two

2.2K 59 1
                                    


Odama geldiğimde ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Neden böyle davrandığını istemeden de olsa sürekli düşünüyordum. Ben onu sevmekten banka hiçbir şey yapmamıştım oysa ki. Bu düşüncelerden arınmaya çalışarak işime odaklanmaya başladım. Çalışanların çoğuyla tanışmıştım. İş çıkışı zamanı geldiğinde garaja doğru yürümeye başladım. O sırada Murat ve yanında oldukça cüretkar giyinmiş bir kadın gördüm, bir yandan arabaya doğru yürüyorlar bir yandan da konuşuyorlardı. Ne konuştuklarını duyamıyordum çünkü fazla uzaktaydım. Onlar arabaya binip uzaklaşınca içimi bir kıskançlık ve üzüntü kapladı. Bende arabama binip evime geçtiğimde rahat bir nefes alacaktım ki telefonumun çaldığını işittim.Telefona baktığımda Hilal'di. 

"Canım! Hiçbir itiraz kabul etmiyorum bugün yeni işini kutlamak için dışarıya çıkıp eğleniyoruz!" dedi. Aslında moralim bozuk olduğunu için dışarı çıkmayıp evde depresyona girmeyi düşünüyordum ama iyi geleceğini düşünerek kabul ettim. Hilal yarım saate beni almaya geleceğini söyleyerek kapattı. Bende hazırlanmaya başladım.Dışarı çıkıp biraz bekledikten sonra Hilal gelmişti.

"Vaay! Hilal Hanım çok şıksınız."dedim.

"Sende çok güzel olmuşsun bebek."dedi.

"Teşekkürler." dedim ve arabaya bindim.

"Nereye gidiyoruz?"

"Sürpriz!"

"Ne sürprizi bu? Yoksa bara mı gidiyoruz?"

"Gidince görürsün."

Daha fazla uzatmayarak yolun bitmesini bekledim.Yaklaşık on beş dakika sonra gelmiştik. Tahmin ettiğim gibi bardı. İçeri girdiğimizde Hilal kolumdan tutup beni bir masaya doğru sürüklemişti. Masaya yaklaştığımızda Murat ve yakın arkadaşı Cihan'ı gördüm.Şimdi anlamıştım buraya asıl geliş amacımızın yeni işimi kutlamak olmadığını. Hilal Cihan'a çok uzun zamandır aşıktı. Ama hem ağabeyinin korkusundan hemde reddedilme olasılığı yüzünden bir türlü açılamıyordu.Bizi gördüklerinde Cihan bana gülümsedi ve baş selamı verdi bende aynı şekilde karşılık verdim.Murat'a baktığımda yüzünde yine soğuk bir ifade vardı. 

"Hoşgeldiniz." dedi Cihan.

"Hoşbulduk.Ağabeyciğim bir hoşgeldin bile demeyecek misin bize?" dedi Hilal. O anda Murat'la göz göze geldik.

"Hoşgeldiniz." dedi zoraki olduğu her halinden belli olan sesi ile.

 Hilal memnun bir şekilde yerine oturdu bende yanına oturdum. Murat'a baktığımda içkisini yudumluyordu. Bizde içmeye başlamıştık.Bir vakit sonra hafiften sarhoş olduğumu fark etmiştim. Murat ve Cihan ise hala ayıktı. 

Hilal kucağıma doğru eğilip "Bu gece Cihan'a anlatacağım ama ağabeyimin gitmesi lazım." dedi.

"Nasıl göndereceksin ki?" dedim.

"Ağabey sen Zümrüt'ü eve bırakır mısın? Benim küçük bir işim çıktı da."

Murat Hilal'e şüpheyle baksada Tamam dedi.

Montlarımızı giyerek çıkışa doğru yürümeye başladık.Arabaya binip evime gelene kadar hiç konuşmamıştık. Tam arabadan inecek iken Murat kolumu tuttu ve beni şoke eden o soruyu sordu.

"Hala beni seviyor musun?"

ZÜMRÜTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin