friend of my brother ° jjk

40|🌈

Keyifli okumalar ♡

"Hye su, yanımıza gelsene!" neşeli sesi duyar duymaz bakışlarımı Lila'ya odaklanarak gülümsedim. "Geliyorum!" telefonumu bir kenarı bırakarak ayağı kalktım, olduğum yerde gerilerken havuzda duran bedenlere hitaben konuşmuştum. "Açılın, kraliçeniz geliyor!" gülerek koşmuş ve havuza atlamıştım. Aniden hissettiğim soğuk su irkilmeme neden olsada sorun etmedim, yüzeye çıktığımda Hyuna yüzünde oluşan sinsi sırırış ile yanıma yaklaşmaya başladı.

Birden üstüme atladığında dibe çökmek zorunda kalmıştım. Omuzuma bindiğinde yüzeye çıkmama izin vermişti, omuz üstünden Hyuna'ya bakarak sırıttım. "Benim değil, Joongi'nin omuzuna binmen gerekiyor." yalandan siniriyle kaşlarını çatarak hafifçe yanağıma vurduğunda gülüşüm genişledi.

Joongi ve Hyuna'nın arasını yapmayı aklıma sokmuştum, gerçi bir uğraş harcamamak gerek yoktu zira bakışmalarından bir aya kalmaz sevgili olacaklarmış gibi hissediyordum.

Kendimi arkaya doğru bırakarak Hyuna'yı omuzlarımdan atmıştım. Tekrar binmeye yeltendiğinde Lila ile konuşan Joongi'ye doğru yüzerek arkasına saklandım. Hyuna'nın bana ulaşması için Joongi ile yakınlaşması gerekiyordu çünkü sırtım havuz duvarına yaslıydı, önümde ise Joongi vardı.

Joongi'ye yaklaşarak kolumdan tutmaya çalıştı ama yapamamıştı çünkü Joongi'nin omuzları genişti ve ben arkasında zor gözüküyordum. Yan dönüp suya dalarak yüzmüştüm, yüzeye çıktığımda Baul'ün yanına geldiğimi fark ettim. "Merhaba!" neşeyle konuştuğunda o'nu taklit ederek Baul'e selam verdim. "Merhaba!" dirseklerini arkasınsa kalan havuzun mermer kısmına yaslayarak gülümsedi.

"Nasıl gidiyor." bahsettiği konuyu anladığımda omuz silkerek yanına ilerledim. "Karma karışık." anladığını belirtmek adına başını sallayıp gülümsedi. "Bir şeye ihtiyacın olursa, ben her zaman yanındayım." yüzüme takındığım samimi gülümsemem ile bir kaç saniye Baul'e baktım. "Teşekkür ederim." gülümseyerek konuşacağı sırada birinin havuza atlamasıyla sözü kesilmişti.

Yüzümden eksik olmayan neşeli gülüşüm ile arkamı dönerek atlayana baktım, havuzdan biri çıkıp tekrar atladı sanmıştım fakat yanıldığımı karşımda duran Jungkook'a bakınca anladım. Dudaklarıma yerleştirdiğim gülüşüm genişlemişti, kendini affettirmek için-gerektiği gibi-çabalaması hoşuma gidiyordu.

O'nu umursamadan önüme döndüm, en iyi intikamlardan biri o yokmuş gibi davranmaktı. "Geldi yine utanmaz pezevenk." birden yanımda beliren Hyuna ile irkilmiştim. "Yanımızda durduğunda daha fazla kendini kötü hissediyor, buna eminim. O yüzden bırak kalsın, kalsın da görsün ebesinin nikahını." Hyuna, sinsi gülüşünü gözler önüne sererek ellerini bir birine sürtmeye başladığında haline gülmüştüm.

"Sessizce intikam alıyorsun, bu daha iyi." omuz silkerek gülümsedim.

"Hadi yarış yapalım!" Lila'nın sesini duyar duymaz bakışlarım refleks olarak o'nu bulmuştu. "Kazanana ne var?" Hyuna konuştuğunda gülerek o'na baktım, çıkarı için uğraşıyordu. "En arkada kalan kişi kazananın istediğini yapar?" herkes onayladığında hepimiz havuzun baş kısmında toplandık, Jungkook'un bize katıldığını gördüğümde yutkunmadan edememiştim çünkü Jungkook yüzme konusunda çok iyidi ve kesinlikle o kazanacaktı.

Oynamayacağımı belirteceğim sırada Lila, geri sayım yapmayı sonlandırarak suya daldığında vakit kaybetmeden hızla balıklama suya daldım. Belki alttan gidersem daha hızlı olurum diye düşünmüştüm ama öyle olmamıştı. "Kazanan Jungkook, kaybeden Hye su!" Lila, gülerek konuştuğunda derin bir nefes alarak kısa bir an Jungkook'a baktım, keyifle gülüyordu.

"Dalmadan önce size yarışmayacağımı söyleyecektim." itiraz ettiğimde Lila gülerek omuz silkti. "Hiç dalmasaydın kabul ederdim fakat yarışa katıldığın için itiraz geçersiz sayılıyor." Jungkook ile aramda olanları bilmediği için böyle konuşmasına karşın bir tepki vermedim. Jungkook'un istediğini yapıp yapmamak konusuna gelirsek, tabii ki yapmayacaktım.