34-TEMELLİ DÖNÜŞ

593 65 112
                                    

Sabahın ilk ışıklarıyla Ali gözlerini açmıştı. Yanında ona sarılarak uyuyan Nazlı'sını gördüğünde onu izlemeye başlamıştı. Kısa süre sonra yavaş bir şekilde Nazlı'yı uyandırmadan yanından kalkıp odadan çıkmıştı. Önce çocuklarının yanına gitmek istemişti. Çocuklarının yanına geldiğinde onları mışıl mışıl uyurken bulmuştu. Daha sonra saatine baktığında biraz sonra Nazlı'nın uyanacağını bildiği için ona kahvaltı almaya gitmişti. Birkaç dakika sonra elinde kahvaltı tepsisi ile odaya girmişti. Nazlı ise doğumun yorgunluğunu atlatamadığı için hala uyuyordu. Ali de tepsiyi masaya koyup Nazlı'yı uyandırmak için yanına gitti.

Ali: Nazlım, bir tanem hadi uyan canım

Nazlı ise uyku sersemliği ile

Nazlı: Biraz daha canım lütfen

Ali: Ama kahvaltı yapman gerekiyor biliyorsun, hem biraz sonra çocuklarımızı getirecekler

Nazlı ise annelik duygusuyla çocuklarımız kelimesini duyar duymaz gözlerini açmıştı.

Nazlı: Ne zaman getirecekler, iyiler mi

Ali ise Nazlı'nın laflarına aldırış etmeden devam etmişti

Ali: Günaydın Nazlım

Nazlı ise ne yaptığını anlamıştı

Nazlı: Özür dil-

Ali ise Nazlı'nın ne yaptığını anladığında hemen engel olmuştu

Ali: Özür dilemene gerek yok Nazlım sonuçta annelik duygusu bu, bunun için hiçbir zaman özür dileme

Nazlı ise Ali'nin bu kadar düşünceli olmasına hayran kalıyordu her zaman

Ali: Hem şimdi kahvaltını yap ki çocuklarımızı daha çabuk kucağımıza alalım

Nazlı: Tamam

Ali masada olan kahvaltı tepsisini alıp Nazlı'nın önüne koymuştu kendisi de yanına oturup birlikte güzelce kahvaltılarını yapmıştı.

Aradan gecen süre sonra hemşire Çınar ve Masal'ı getirmiş ve odadan çıkmıştı. Masal hala mışıl mışıl uyurken Çınar gözlerini açmıştı. Ali de oğlunu alıp öpüp annesine vermişti. Nazlı da çocuklarını ilk kez eline aldığı zamanki gibi naifçe kucağına alıp sarılıp öpmüştü

Nazlı: Çınarım, oğlum uyandın mı sen, karnın mı aç bakalım senin ha

Nazlı daha fazla beklemeden oğlunun karnını doyurmaya başlamıştı. O sırada Masal da gözlerini açmış sessizce bekliyordu. Ali arkasını döndüğünde Masal'ı uyanık şekilde görünce kucağına almıştı.

Ali: Babacım sen uyandın mı

Diyip yanaklarını seviyordu, Çınar artık emmeyince Nazlı Çınar'ın karnının doyduğunu anlamıştı

Nazlı: Demek karnın doydu öğlemi oğlum sıra kardeşinde bakalım hadi bakalım

Ali yavaşça Masal'ı Nazlı'ya verip Çınar'ı kucağına almıştı

Nazlı: Kızım benim

Diyip yanaklarına birer buse kondurmuştu ve emzirmeye başlamıştı. Ali de o sıra oğlunu seviyor, öpüyordu. Masal ve Çınar artık doyunca küveze geri koydular kısa süre sonra ikisi de hemen uykuya dalmıştılar.

Nazlı: Alim ben onlardan ayrı kalmak istemiyorum

Ali: Biliyorum canım o yüzden artık buradalar yeni doğan bölümüne gitmeyecekler hem birkaç saat sonra evimize gidicez

Nazlı ise hem çocuklarından ayrılmayacağına sevinip hem de evlerine geri döneceğini duyduğunda sevinmişti

Ali: Hem sen biraz daha uyu bakalım henüz doğumun verdiği yorgunluğu atamadığını biliyorum canım

YALNIZ DEĞİLSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin