5

19.5K 396 35
                                    

Serkan abi belimden tutuyordu. Sitenin giriş merdivenlerinden inmek zordu.

"Mislina düzgün bas."
"Ya sen niye burdasin? Gitsene ya. Bırak beni. Git o kızıl büyücünün peşine. Büyü yaptı o sana!"
"Tamam Mislina. Seni evine bırakayım gideceğim."
"Beni bırakıp gidecek misin yani."

Gözlerim doldu.

"Hayır güzelim. Sakın ağlama. Hiçbir yere gitmiyorum tamam mı?"
"Gitme."

. Son merdivenleri de geçip benim evimin önüne geldik.

Beni duvarın kenarına bıraktı.

"Sabit durabilecek misin?"
"Bilmem."

Kollarımı boynuna sardım.

"Düşsem tutmaz mısın?"

Kollarımı tutup boynundan attı.

"Mislina rahat dur biraz. Anahtar nerede?"

Alt dudağımı dışarı çıkardım ve omuzlarımı kaldırdım.

"Bilmiyorum."
"Ne biliyorsun peki?"
"Seni sevdiğimi."

Serkan abi güldü.

"Gevezelik yapma. Dur bendeki anahtar neredeydi?"

Ceketinin cebinden anahtarı çıkardı. Kapıyı açtı. Beni tekrar belimden ve kolumdan tuttu. İçeri girdik. Kapının hemen yanındaki lambayı yaktı. Arkamızdan kapıyı kapattı.

Beni ayakkabılığın kenarındaki rafların üstüne oturttu. Önünde eğilip ayakkabılarımı çıkardı.

"Odana çıkabilecek misin?"
"Odama çıkmak istediğimi kim söyledi?"
"Ne yapacaksın başka?"
"Bir kahve yapmayacak mısın bana?"
"Yaparım yaparım. Sen bir daha bu kadar sarhoş olabilecek misin acaba?"

Beni tutup salona kadar götürdü. Yanıma oturduktan sonra koltuktan kalkıp kucağına oturdum.

"Mislina ne yapıyorsun?"
"Ne? Eskiden hep böyleydik. Her üzgün olduğumda gelir kucağına otururdum sen de teselli ederdin."

Ellerini saçlarıma götürdü.

"Niye üzgünsün?"
"Seni özledim ve sen her geçen gün beni unutmaya başladın. Her gün beni ihmal etmeye başladın. Bensiz bir hayata alıştın ama ben alışamadım. Şimdi de sensiz ne yapacağımı bilmeden sadece ağlıyor ve üzülüyorum. Ama ne kadar özlediğimi veya üzüldüğümü ne sen ne de başka birisi görüyor. Sadece ben biliyorum seni ne kadar çok sevdiğimi."

Bir şey diyemeden durdu. Daha fazla dayanamadım ve dudaklarına gittim. Başta geri çekilmedi. Çok yavaşça dokunup geri çekildi.

Gözlerimiz kapalıydı.

"Sarhoşsun. Pişman olacaksın."
"Hayır."

Beni indirdi. Yan tarafıma oturdu. Gözümün içine baktı.

"Ben babana seni her daim koruyacağıma dair söz verdim. Şimdi sarhoşluğundan faydalanamam."
"İyi git o zaman."
"Bu halde mi bırakayım seni?"
"Evet bu halde bırak. Çık git evimden!"
"Mislina..."

Midem aşırı bulandı. Elimi ağzıma götürdüm. Diğer elimle karnımı tutarak koştum.
"Mislina!"

Tuvalete gidip klozete içimdeki her şeyi çıkardım. Serkan abi de arkamdan gelip saçlarımı tuttu.

"Ah be kızım ben yokken içmesen ne oluyor?"

İşimi halledince lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Ağzımi çalkaladım.

Temiz bir havlu uzattı.

"Sana git demedim mi?"

Beni kendine çekti ve elini belime koydu.

Mislina +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin