Solmuş güllerin, kurumuş yapraklarında sevdim seni. Ölüm gibi ama her şeye rağmen çok güzel...
-E.A.-••••
Bir kalp kaç kere severdi? Bilmem. Ama benim kalbimin bir daha sevmeye niyeti yoktu. Bunun aşkın getirdiği acıyla bir ilgisi de yoktu.
Sadece, kimse onun kadar güzel sevilmeyi hak etmiyordu. Çok güzel olduğu için güzel seven bu kalbe bir başkasının girmesi, en büyük ihanet olurdu onun varlığına.
Şarkılarda sevdim ben onu. Rüyalarımda gördüm hatta. Hayallerimin başlangıcı ve sonuydu. Kırık olan kalbime iyi gelen bir merhemdi gülüşü. Ciğerlerimin almak için çırpındığı nefesti kokusu.
İçimde ölen duyguları yeniden yeşertti gözyaşlarıyla. Onun sayesinde, onun için yeşerdi öldürüğüm tüm çiçeklerim.
Acı çekmemek için kapattığım her kapıyı açtı minik elleriyle. Hem de hiç zorlanmadan ve fark ettirmeden. Nasıl o kadar hızlı ulaşmıştı kalbime? Nasıl yayılmıştı her bir zerreme?
Ve nasıl gitmişti? Ben o kadar severken. Hayattaydım. Ama yaşamıyordum.Saymadığım kadar çok ağladım. Kaç rüyam kabusa döndü hatta? Hayatta hiç bir şeyi istemediğim kadar istedim onu. Ama her istediğimiz olmaz, dimi?
O da olmadı belki. Ama hayallerim tattırdı az da olsa, onunla olmanın zevkini.
Bugün yine güneş açtı. Yeni bir kar tanesi düştü yeryüzüne. Her şeye rağmen devam eden bu hayatta atmaya devam eden kalbime son bir söz verdim.
Bundan sonra olmayacaktı başkası. Girmeyecekti o denli derine. Sevmesine izin vermeyecektim acıtacak kadar. Kalbimi bu kez mühürlemiştim. Açabilecek tek kilit yine oydu. Ama o da geri gelmeyecekti zaten...
Zehirli kalplerde yeşeren aşkın yakamozu , ölmeye mahkum hastalıklı ruhlara benzer.
-E.A.-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acılar ve Umutlar
KurzgeschichtenAcıları dindiren umutlar ve umutların getirdiği acılar...