Platonik (Mengola)

13

Eve geri döneli bir gün oluyordu.Hürkan sürekli dibimde kesiliyordu.Yine kaçacağımdan korkuyordu sanırım.

Uyanır uyanmaz ilk işim mutfağa gitmek olmuştu.Mutfakta Hürkan'ın yemek önlüğüyle hamur yoğurmasını görmeyi beklemiyordum.Daha da garibi Lolipop da onu izliyordu.Gizlice kapıdan onları izlemeye başladım.

H:Çok meraklı olduğunu biliyorum ancak şu an seni sevemem.O yüzden bir anda üstüme atlama lütfen.

Hürkan hamuru yoğurmaya devam ederken Lolipop da ona yaklaşmaya çalışıyordu.

H:Hey,dur!Bu hayvan benim sözümü dinlemiyor.Belki babasınınkini dinler.

Babası mı demişti o?Gülesim gelmişti ama kendimi zar zor tutmuştum.

H:İsmin niye bu kadar uzun?Ona bir kısaltma bulalım mı?

Lolipopla bir insan gibi konuşmasına hayran kalmıştım.Oğlum da sanki dediklerinden bir şey anlıyormuş gibi havlıyordu.Çok tatlıydılar.

H:Loli olsa...Ama sen erkeksin.Loli kız ismi gibi oldu.O zaman Pop mu olsun?O da çok saçma oldu.Pop yani popo- of ne diyorum ben...

Daha fazla dayanamayıp kahkayı bastım.İkisi de bana tip tip bakmıştı.

H:Sana da günaydın.Bir ses verseydin.

E:Ama çok komiktiniz.

H:Aynen haha(!)

Umursamadım ve karşısındaki sandalyeye oturdum.

E:Sabah sabah ne yapıyorsunuz Hürkan şefim?

H:Sabah mı?Saat öğlen beş oldu.

Şaka mıydı bu?Telefonu açıp baktım.Gerçekten saat beşi gösteriyordu.

E:Oha çok fazla uyumuşum.

H:Lolipopu ben dışarı çıkarttım.Sabah kalktığımda hayvan üstünde tepinip seni yalamaya çalışıyordu.

Oğlumun başını okşadım.

E:Özür dilerim oğlum.Bir dahakine alarm mı kursam acaba?

H:Sen ona da uyanmazsın.Neyse ki ben varım ki oğluşcuğun rahatça sıçabiliyor.

Alaycıl bir şekilde konuşmasına rağmen Lolipop'u eskisinden daha çok seviyor gibi gözüküyordu.Bu beni mutlu etmişti.

E:Ee ne yemeği yaptığını hala söylemedin?

H:Ev yapımı pizza yapmaya özendim.

E:Nasıl ya?Sen böyle şeylere uğraşır mıydın?

H:Anneannem bir tarif yolladı.Bu yüzden yapmak istedim.

Normalde Hürkan böyle şeylere asla uğraşmazdı ancak anneannesini çok severdi.Onun attığı bir tarifi ne kadar zor olursa olsun yapması normaldi.

H:Evet hamur hazır.Şimdi sende hazır gelmişken sucuk,salam bir şeyler doğra işte.

E:Allah ne verdiyse koyuyoruz yani.

H:Dolapta ne varsa artık.

Dolaptan sucuk alıp biraz kesmiştim.Zeytin ve salamda kestikten sonra peyniri rendeledim.

H:Tamam,yeter.Gerisini ben hallederim.

Hürkan açtığı hamurun üstüne hazırladığı sosu döktü.Peyniri üstüne serpiştirip tüm kestiğim malzemeleri koydu.Ve pizzayı fırına attı.

H:Tamamdır.Oh be.Bir daha asla kendim evde hamur açmayacağım.Hazır alacağım.

E:Niye hazır almadın ki?

H:Fırıncıda kalmamış.

Gayet mantıklı bir sebepti.

H:Şimdi...Bugün napıyoruz sence?

E:Napıyoruz abi?

H:Annemin yüzüğünü bulmak için evi baştan aşağı yedinci kez arıyoruz.

Haftalardır belirli günlerde aramalar yapıp duruyorduk.Ancak hala bulamamıştık.Ümidimi kaybetmeye başlamıştım.

E:Bak iyi düşün,nereye kaybolmuş olabilir?

H:En son odamda çekmecemin içinde olduğuna eminim.

E:Oraya kaç kere baktık.Yoktu.

H:Yine de denemek zorundayız.

Normalde olsa çoktan vazgeçmiştim.Ama bu yüzüğün manevi değeri onun için çok fazlaydı.O yüzden bulmak zorundaydım.

E:O zaman pizza olana kadar senin odanı aramaya başlayalım.

Hürkan'ın odasına gittik.Yatağı çekip yerlere baktık.Dolaba,çekmeceye her yerin en ince ayrıntısına kadar bakmıştık.Ancak bulamadık.

E:Yok,bir türlü bulamadık.Biraz dinlenelim mi?O sırada pizzayı da yeriz.

H:Olur.

Mutfağa gittik.Pizza çoktan olmuştu.Hürkan pizzayı çıkarıp dilimledi ve tadına baktık.

E:Güzel olmuş lan.

H:O kadar uğraştıktan sonra bok gibi de olsa yerdim.

Pizzayı bitirdikten sonra bütün evi aramaya devam ettik.Bu iş saatlerce sürmüştü.Ve yine sonuç olarak hiç bir şey bulamamıştık.

E:Bugünde bulamadık.Dışarda düşürmüş olmayasın?

H:O zaman bulmak neredeyse imkansıza yakın olur.

O yüzüğü bulmak için daha ne yapmamız gerekiyordu bilmiyordum.Ama denemeye devam edecektik.