içimde çıkmaya hazır olan,vicdan azabı ortaya çıkmış,bu durum tekrardan çok rahatsız etmişti beni.

"Ee,siz nasıl tanıştınız?"

Seokjin hyung,yemeğinden büyük bir
lokma alıp,rahatça sormuştu soruyu.
Ben o kadar rahat değildim ne yazık ki.

don't cry | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin