Merhabalar :)
Nasılsınız? Ben de iyiyim.
Oy sınırı geçildi ancak bu bölüm... neyse işte güzel olmadı diyelim :)
Düzenlemeden atıyorum, hatalarım varsa affola.
Önceki bölüm okumayı unutmayın!!!
Yorumlarda düşüncelerinizi belirtin!!!
Beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın!!!
🪐İyi okumalar🪐
...
19. Bölüm
"Ben... Prenses Elina, Ay'ın bir sonraki kraliçesi..."-1 yıl önce-
"...sonra hızla uzaklaştı oradan. En son okuldan çıktığını gördüm ve hemen buraya geldim efendim."
Bir eli ile ağzını kapatmış olan mavi gözlü, genç kadın sözü biten sinayla gözlerini başka bir yere çevirdi. Eli ağzından kaydı. Sadece parmak uçları dudaklarına değiyordu.
Şaşkındı. Fazlasıyla.
Kalbinde hissettiği ani acıyla aslında neler olduğunu az çok tahmin etmişti. Dünya gezegenindeki ajanının dakikalar sonra yanında bitmesi ile taşlar iyice yerine oturmuştu.
Elina iyi değildi.
Kızının içinde bulunduğu her duyguyu iliklerine kadar hissediyordu. Şu anki ruh halini de bildiği gibi.
Ancak prensesin bir sonraki adımını bilmiyordu ve onu asıl sinirlendiren şey de tam olarak buydu. Nereye gitmişti? Ve ne yapacaktı? Bu iki soru yüzünden sıyırmasına az kalmıştı.
İki yanında duran uzun, düz, siyah saçlarını ellerinin tersiyle arkaya attı. Kabarık eteği hareketlerinin etkisiyle bir oraya bir buraya savruluyordu. Kaşları çatıktı. Düşünüyordu.
Luna'nın ikilemine şahit olan sina bir süre sonra tırnaklarını yemeye başlayan kraliçeyle konuşma ihtiyacı hissetti.
Parlak sarı saçlarıyla oynayan elini çekti ve boğazını temizledi.
"Kraliçem, ben aslında tahmin edebiliyorum sanırım."
Kraliçe hızla genç sinaya döndü. Sina, kraliçenin ani hareketlerine alışmış olsa da hâlâ ürküyordu. Sertçe üfledi nefesini.
"Efendim, prenses belki de artık her şeyden kurtulmak ve evine dönmek istiyordur. Okuldayken çok halsiz ve bıkmış görünüyordu."
Luna duruldu. Bu hiç aklına gelmemişti. Kızı yanına gelecekti demek. Evine gelmek istiyordu. Artık birlikte olacaklardı. Bir dakika, evine gelmek mi?!
"Ne?!"
Sinanın gözleri kocaman açılırken yerinden sıçramıştı. Bir adım geriye gittiğinde kraliçe de bir adım ilerledi.
"Olamaz, buraya gelmemeli! Buna nasıl engel olacağım?! Orda bile kendine hakim olamıyorken burada neler olur düşünmek bile istemiyorum! Halk onu görürse sağ bırakmazlar!
Arkasını döndü. "Bu kadar yaklaşmışken olmaz, sadece birkaç ay daha dayanmalıyız. Çok, çok az kaldı."
Mavileri dolu doluydu. Kızına zarar gelmesi en korktuğu şeydi zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐺𝑅𝐼̇ 𝑃𝑅𝐸𝑁𝑆𝐸𝑆
FantasyKİTAPLARIM REKLAM PANOSU DEĞİL!!! *Kitabın (ç)alınması halinde gerekli işlemler yapılacaktır. Çok soğuktu... O gün Ay'ın Güneş'i kucaklayan, rüzgarın dahi ziyaret etmediği aydınlık tarafı, karanlıkla anlaşmış gibiydi. Sarayda tatlı bir telaş var...