✧*̥˚ 11 *̥˚✧

2.6K 253 66
                                    

Zort, erken bölüm attım... İLK DEFAAAAA

Kısa oldu ama olsun, 2 hafta bekletmekten iyidir. Bu hafta bi bölüm daha atmayı düşünüyorum sonra ben sınavlar bitene kadar yokum gençler, çünkü ölmüş olacağım...

bu arada bioda ki spotify linkinden hikaye yazarken dinlediğim şarkılara vs. bakabilirsiniz (bu ara çok güzel şarkılar keşfettim, bakanlar olursa i feel like... isimli oynatma listesine bakabilirler)

sınır koyim mi? ( ̄ー ̄)

︶꒦꒷♡꒷꒦︶

Hakan'la dolu dolu geçirdiğim bir haftadan sonra babam sonunda iyileşmişti. Onunla birlikte babamı hastaneden almış ve bizim eve getirmiştik. Babamı gördükçe ne kadar özlediğimi hissediyordum. Sonunda herkes eski temposuna geri dönmüştü. Babam tekrar çalışmaya başlamıştı ve bende... Evdeydim sadece. Bu halde ne yapabilirdim ki?

Televizyonda bir kanalda başlayan animasyonla gülümsedim. Animasyonları kim sevmezdi ki? Kayıp Balık Nemo'yu kaç kez izlesem bile bıkmazdım. Hatta o kadar çok seviyordum ki, babamdan eve bir balık almasını istemiştim. Almıştıkta, ama annem babama ve bana kızıp balığı dışarıda ki kedilere atmıştı. Ne kadar ağladığımı hatırlıyorum, annem bir de onun için kızmıştı bana.

Sevinçle filmi izlerken kapı çaldı. Merakla içeriye baktım, annem mutfaktan koşar adımlarla çıkıp kapıya koşmuştu. Bu saatlerde kim gelebilirdi ki, anca öğlen olmuştu. Birkaç konuşma duyuyordum ama anlamıyordum. İçimden 'neyse' deyip filmi izlemeye geri döndüm. 

"Rahatsız etmek değil mi Esma, böyle çat kapı geldik ama..." Kapıda gördüğüm Necla teyzeyle gülümsedim. Bize çok nadir gelirdi. Bana çok iyi davranıyordu, hatta hep gelirken çikolata getirirdi. Bir tane de kızı vardı, Zeynep. Ama onu sevmiyordum çünkü beni hep üzüyordu. Ve dalga geçiyordu. "Oyy, benim Ali'me bak sen, ne de yakışıklı. Uzun zamandır gelmemiştim, büyümüşsün," diyerek yanıma geldi ve bana sıkıca sarıldı. Bende utançla kollarımı ona sarıp gözlerimi kapattım. Necla teyze keşke benim annem olsaydı.

"Hoş geldin Necla teyze."

"Hoş buldum oğluşum," diyerek saçlarımı karıştırdı. Hala bir kolu bana sarılıydı. "Nasılsın bakalım iyi misin?"

"İyiyim, hatta bir arkadaşım oldu. Adı da Hakan- yani Hakan abi. Babamın iş yerinden müdürü ama çok iyi biri. Hatta ona orkidelerimden birini verdim."

"Ooo, benim yakışıklımın arkadaşı olmuş ha. Bir gün beni onunla tanıştır olur mu?" Dedikleriyle kafamı salladım. Hakan'ı Necla teyzeyle tanıştırmayı gerçekten çok isterdim. 

Necla teyze annemle ayak üstü sohbet ederken bakışlarım Zeynep'i buldu. Tekli koltuğa oturmuş, yüzünde ki garip ifade ile odaya bakıyordu. Ben onların evine hiç gitmemiştim ama annem gitmişti. Hep 'çok güzel evleri var, keşke bizim de bir gün olsa' deyip anlatırdı.  Ardından bakışları bana döndü, utanıp gözlerimi kaçırdım. Delici bakışlarını hala üstümde hissediyordum. Bu kızdan çok korkuyordum. 

"...mutfakta iş yapıyordum. İstersen sen gel yanıma, çocuklar otursun burada."

"Olur valla, hem sana anlatacaklarım var." Necla teyze ve annem odadan çıktıktan sonra ortalık birden sessizleşmişti. Başımı kaldırıp bakmaya korkuyordum. Niye şimdi bizi bırakıp gitmişlerdi ki?

but i love you so | b×bHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin