İnsan hiç doğum gününden nefret eder mi? Etmez tabi, bende etmezdim ta ki o geceye kadar. Hayatımın ellerimin arasından kayıp gittiği, her şeyin bittiği ve bir daha asla eski hayatıma dönemeyeceğim o karanlık gece...
Yaşadıklarımın bana öğrettiği en kuvvetli his nefretti, sadece nefret değildi aslında yalnızlıktan, karanlıktan ve hatta ölülerden korkmamayı da o gece öğrenmiştim.
Yalnızdım, kaybolmuştum, karanlıktaydım birinin beni kurtarmasını; ışığı açmasını bekledim... Bekledim... Bekledim. Ama kimse gelmedi karanlıktan bir türlü kurtulamadım, bende karanlıkla kardeş olmayı seçtim. Bu bir seçim değildi aslında ben buna mecbur bırakılmıştım.
O günden sonra asla karanlıktan korkmadım, neden korkayım ki? İnsan hiç kardeşinden korkarımıydı? Korkmazdı tabi, korkmamalıydı. Karanlık her ne kadar kötü olursa olsun korkmamalıydı.
Ben defne, bu hikaye benim gibi karanlıktan korktuğu halde karanlıkla kardeş olanlara gelsin. Her ne kadar kötü olursa olsun kardeş olanlara.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Rengi
Genç KurguDefne ve ekin karanlıkta kalmış iki gezegendi.Bu birbirine muhtaç iki gezegen acaba geçmişlerini silip yeni bir hikaye yazabilirler miydi? güçleri yeter mi kaderi yenmeye, evrenin dengesini bozmaya.