one more chance-chanbaek

5

Chanyeol aslında Baekhyun ile öpüşmeyi planlamamıştı, ama dudakları birbirine dokunduğu andan itibaren geri çekilmesi söz konusu bile olamazdı. Baekhyun'un dudakları adeta tatlı şurupla karışmış fıstıklı kek gibiydi.
Hatırladığından daha harikaydı, bu tat tanıdık ama tamamen yeniydi. Baekhyun'un dilinin ucu Chanyeol'ünkine dokundu, o anda bütün vücuduna arzu dalgası yayıldı.

Chanyeol o kadar derinden hissetmişti ki, adeta canı yanıyordu.
Vücudu onu hemen orada ve o anda almak, sahip olmak için kıvranıyordu. Bu öpücük bile, şimdi sevişmelerinin tecrübesiz ergenlik günlerinde sevişmekten çok daha zevkli
olacağının sözünü verir gibiydi. Zevk almak ve vermek için yol yordam öğrenen ergenler çoktan olgunlaşmıştı. Tanrım! Baekhyun bir kez daha dünyasını tepe taklak etmişti. Derken öpüşmeleri başladığı kadar ani bir şekilde sona erdi.
Baekhyun titrek ellerle dudaklarına dokundu, kemirilmiş tırnakları son zamanlarda ne kadar gergin olduğunu gösteriyordu.

"Yaptığım en akıllıca şey sayılmaz, oysa bugünlerde daha bilge olmakla övünüyordum." Baekhyun ne kanepeyi hazırlamak için ne de onu odasına çağırmak için konuştu.
Chanyeol'de aslında başka türlüsünü beklemiyordu, ama umut etmenin de sonu yoktu.

"Her zaman kendimiz için en iyi olanı istemiyoruz."

"Haklısın. Müzikle birlikte anılara yolculuk yaptım."

" Şarkıyı bunca zaman sonra hatırlamış olman... Yani bundan etkilenmemek için kalpsiz olmam gerekirdi."

Ama mantık artık devreye girdi. Öpücüğün ardını gelirse zaman Avrupa turnesi garip bir hal alacaktı..

"Baek, sorun yok. Daha başka bir şey söylemen veya nedenleri açıklaman gerekmiyor. Bir kez öpüştükten sonra beni yatağına davet etmediğin için delirecek falan değilim."
Chanyeol parmağının ucuyla dudaklarını çevreliyordu. Söylediklerine rağmen aklında
birbirlerinin kıyafetlerini parçalayarak çıplak kaldıkları ve Baekhyun'u piyanoya yatırıp tuşların üzerine yerleştirip, kendi de bacaklarının arasına girip içine gömüldüğünün fantezisini kurmaya devam ediyordu. Bu adam başka hiçbir insanın başaramadığı kadar azdırıyordu Chanyeol'ü.
Bunları düşününce, 'acaba biraz daha detaylı bir şeyler olabilir mi? ' diye
düşünmeden edemedi.

"Bunu yapamam," dedi Baekhyun, bunun üzerine Chanyeol'ün eli yüzünden kayıp gitti. Koridordaki dolaptan set yatak çarşafı ve yastık çıkarttı, kanepenin altından da bir pike bulup aldı. "İyi geceler Chanyeol."

Baekhyun çarşaf takımını Chanyeol'ün göğsüne yapıştırdı ve tek kelime etmesine fırsat vermeden dönüp gitti. Her ikisinin de kökten sarsıldığına şüphe yoktu. Chanyeol kendine hakim olup peşinden gitmemek için çok çabaladı, ama yine de güzel kalçalarının bir sağa bir sola salınmasını izlemekten geri durmadı. Vücudu bu seyre tepkisiz kalmadı, gayet iyi bildiği gibi bu arzular Baekhyun odadan çıktıktan sonra da devam edecekti.

Baekhyun, diğer odaya geçtikten sonra gelen sessizliğin içinde kucağına bıraktığı çarşafların lavanta kokusunu alabiliyordu. Çantadan tablet bilgisayarını çıkarıp albayın Baekhyun hakkındaki güncellemelerine baktı. Zaten öpüşmelerinin etkisiyle ve kaynayan kanıyla henüz uyuması mümkün değildi.

*

Baekhyun huzursuz bir gece uykusunun ardından uyanmış ve gözlerini on dakikadır kapalı
tutuyordu. Chanyeol gençliklerinde de onu zorlamamıştı, saldırgan olan kendisiydi. Yıllardır tanışıyorlardı, aynı müzik öğretmeninden ders alıyorlardı hatta resitale birlikte çıkmışlardı. Ama o yıl tatil dönüşü lisedeki ikinci yıllarında değişen bir şeyler olmuştu. Arkadaşı birden
seksileşmişti. Bu durumu diğerleri de fark etmişti, ama bu konuda kararlı olan Baekhyun oldu, Chanyeol onun olmalıydı.