Merhabalar :)
Cidden uzun bir zaman geçti.
Sınavlardı, stresti, oruçtu falan burayı iyice unuttum.
Belki kitabı unutmuşsunuzdur bile fksosdksldlk
Unutmadınız inşallah!
Düzenlemeden atıyorum, hatalarım varsa affola.
Önceki bölümü okumayı unutmayın!!
Düşüncelerenizi belirtin!!! Beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın!!!
Satır arası yorumlarınızı unutmayın!!!
🪐İyi okumalar🪐
...
15. Bölüm
"Her geçen gün daha da güçleniyorsun, unutma..."-1 yıl önce-
Sonunda çalan zille adeta uçarak sınıftan çıkarken Emily arkamdan bana sesleniyor, bir yandan da düşe kalka bana yetişmeye çalışıyordu.
"Elina! Yavaşla biraz! Yetişemiyorum!"
Hızlı olmam gerekiyordu. Norma'yla buluşacaktık.
Önüme çıkan herkesi ite ite kendime yol açıyordum. Arkamdan sinirli homurdanmalar ve birkaç küfür duysam da pek umursadığım söylenemezdi.
Sırtımdaki çantam koşmamın etkisiyle her tarafa savruluyor ve hareketlerimi kısıtlıyordu. Gerçekten çok sinir bozucuydu. En ufak şeyi bile hatırlarken, ne hikmetse toka almayı unutmuştum ve oldukça uzun saçlarımı bir kalemle toplamak kesinlikle işe yaramamıştı. Öyle ki hızımdan ötürü saçlarım ordan burdan çıkmaya başlamıştı bile.
Kendimi sonunda okulun bahçesinde bulduğumda, Emily nefes nefese bana yetişmişti. Yanımda durduğunda ellerini dizlerine yaslayıp derin nefesler alırken ona biraz süre tanıdım. Arada yüzünü buruşturduğundan çok zorlandığı anlaşılıyordu ancak onun aksine bu bende hiç bir etki yaratmamıştı hatta birazdan o kadar hızlı koşacaktım ki ışık hızı bile bana yetişemeyecekti.
Ben hayallere dalmışken Emily'nin sinirli sesini duymamla üstümdeki bulutlar dağıldı.
"Lanet olası prenses, ben insanüstü bir varlık değilim. Biraz merhamet göster!"
Sitemli bir şekilde cırtlak sesiyle çemkirince yüzümü buruşturdum. Cidden gitmem gerekiyordu ve Emily 2 saat daha bu şekilde devam ederdi. Test edildi ve onaylandı.
"Ama Emily, gitmem gerektiğini biliyorsun, Norma ge-"
"Evet, evet biliyorum. Şu sana benzeyen yaratık. O-"
"Norma."
"Norma işte. Kaçmıyor bir yere merak etme. Prensessin sen emir verceğine peşinden koşuyorsun. Tch tch tch."
Klasik 'Prensessin sen.' seanslarından biri daha. Norma'yla hiç anlaşamıyorlardı ve arkasından böyle konuşmasına rağmen yanındayken sesi çıkmıyordu.
"Her neyse çantanı ver ve eve çok geç gitme."
"Tamam anne." Gülerek söylendiğimde bir yandan da çantamı omuzlarımdan indirdim. Emily sert bir bakış atınca yüzümdeki gülümsemeyi anında sildim. Bu kadar sinielendirme yeter.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐺𝑅𝐼̇ 𝑃𝑅𝐸𝑁𝑆𝐸𝑆
FantasyKİTAPLARIM REKLAM PANOSU DEĞİL!!! *Kitabın (ç)alınması halinde gerekli işlemler yapılacaktır. Çok soğuktu... O gün Ay'ın Güneş'i kucaklayan, rüzgarın dahi ziyaret etmediği aydınlık tarafı, karanlıkla anlaşmış gibiydi. Sarayda tatlı bir telaş var...