Jkook TK Stüdyo da Dans egitmeniydi. O güçlü ve bir o kadar da yakışıklı bir Alfa olması nedeniyle öğrencileri oldukça fazla ve popülerdi.
Bu popülerlik Tae'nin dans eğitmeni olarak oraya baslamasiyla birlikte sekteye uğramıştı. İçten ice ona karşı...
Bu kısa bir bölüm... çok mesaj aldığım için ara bir bölüm yazdım ama hikayemin bitimine birkaç bölüm kaldı. Okuduğunuz ve ilginiz için teşekkürler.
TaeKook için çok hikaye yazıyorum ve en üzüldüğüm hikayelerimden biri oldu. İyi okumalar ./
-----
Nefesimin tükendiğini hissediyorum ama hastanenin koridorlarından koşarak geçiyordum. Hiçbir şey göremiyorum her yer bulanık, kalbim sıkışıyor ama ağlamaktan hiçbir Yeri göremiyordum. Yoğun bakım kapısına geldiğim de herkes ağlıyordu... O an Yoğun bakım kapısı açıldı ve sedye üzerinde beyaz çarşafla kapanmış birini dışarı çıkartıyorlardı. Yaklaşmak istemiyordum. O an herkes etrafımda birşeyler söylüyordu ama ben sadece sedyeye odaklanmıştım. Bana doğru geldikçe vücudumdan kan çekiliyor gibiydi. Sedye yanımdan geçip giderken biran refleksle durdurdum ve hiç düşünmeden çarşafı açtım....
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerimden yaşlar süzülüyor ve onun yüzünü gördüğüm an her şeyin bir yalandan ibaret olduğunu düşünmeye başlıyorum "Hayırr hayırrr Sadece uyuyor, hala çok güzel ve güzel rüyalar görüyor." Elimi yavaşça yüzüne götürdüm ve saçlarını gözünün üzerinden geriye attım gözlerine hafifçe dokundum, o an hissettiğim tek şey vücudunun soğukluğuydu... Ama Tae aslında sıcacıktı yavaşça eğildim ve dudaklarından öptüm "Artık uyanmalısın Tae.. Hadi uyann"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ses tonum yükseliyor ve fazlasıyla bağırmaya başlamıştım. "Bana söz vermiştin, beni yalnız bırakmayacaktın.. Uyann Lütfennnn" Kendimi kaybediyordum nasıl normal olabilirdim ki... Herşey gözümün önünden geçiyordu. Her anı her saniyesi.... Beni tutmuşlardı onu bırakmak istemiyordum. Benden uzaklaştıkça ben daha çok kendimden geçiyordum... Gözlerimi kapadım onu hissetmeliydimm. Ama hiçbirşey hissedemedim. Sadece senden geriye kalan tek şey, günlüğünün son sayfasına da yazdığın Oğluma iyi bak yazısıydı...