Bir ay sonra
Yatak odamdaki boy aynasının önünde dikilmiş, yansımamı inceliyordum. Düz saçlarımı sıkı bir topuz yapmıştım. Saçımı bozmamak için gri şapkamı topuzun üstüne nazikçe yerleştirdim. Söylemem gerekir ki, yeni üniformamı çok sevmiştim. Kendime de çok yakıştırıyordum. Makyajım da sade ve doğaldı.
James diğer odadan yanıma gelerek bana gülümsedi, sonra da bana sımsıkı sarıldı. "Kendine bir bak. Seninle gurur duyuyorum, benim küçük polis yüzbaşım." dedi ve alnımı öptü.
Ruby davasından sonra polis olmam için iş teklifi almıştım. Bugün merkezde ilk günüm olacaktı. Gergindim. Ama kendime, elde ettiğim başarıları hatırlattım. Bütün bunların üstesinden gelebildiysem yeni iş yerimde de iyi olacaktım.
James'in evine taşındım, böylelikle hep birlikte olabilecektik. Onun evi, çalıştığı yere daha yakındı. Benim yeni iş yerim de James'in evine bayağı yakındı. Hayatın her şeyi yoluna koyma şekli gerçekten komik olabiliyor.
James elimi öptü ve havaya kaldırdı, böyle yaptığında parlak yüzüğüm gözler önüne serilmişti. Birkaç hafta önce nişanlandık. Hayatımın neredeyse baştan sona, tamamen değişmiş olduğuna inanamıyordum. Daha mutluydum. Her şeyin benim için sonunda yoluna girdiğini hissediyordum. Bunu hak ettiğimi biliyordum.
"Pekâlâ, zamanı geldi. Gitmem gerek. Seni seviyorum." James'i son kez öptüğümde gülümsedi.
"Sonra görüşürüz hayatım. Bol şans!" diyerek beni cesaretlendirdi.
Evden ayrılıp kapıyı arkamdan kapattım. Arabaya bindim ve çantamdan küçük bir kâğıt parçası çıkardım. Yeni ofis binamın adresi yazılıydı burada. Kalbim heyecanla çırpınıyordu. Bunun olduğuna inanamıyordum. Yepyeni bir başlangıç ve yolculuk.
Arabayı sürmeye başladım. Radyonun sesini biraz yükselttim. İşe olan yolculuğumu eğlenceli kılmak istiyordum. Gökyüzünü süsleyen bulutları, rüzgarla dalgalanan ağaçları izledim. Etrafımı çevreleyen bütün güzelliklerin tadını çıkarmaya baktım.
Kırmızı ışık yandığını görünce arabayı yavaşça durdurdum. Etrafıma bakındım, bir yandan da radyoda çalan şarkıya sessizce eşlik ediyordum. Başımı yana çevirdiğimde devasa bir tabela gördüm. Tabelada Ruby'nin yüzü vardı, altında da şunlar yazıyordu:
"Ruby Greene'nin trajik davası sonunda çözüldü. Ruby için hak nihayet yerini buldu."
SON.
Merhaba,
İlk kitaptan son kitaba ve bu satırlara kadar hâlâ yanımda olup okumaya, oy vermeye ve yorum yapmaya devam eden her bir okuyucuya içtenlikle teşekkür ederim. Umarım benim kadar sizler de büyük finali sevmişsinizdir. Bence olması gerektiği gibi bitti. Adı üstünde, 'hak yerini buldu'.
Ruby'nin Günlüğü serisini böylelikle bitirmiş olduk. Kendinize iyi bakın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUBY'NİN GÜNLÜĞÜ 3: GÜNLÜĞÜN ARAŞTIRILMASI ➵ TÜRKÇE ÇEVİRİ (+18)
HorrorRuby Greene ve onun garip günlüğünün gizemi, 1970'lerin başına dek dayanıyor. Küçük kızın cansız bedeni bulunduğunda yanında yalnızca günlüğü vardı, bu nedenle polis ekipleri ellerindeki tek kanıt olarak günlüğü araştırmaya aldılar. İçerisindeki kar...