Sabah mutlu çiftimiz erkenden uyanmış kahvaltı hazırlıyorlardı. Yıldızda uyanmış aşağı kata iner inmez mutfakta Alnaz'ı gördü
Yıldız: Günaydın Nazlı abla , Günaydın Ali abi
Alnaz: Sana da günaydın Yıldızım
Ali: Yıldızım sen masaya geç bizde geliyoruz.
Yıldız: Tamam Ali abi
Yıldız salona geçip masaya oturdu birkaç dakika sonra Ali ve Nazlı ellerindeki malzeme masaya koyup oturup birlikte gülerek kahvaltı yaptılar. Kahvaltı bittikten sonra Ali ve Nazlı masayı kaldırıp etrafı temizlerdiler daha sonra birlikte salona geçtiler. Saat on ikiye gelince birlikte yemek hazırlayıp yediler. Ve birlikte salona geçip koltuğa oturdular.
Nazlı: Alim seninle birşey konuşabilir miyiz
Ali: Elbette Nazlım
Nazlı: Biz şimdi birer cerrah olduk ya geri dönmeyi düşünüyor musun
Ali: Nazlım seni hiç bir şeye zorlayamam ama biliyorsun ki burada hiç mutlu olamıyorum
Nazlı: Biliyorum Alim ve bunda benim de suçum var sonuçta seni dinlemeyip o dedikoduları inanıp senı kıracak onca kötü söz söyledim ona rağmen sen beni düşünmeyi bırakmadın
Nazlı bunları söylerken ağlamaya başlamıştı.
Ali: Bunlar da ne senin ne de benim suçum var Nazlım , anlayıp dinlemeden o dedikoduları yayanların suçu bu artık mutluluktan dahi olsa ağlamanı istemiyorum
Nazlı gözlerini silince Ali'ye sıkıca sarıldı. Ali' de Nazlı' nın sarılmasını karşılıksız bırakmayıp sarıldı, sarılırken hem saçlarınndan öpüp hem de kokluyordu.
Nazlı: Bana sadece sen iyi geliyorsun bu hayatta Alim
Ali: Sende bana Nazlım
Nazlı: Sana sarılarak sonsuza kadar kalabilirim Alim
Ali: Biliyorum Nazlım bende sonsuza kadar kalabilirim ama şimdi ayrılsak iyi olabilir sonuçta akşam kutlama yapıcaz
Nazlı: Hii ben neredeyse unutuyordum Alim sen gidip alışveriş yapar mısın evde akşam için hiç bir şey yokta
Ali: Birazdan çıkarım Nazlım hem Yıldız' ı da yanıma alırım çocuk evde sıkıldı biraz hava alır
Nazlı: İyi düşün müşsün Alim çocuk burda epey sıkıldı , ben Yıldıza haber verip geliyorum.
Nazlı yukarı çıkıp Yıldız için hazırladıkları odaya gelip içeriye girdi , içeride Yıldız resim çiziyordu Nazlı da onu rahatsız etmeden yanına geldi.
Nazlı: Yıldızım ne yapıyorsun
Yıldız: Aa Nazlı abla hoşgeldin bende resim çiziyordum görmek istermisin
Nazlı: Göster bakalım ne çizdin
Yıldız resmi göstermeye başladı.
Nazlı: Kim bunlar Yıldızım
Yıldız: Bu ben bu sen bu Ali abi bunlarda sizin çocuklarınız nasıl olmuş nazlı abla güzel mi
Nazlı: Ah ben bir tanem sen çizdikten sonra her şey güzeldir hem ne yapalım biliyor musun sen şimdi o çizdiğin resmi bana ver bende kalsın seni görmek istersem buna bakıp seni hatırlarım ne dersin
Yıldız: Olur Nazlı abla buyur bu senin olsun.
Nazlı: Teşekkür ederim hem sen hazırlan bakalım Ali abin alışverişe gidiyor senide götürmek istiyor