Sabah Yıldız AlNaz uyanmadan uyanmış ve yatağından çıkmıştı. Önce Masal ve Çınar'ın odasına gitmişti iki minikte uyanmış sessizce yataklarında bekliyordular. Yıldız da onları orada bırakmış ve Ali abisini ve Nazlı Ablasını uyandırmak için onların odalarına gitmişti. Kapının açılması sesiyle Ali hemen gözlerini açmış kim o diye bakmıştı Yıldız'ı gördüğünde uyuyormuş numarası yapmaya karar vermişti. Yıldız ise yavaşça Ali ve Nazlı'nın yatağına yaklaşıp yatağın üstüne çıkmış ve zıplayarak AlNaz'ı uyandırmaya çalışıyordu.
Yıldız: ALİ ABİ UYAN NAZLI ABLA UYANIN HADİ
Yıldız birkaç tekrardan sonra Nazlı gözlerini açar açmaz Ali'yle göz göze geldiği anda Ali bir anda yatağından kalkıp Yıldız'ı yakalayıp Nazlı'yla ortalarına yatırıp Nazlı'yla birlikte gıdıklamaya başlamıştılar.
Yıldız: HA ha ha Ali a-haha abi haha dur
Yıldız: Nazlı a hahaha abla hahaha yardım et
Bir süre daha böyle devam ettikten sonra bebek telsizinden gelen ağlama sesiyle durmuşlardı. Nazlı hemen yataktan kalkıp oğlunun ve kızının odasına gidip onlarla ilgilenmeye başlamıştı. Ali ve Yıldız ise kahvaltı hazırlamak için mutfağa inmişlerdi.
Nazlı iki evladının karnını doyurduktan sonra onları da alıp aşağıya inmiş ve onları bebek sandalyesine koyduktan sonra ailecek kahvaltılarını yapıp evlerinden çıkmıştılar. Her zaman olduğu gibi önce çocukları Adil ve Selvi'ye emanet etmişler ardından da hastaneye geçmiştiler. Mesai saati başladığında Nazlı bir hastasına bakmak için odadan çıktıktan sonra Ali'de bir gün önceki hastasını kontrole giderken önüne bir hemşire beliriverdi.
Hemşire: Hocam acil durum ... konumunda zincirleme kaza olmuş ve en yakın hastane burası olduğu için doktorlarımızın oraya gitmeleri isteniyor
Ali: Tamam şimdi gidip Doruk'u bul ve tüm erkek asistanların olay yeri için hazırlanmaları söyle ardından da bir ambulans acilin kapısında hazır bir şekilde beklesin çabuk
Hemşire: Tamam hocam
Hemşire gider gitmez Ali önce Levent'i arayıp durumu anlatmıştı ardından da Nazlı'yı arayıp durumu izah etmiş ve onun burada kalıp Ferda ve Ela'ya ablalarına yardım etmesini istemişti. Daha sonra gidip hazırlanmış ve ekibe dahil olarak olay yerine doğru yol almıştılar.
Yolda giderken Ferman çantadan birkaç paket çıkartıp asistanlara vermeye başlamıştı.
Ferman: Evet neydi renkler, alalım bakalım
Bulut: Yeşil, hafif yaralılar
Arda: Sarı, ciddi yaralanmalar ama hayati tehlikesi yok
Doruk: Kırmızı, ağır yaralı ve hayati tehlikesi olanlar
Demir: Siyah ise ölüler için
Ferman: ve ölmesi beklenenler için
(Olay yeri mucize doktordaki gibi yazmıyorum sadece Ferman'ı Ali değil de kurtarma ekipleri buluyor ve bir de Demir hata yapmıyor o kadar.)
Hastane de durumlar ise hiç iyi gitmiyordu çünkü acil tıka basa dolmuş taşıyordu resmen ortamda kaos hakimdi tüm doktorlar hastalara koşuyordular. Bir hemşire gelip Ferda'ya daha fazla hasta geldiğini söylediğinde diğer hastanelere sevk etmelerini söylediğinde aldığı cevap ise çevre hastanelerin hepsinin dolu olduğuydu. Ferda'da aklına gelen ilk şeyi yapmaya başladı.
Ferda: Durumu iyi olan hastaları taburcu edin ve dinlenme salonunu triyaja çeviriyoruz çabuk hadi
Yağmur: Tamam hocam
