Gözlerimi hafifçe aralamistim. Ellerimden sıkıca tutmuş ve yastığa öyle gömülmüş uyuyordu ki onu öyle görünce içim huzurla doldu. Tekrar gözlerimi kapadım, bu an hiç bitmesin istiyordum.
Tae ise uyanmış, Jkook'a bakıyordu. Uyandığını biliyordu ama hala gözleri kapalıydı. Sabahları bile hala çok yakışıklı görünüyordu. Onu izlemek hoşuna gitmişti.Jkook gözlerini açar açmaz Tae'nin bakışlarıyla karsilasti. Gulumsemisti. "Günaydın. Hadi acikmissindir. Kahvaltı yapalım. Hem biraz konuşuruz"
Tae ise konuşmak kelimesine takılmıştı. Dünü konusacakti ve yine herşey kötüye gidecekti.
"Seyy.. "
Jkook, Tae'ye doğru döndü. Ne düşündüğünü anlamıştı. Eliyle saçlarını oksamisti.
"Seni üzecek şeyler söylemeyeceğim. "
Tae gulumsemisti. Elini, Jkook'a doğru götürdü ve yanağını okşadı. İyice yaklasmislardi. İkisinin de kalbi hizlaniyordu. Jkook içinden şuan onu öpmek istediğini düşünüp duruyordu.
Tae iyice yaklaşıp "bilmek istiyorum. Bu haksızlık" diyerek Jkook'un dudaklarından öpmustu. Kendini biraz geriye çektiğinde daha çok şey istediğini biliyordu. "Seninle olmak istiyorum"Jkook, o aldığı yüzünün halini görmeyi çok ozlemisti. Tae'yi belinden kavradığı gibi kucağına aldı. Onu iyice kendine çekti ve dudaklarına yapıştı.
Nasıl özlemişim. Tenine dokunmayı, dudaklarını... Bu hissi o kadar çok özlemişim ki. Tae'nin kendinde olduğu halde bunu istemesi o kadar mutlu etmişti ki beni.
Kalbim yerinden çıkacak, böyle bir his mi... Bana dokundukça bütün vücudum istemsizce titriyor. Vücudumun her zerresini biliyor, ben hicbirseyini bilmediğim halde.
Ona dokunmaya bile çekiniyordum. Bu hisler beni deli etmişti. Jkook, Tae'nin bileğinden kavramış "Bana daha çok dokunmalisin. Gerçekten istediğini bilmem gerek"
Tae'nin yüzü iyice kızarmıştı. Jkook onu yatağa yatırdı. Boynundan öpüyordu. Belki de onu zorlamamaliydi. Ama artık onu hissetmek istiyordu. Jkook, feronomunu yaydikca Tae daha da kendinden geçiyordu.
Mmmm.. Çok güzel kokuyor. Tamamen bu kokunun esiri olmuş gibiyim. Daha da yakinlastim ellerimi Jkook'a doladım. Yüzümü boynuna gömdüm. Yavaşça öptüm. Daha çok öpmek istiyordum.
İkimiz de cirilciplaktik. Ellerim Tae'nin vücudunda geziyordu. Belinden kavradip kendime çektim. Onu iyice rahatlatmıştım. Kulağına fısıldadım "Hazır mısın"
Birden duyduğum sözden sonra heyecanlanmıştım. Cevabını onun dudaklarından öperek vermiştim. Jkook gozümden öpmüştu. "Canını yakmayacagim. Acırsa bana soylemelisin"
Tae direk gözlerimin içine bakıyordu. Gözlerinden ikimizin de ne kadar çok istediğini anlayabiliyordum. Artık sabirsizdim. Yavaşça içine giriyordum. Tae altimda kivrandikca daha da tahrik oluyordum. "Canın yaniyor mu"
Tae ise kafasını sallıyordu "ahh.hh hay...hayiirr"
Tae'nin dudaklarını öpmeye başladı. Ve içine tamamen girmişti. O kadar sıcacıktı ki. Beni kendine çekiyordu. Gidip geldikçe zevk almam ve aldigim haz beni kendimden geçiriyordu. Tae'nin terleyen yüzüne yapışan saçlarından, yüzünün aldığı hali gördükçe kendimi kaybediyordum. Onun içinde o kadar iyi hissediyordum ki hiç çıkartmak istemiyordum.
"Jkookkkkk sanırım geleceğim"
Jkook iyice hızlanmıştı. Ve son haz da birlikte rahatlamislardi. Jkook, Tae'nin üzerine düşmüştü.
Tae onu iyice sarmaladı. İkisi de yorulmuştu.
Tae, Jkook'a baktiginda düşündü, bu anlari hatirlamamak ne büyük talihsizlik....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taekook AlfaOmega
FanfictionJkook TK Stüdyo da Dans egitmeniydi. O güçlü ve bir o kadar da yakışıklı bir Alfa olması nedeniyle öğrencileri oldukça fazla ve popülerdi. Bu popülerlik Tae'nin dans eğitmeni olarak oraya baslamasiyla birlikte sekteye uğramıştı. İçten ice ona karşı...