Gözlerimi açtığımda başımın deli gibi ağrıması ile gözlerimi acıyla tekrar kapattım. Birinin pardon, iki kişinin her iki omzuma da dokunduğunu ve ardından sıkmasını hissetmemle gözlerimi daha hızlı bir biçimde açtım.
Evet iki tane Jungkook...Siyah gözlü olan benim için gerçek Jungkook idi değil mi? Lanet olsun doğru dürüst hatırlamıyorum. Başımın ağrısı geçmek yerine şiddeti artıyordu. "İyi misin?" Siyah gözlü Jungkook'un sorusu ile başımı iki yana salladım.
Bu başımın ağrısı umarım gerçek Jungkook'u, ilk aşkımı unutturmaz. Her ne kadar normal şartlarda yaşamıyor olsa da...
Uzandığım yerde doğrulup, her iki tarafıma baktım. "Hanginiz benim hep yanımda olan, Jungkook?" Siyah gözlü olan bana şefkat ile bakarken tam konuşacağı sıra, açık kahve gözlü Jungkook, konuştu.
"Hep yanında olan Jungkook, benim." Siyah gözlü Jungkook'un aksine daha kaba bakışlara sahipti. Konuşması da öyle. Siyah gözlü şok içinde ona bakıyordu.
"Saçmalamayı kes! Onun hep yanında olan Jungkook, benim." Siyah gözlü, sinirle konuştuğu zaman, zaten kaba olan bakışları daha da sertleşti. "Ne dediğini sanıyorsun?" "Ne dediğimi mi sanıyorum? Bunu buraya gelirken konuştuk, 'ikiz kardeşim'. Sorarsa ona onun hep yanında olan Jungkook, benim diyeceğimizi."
Kafam karışık değildi. Siyah gözlü, Jungkook haklı geliyordu. Sanki...Gerçek Jungkook o gibi? Kahve gözlü, aniden ayağı kalkıp, siyah gözlü Jungkook'un, yakasını tutup, oturduğu yataktan sertçe kaldırırken, gözleri değişik bir hal almıştı...Dur, o gerçek Jungkook değildi!
Hemen ayağı kalkıp, o canavarı geriye doğru sertçe ittim. Belime sarılan eller ve normal dışı bir hız ile bir odaya gelmem. Yeni fark ediyordum. Bu ev benim Jungkook ile saklambaç oynadığımız ev idi...Burası da benim korku ile saklandığım yer...
Beni hışımla yatağa bırakıp, konuştu. "Güzelim, bu odadan ne olursa olsun bir adım dahi çıkma." Diyip hızla gitti. Gözleri ise gördüğüm kırmızı gözün zıttı gibiydi.
Korku ile yine ne olacağını bekliyordum. Aşağıdan arada sırada çığlık sesleri geliyordu. Aniden yüksek sesle gelen konuşma ile hemen ayağı kalktım. "Acıyor! Yakma!" Benim sevdiğim adamın canı acıyordu!
Hemen odadan çıkıp, buraya en son geldiğimde farklı bir sürü ölümcül eşyanın, aletin bulunduğu odaya girdim. Bulduğum ellere takılabilen bıçaklı eldiven gibi şeyi alıp, aşağı doğru koştum.
Gördüğüm görüntü canımı yaktı...
"Taehyung...Acıyor...Yanıyor...Acı çekiyorum..."
•••
Bölüm sonu...
Görüşürüz!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLAN! [kth+jjk]
Mystery / Thriller"Bir gün saklanma nedenin çok farklı olucak ilk günkünden daha farklı..." "10 saniyen var SAKLAN!" 9. bölüme kadar okuyun o zaman anlaşılır! +18 durumlar vardır! Gerçek dışı çok uçuk bile olabilecek yerler vardır.