Yorum yapar mısınız 😽🥺
Hyunjin az önce elleriyle yaptığı kovma işini gerçekleştirip Jeongin'i yanlarından uzaklaştırdığında eline iki bira şişesi aldı. İkisini de açıp birini masanın üzerinden Felix'in önüne kaydırdı
"Ee anlat hadi!"diyerek koca bir yudum aldı birasından. Felix ne olduğunu anlayamadan bir bira şişesine bir de Hyunjin'in yüzüne baktı
"Ne anlatmalıyım?"
Hyunjin bir süre sustu ve etrafa bakındı. Ardından geri Felix'e dönüp gülümsedi
"Jisung'unki ne kadar?"
Felix kaşlarını çattı. Pekala, neyden bahsettiğini anlamamıştı.
"N-neyi?"
Hyunjin koca bir kahkaha attı. Birasından bir yudum daha aldıktan sonra ise ellerini iki yana açtı
"Pekala bana dur de." dedikten sonra elleri arasında bir boşluk bıraktı ve oradan direkt olarak Felix'e baktı. Felix halen daha onun ne yapmaya çalıştığını anlamamıştı. Açıkçası şu an gerçekten siktir olup gitmek istiyordu ancak Hyunjin ona soran gözlerle baktığından başını iki yana salladı.
Kedi oğlan kaşlarını kaldırdı, "Daha mı uzun yani?" diye sorduğunda Felix sesli bir nefes verdi
"Neden bahsettiğini bilmiyorum Hyunjin."
Hyunjin omuz silkti, "Aletinin ne kadar uzun olduğunu soruyorum işte."
Sanki gündelik bir konuşma yapıyor gibi bunları söylemesi Felix'i duraksattı. Ayrıca kızmıştı da, şu an asla konuşmak istemediği türden biriyle karşı karşıyaydı ve canı gerçekten burnunda sayılırdı.
"Nereden bileyim ki!"
Çıkışmasına karşılık Hyunjin sadece kaşlarını kaldırıp ona baktı bir süre. Hatta onu iyice süzdü ve sonunda başını iki yana salladı
"Bekle- yatmadınız mı?"
Felix sıkıntılı bir nefes verdi, gerçekten sinirlendiğini hissediyordu
"Bunun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum."
Felix'in gerçekten sinirlendiğini fark eden Hyunjin hemen geri adım attı
"Tamam, kızma hemen.." Felix'in önündeki birayı işaret etti gözleriyle "Neden içmiyorsun? Biraz rahatla hadi!"
"İçmeyi tercih etmiyorum."
Hyunjin başta Felix'in saf ve kolay oltaya gelen birisi olduğunu sanmıştı doğrusu. Şimdiyse içmeyi bile kabul etmemesi onu biraz telaşa sokmuştu ancak Hwang Hyunjin'de çare tükenmezdi
"Burada bekle, geliyorum!" dedikten sonra masadan kalkıp mutfak tezgahına gitmiş, ardından elinde bir başka içki şişesi ve minik bardaklar ile dönmüştü. İçkiyi bardaklara doldurduktan sonrak birini hızlıca kafasına dikmişti. Ardından dolu bardağı Felix'e uzattı
"Hadi dene! İnan bana keyfini yerine getirecek."
Felix gözleri önünde duran bardağa kaşları çatık şekilde baktı bir süre. Kabul etmeyi kesinlikle düşünmüyordu ancak Hyunjin'in söylediklerine kulak kabarttı
