8. KASIRGAYI BAŞLATAN ESİNTİ

7.1K 903 1.7K
                                    

ig: deneyselhisler
tw: deneyselhisler

kuzular unutmadınız kitabı değil mi? bu bölümden sonra bir seri tutturalım artık. başlamadan önce yıldıza tıklamayı unutmayalım. yorum da bekliyorum. 💗🐽🌸

(bölümü dışarıdan atıyorum bu arada. son kontrolü yapamadım bu yüzden yazım yanlışı ya da başka bir hata görürseniz o satıra nokta koyabilirsiniz. eve döndüğümde düzeltirim.)

KEMİKTEN MEZARLAR

♪ Adele, Love In The Dark

8. KASIRGAYI BAŞLATAN ESİNTİ

🌘

Gani'ye dair zihnimde net bir hatıra yoktu.

Fakat üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, araya ne tür yaşanmışlıklar sıkışırsa sıkışsın; hafızama bir bıçağın keskin yanı ile kazınmış olan o dış görünüşünün neye benzediği gerçeğini hiçbir şekilde unutamazdım.

Bakışlarım, ürkek bir şekilde üzerime çevrilen o soluk yeşil gözlü çocuğun, hayır; genç adamın üzerinde gezinirken, bir kez daha nefessiz bir şekilde onu incelerken buldum kendimi.

Onunla Kazan İni'nde çok kısa bir süre boyunca bir araya gelmiştik fakat yine de kızıl saçlarının dalgasını bile tuhaf bir şekilde net hatırlayabiliyordum. Eski havası yoktu, düz bir şekilde alnından aşağı dökülüyordu. Boyu uzamıştı, ama zayıftı. Yüzündeki çiller suratına vuran güneş ışığıyla birlikte çok daha fazla ön plana çıkıyordu ve yeşil gözleri rengi emilmişçesine soluktu.

"Gani?" diye seslendim bir kez daha, emin olmak isteyerek.

Sesimin çıkması ile tüm gözler bana döndüğünde, sebepsizce hemen yan tarafımda dikilen ve Meran denilen esmer kızın kafasına silah dayayan Mars'ın da hareketlerinin duraksadığını hissetmiştim.

Karşımdaki kızıl saçlı çocuğun kaşları çatıldı. Bu refleksi biliyordum. Çünkü o Gani'ydi. Kısılan yeşil gözleri beni incelemek ister gibi üzerimde gezindiğinde, "Sen..." diye bir şeyler mırıldandı belli belirsiz. "Sen kimsin?"

Tanımamıştı.

Tanımasını bekleyemezdim zaten. 10 yıl önceki o kız olmadığımı biliyordum. Ne fiziksel, ne de ruhsal olarak. Tamamıyla yeniden yaratılmış gibiydim ve en önemlisi, olgunlaşmıştım. Sorun bu değildi.

Tamamen bağımsız bir şekilde ona doğru bir adım atarken buldum kendimi. Bu hamlemle birlikte onun arkasında dikilen Genç Kanlar'ın silahları bana çevrildiğinde, hepsini görmezden gelerek yalnızca karşımdaki bedene odaklandım ve, "Athena." diye mırıldandım. "Athena Maral."

Yeşil irislerinin yavaş yavaş büyüdüğüne şahit olmak sebepsiz bir şekilde ensemi karıncalandırmıştı. Huzursuz hissediyordum fakat bunun sebebini bilmiyordum. Her şey öyle belirsiz bir noktadaydı ki şu an, yıllardır canım pahasına beklediğim bu anın böyle olacağını düşünmemiştim.

O an, "G," diye boğuk bir ses yükseldi arkamdaki bir noktadan. Meran. Sesi şaşkın geliyordu. "Bu kız senin adını nereden biliyor?"

KEMİKTEN MEZARLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin