ikinci perdenin hazırlığı ve kaçamaklar

2.8K 327 179
                                    

arsız minsung'la keyifli okumalar dileriz❤️

BÖLÜM 21

"sen bunu yapmak istediğine emin misin?" dedi woo sung tedirgin bir biçimde karşısındaki çocuğun planını dinledikten sonra

"evet alıcam elinden."

"jisung bu çok büyük bir şey yatmıyor kafama"

"hyung sana neler anlattığımı duymadın mı? adam manyak minho'ya neler yapmış beynini yıkamaya çalışmış ve sosyal hayatına engel oluyor bize engel olmuş yıllarca!" dedi jisung siniri bir şekilde

"bak haklısın adam şerefsizin teki-"

"hyung eğer yardım etmeyeceksen kendi başıma halledeceğim seni zorlayamam hak veriyorum sana. senin adamla bir problemin yok ama.. ama benim çok büyük problemlerim var."

"senin problemin olan biriyle benim de problemim vardır jisung. seni çok seviyorum biliyorsun." dedi woo sung orta yolu bulmaya çalışırken

"biliyorum bilmez miyim ben de seni çok seviyorum ama sonucundan vicdan azabı duyacaksan karışmanı da istemem." onu hiçbir şey için zorlamak istemezdi jisung kendi başına halletmeye çalışırdı.

"sen duymayacak mısın? basit bir şey değil. bizim oynadığımız küçük oyuna benzemez bu başka bir oyun."

"hyung bu adam yıllar önce babama da kazık atmak istemiş. babam zekice bir adım atmış olmasaydı şu an böyle bir hayat yaşıyor olamayacaktım. o pislik babamın parasıyla hayatına mükemmel şekilde devam edecekti ve biz tanrı bilir ne yapıyor olacaktık. nasıl toparlanırdık? babamı, annemden boktan bir sebepten boşanmak istediği için pek sevmem ama bunu da kabul edemem! babam o şirketin temellerini alın teriyle attı." dedi kesin bir şekilde

"değer bilip nankör olmadığın için seninle gurur duyuyorum prenses." dedi woo sung jisung'un saçlarını karıştırıp.

"o yüzden bunu birçok şey için yapacağım ve zerre de pişman olmayacağım. kim bilir daha kaç kez böyle bir şey yapmıştır. kimlerin parasını elinden almıştır dolandırmıştır milleti. daha en başından.. en başından elinden gitmiş olmalıydı o kağıt parçası. adam kimlere ne rüşvet verdiyse artık, hala elinde ve hayatına devam ediyor." dedi jisung

"peki minho bunun olmasını isteyecek mi ?" diye sordu kararsız bir şekilde woo sung.

"b-bilmiyorum eğer istemezse yapmam başka bir yolunu buluruz ne diyim sonuçta babası, kabul etmeyebilir abartı bulabilir." kabul etmeme ihtimalini düşününce biraz durulmuştu ve gidip koltuğa oturdu.

woo sung kabullenmişilikle kendini koltukta oturan jisung'un yanına atıp "tamam o zaman onunla da konuş ben de olacağım bu işin içinde eğer kabul ederse"

jisung ona sarıldı "sen bir tanesin hyungummm"

woo sung sıkışıp kalmışken jisung'un kolları arasında "yağcı seni. küçük iblis anlamazmış bir de entrikadan." dedi bilmişçe

jisung woo sung'a sarılmayı bırakıp elleriyle kendini gösterip gururla "senin eserin karşındaki" dedi.

"senin de yapasın varmış ben sadece fark ettim cevher akıyo paçalarından maşallah"

"ilerde hukuk konulu dizide oynarsam işime yarar nerden bilirsin" dedi göz kırparak

"minho kabul etsin de önce bi" şimdiden havaya girmiş jisung'u sakinleştirmeye çalışıyordu woo sung.

bu da benim Han'ım | minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin