katlanmak zorunda olduklarım boyumu aşıyordu¹³

485 67 47
                                    

(Gece kuşu yazar yine gecelerde hoppa cuppa)

İyi Okumalar

I

lık rüzgar tenime vuruyorken, onu hissedebilmek bile bana lütuf gibi geliyordu bugün.

Okula tekrardan başlamamın üzerinden dört gün geçiyordu, günler durmadan ilerliyor ve bizi mutlu edecek haberler getiriyordu. İkiz kardeşimin, Donghyuck'un son tedavisi haftayaydı. Tamamen iyi olacak oluşu bizi mutlu eden tek etkendi.

Okul bahçesinde ki dizili banklardan birisinde, okulun ağaçlık alanın gözüktüğü kısmında oturuyordum tek başıma. Donghyuck Renjun ve diğer bir kaç arkadaşı ile daha öğle yemeği için yemekhanedeydi, benim ise canım bir şeyler yemek istemiyordu.

Aynanın karşısına her geçtiğimde biraz daha eridiğimi fark ediyordum, biraz daha inceldiğimi ve böyle devam ederse inceldiğim yerden kopacağımı. Yine de ağzıma tek bir lokma süresim yoktu, yesem bile midem almıyordu gerçi.

Başımı eğip tırnak kenarlarında ki derilerini soyup kanattığım parmaklarıma baktım. İşe yaramaz olmuşlardı, kalem bile tutamaz olmuşlardı artık. Ellerimin titremeleri gün ve gün artarken yapacak bir şeyim yoktu. El yazım bile gün geçtikçe bozulurken gerçekten, elimden gelen hiç bir şey yoktu.

Zilin çalmasına az kaldığını belirten öğrenciler yavaştan okul bahçesine girerlerken ayağa kalktım, adımlarımı bu sefer okul binasına ilerlettim. Yavaş yavaş attığım her adım bana işkence gibiydi sanki. Önceden evden kurtulmak için koşa koşa geldiğim okul bile bana işkenceydi şimdi. Sınıfımın olduğu kata geldiğimde kalabalık başıma ağrıların girmesine neden oldu, kaşlarım ağrıdan dolayı çatılırken sınıfa girip yerime doğru ilerledim. En arka sırada arkadaşları ile gülerek sohbet eden ikizim takıldı gözüme sonra. Yüzünde ki halinden memnun olduğunu belli eden mutlu gülümsemesi sanki güneşler açtırıyordu yüzünde.

Yerime oturup öğleden sonra ki ilk ders olan tarih dersinin kitabını çıkarıp önüme açtığım sırada gözlerimin kararması ile bekledim bir kaç saniye. Son günlerde oturduğum yerde bile gözlerim kararıyordu, ben ise normal olduğunu düşünüyordum. Ancak gözlerimi açtığımda kitabımın beyaz sayfalarına damlayan kırmızı damlaları gördüğümde bunun normal bir baş dönmesi olmadığını anladım.

Hızlıca oturduğum yerden kalkarken dönmeye başlayan başım bana hiç yardımcı olmuyordu. Yine de elimi burnuma sıkı sıkıya kapatıp hızlı adımlarla sınıftan çıkmaya çalıştım. Öyle ki ardımdan ismimi seslenen ikiz kardeşimi bile umursamayacak durumdaydım. Başıma bir şey gelmemesi gerekiyordu, şimdi olmaması gerekiyordu. Onca şeyin arasında bir de bu olmamalıydı.

Lavaboların olduğu kısıma ilerlerken kolumdan tutulması ile durmak zorunda kaldım. Kısık gözlerim Donghyuck'u bulduğu an endişe saçan gözleri yutkunmama sebep oldu.

"Arin, neyin var?" bir gözlerime bir de elime bakarken elimi burnumdan çekmeye çalıştı, "iyiyim," dedim elinden kurtulmak için. Ancak başım daha da çok dönüyordu şimdi, "gerçekten iyiyim." elimi sonunda burnumdan çekebildiğinde kanı gören gözleri fal taşı gibi açıldı. Endişelensin istemedim veya da korksun. Ben yine kendimden çok onu düşünürken canımın yanması umurumda değildi.

Bedenimi duvara zorlukla yaslarken Donghyuck'un bağırarak bir şeyler söylediğini işittim, gittikçe yere doğru kayarken beni kollarımdan tutup sabitlemeye çalıştı. Bilincim kapanmadan önce tekrardan "iyiyim," diyebildim.

Ancak iyi olmadığımın ben de, o da farkındaydık.

*****

Günler sonra gözlerimde beliren saf bir duygu vardı şimdi, çaresizlik duygusu.

Ne yapacağını bilememek veya eli kolu bağlı olmak alışık olduğum bir duyguydu. Sırf Donghyuck iyi olsun diye katlanmak zorunda olduklarım boyumu aşıyordu. Ancak benim iyi olmam için kim ne yapacaktı?

"Arinhe," dedi iç çekerek doktorum. Donghyuck'a kan verdiğim için her zaman beni kontrol eden kişi de oydu ve o bana ben de ona aşinaydım. "Anoreksiya Nervoza'sın." gözlerimi kapatıp bekledim biraz, ben hep bekledim de beklediklerimin hiç bir halta yaramadığını anlamam çok uzun zaman sürdü. "Kan değerlerin çok düşük, fazlası ile düşük. En son ne zaman yemek yedin o bile belli değil. Arinhe," gözlerimi açıp ona baktığımda bana anlayarak baktığını gördüm, tekrardan irkildim. "açlıktan bayılmışsın, susuzluklan burnun kanayacak raddeye gelecek kadar baş ağrısı çekmişsin. Hiç birisini hissedemedin mi?" başımı olumsuzca iki yana salladım, hissedememiştim. Ben artık neyi hissedebiliyordum ki?

"Donghyuck ailenize haber verdi, onlar gelince bu konuyu ayrıntılı konuşacağız." arkasını döndüğü sırada anında doğruldum oturduğum yerde. "Hayır, lütfen." dedim bir çırpıda, bunu yapamazdı. "Lütfen, onlara bir şey söylemeyin." tekrar bana dönerken inanamazca bakıyordu bana şimdi, "yalvarırım," ses tonumda ki hissedilen çaresizlik beni bitirdi, tüketti, yerle bir etti.

"Şimdi olmaz, Donghyuck iyi olmadan olmaz lütfen." ayak ucuma oturup gözlerimin içine baktı, dolu dolu olan gözlerimden bir kaç damla yaş öylece süzülürken bir kez daha anlasın istedim beni. Birisi beni anlasın diye son kez çırpınışımdı.

"Şimdi olmaz, Donghyuck iyi olmadan olmaz diyorsun ama Arinhe, peki ne zaman?" hiç bir zaman demek istedim, bağıra çağıra ben onların umurunda değilim, ben onlar için umursanacak birisi değilim demek istedim. Ancak sadece "Söz veriyorum, o iyi olur olmaz bahsedeceğim." diyebildim.

İç çekerek ayağa kalktı, bana son kez bakarak tekrar çıkışa ilerlerken "Madem öyle istiyorsun, basit bir damar çatlaması olarak ailene bahsedeceğim. Ama bundan kaçamazsın Arinhe. İki hafta geçmeden bu odada seni ve aileni göreceğim." diyerek çıktı ve gitti.

Kimse bana verdiği sözleri tutmazken, benim verdiğim sözleri tutmamı bekledi.

-♡-
*
*
*
*

Yaniii :)

Arinhe Anoreksiya Nervoza'nın bütün belirtilerine sahip neredeyse. İştahsızlık, yemek yiyememe, yese bile kendisini kilolu hissetme, halsizlik, psikolojik sorunlar, baş ağrısı, mide bulantısı, uzuvlarda titreme bozukluğu, burun kanaması ve güçsüz tırnak ve saç yapısı gibi bir çok şey daha.

Say say bitmez yani :")

Şurada kalmış finale 6-7 bölüm ağlamaya fırsat kollayanları görelim doxkvkskck

Son günlerde ben çok ağlıyorum, ağlamak bi meslek olsa valla köşeyi dönmüştüm şu an acunla kapışırdım

Neyse öhöm

Umarım bölüm hoşunuza gider yıldızlarım 💫💫

Oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen 🌙🌙

Sizleri çok çok çok seviyorum 💞

Kendinize iyi bakın 💗

-jae🌬

Tohu-bohu °nct ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin