Gözlerimi her yumduğumda, kalbinden kanlar dökülen adamı görerek uyandım.
Uyuyamayacağımı anladığımda ise uzanmış olduğum yatakta toparlanarak dizlerimi karnıma çektim. Sırtım, yatak başlığına yaslıyken kafamı dizlerime gömdüm.
Varlığı, yaşadığım dehşeti her ne kadar hissetmek istemesemde beni korulukta bulduğu andan itibaren başucumdan ayrılmamış, belki de binlerce insanın kanının bulaştığı elleri özenle yaralarımı sarmıştı.
O andan itibaren benle konuşmamış bende ağlamamı durduramadığım için konuşamamıştım.
Olmamam gereken bir yerde olduğum, görmemem gereken bir şeyleri gördüğüm için tehdit edilmemiştim belki ama ölüm vaadeden sözlerinden ben de nasibimi almıştım.
"Ben bir avcıyım unuttun mu?" diye yineledi bu kez başka bi sorusunu.
"Ve bir gün,"
"Senin kalbini de ellerimle sökeceğim."
Ölüm, her ne kadar yaşamımdan uzak olmayan bir olgu olsada bu denli bir vahşete tanık olmak ruhumda asla izlerini geçiremeyeceğim yaralara sebep olmuştu.
Kafamı dizlerimden kaldırıp yatağın biraz ilerisinde ki koltukta oturan bedenine çevirdim.
Onun geceyi bile gölgesinde bırakan katran karası gözleri zaten bendeydi.
Neden bu kadar korktuğumu içten içe bende biliyordum. Sonumun o adam gibi olmasından korkuyordum. Ölüm vaadeden sözleri akıbetimi yeterince açık etmemiş miydi?
"Sen bir canavarsın." Ağladığım için sesim kısık çıksada ne dediğimi gayet iyi duymuştu.
Elinde tuttuğu viski bardağından bir yudum aldı.
"Ben bir avcıyım."
Gözlerim yaşadığım hayal kırıklığıyla anlık olarak kapandı.
"Sen cani bir ruh hastasısın." Sesim dolan gözlerimin etkisiyle kırık çıkmıştı. Yaşananlar o kadar fazlaydı ki ne söylersem söyleyeyim boğazımda ki düğümün geçmeyecek olduğunu bilmeme rağmen susmadım.
"Delisin sen. Sen, çoçuklara anlatılan masalları gerçek sanıp bunları hastalıklı zihnine uyarlayan psikopatın tekisin." Gözyaşlarım sözcüklerime ket vurduğunda derin bir nefes alıp karşımda duran varlığına baktım.
Tepki vermiyordu. Korku, herzaman ki gibi benimleydi ama kendimi frenlemek istemiyordum.
Tepkisizliğiyle hırsımı alamayıp "Sen," diye başladığım cümlemi bölen kristal bardağın avuçlarında parçalanışı oldu. Ellerim anlık yaşadığım şokla dudaklarıma kapandı.
Beklediğimin aksine yavaş bi hareketle ayağa kalktığında avuçlarında ki kanlı cam parçaları yere savruldu.
Gözlerim avucundan yere damlayan kızıllığa kaydığında midemin bulanmaya başladığını hisettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATRAN KARASI +18
ChickLit❝Sadece kraliçe değil; bu kez avcı da kalbini istiyor, pamuk prenses.❞