20|Minki

551 37 61
                                    

the neighbourhood - say my name

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

the neighbourhood - say my name

oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen🧸

🌼

Dinmeyen yakarışlar.

İnsan hayatı boyunca ne kadar çok acı çeker. Kimisi gelip geçer kimisi ise asla geçmeyecek izler bırakır. Bu küçük çocuğun ki geçmeyecekti biliyorum.

Acısını tanıyorum.

"Annem tutmadı ellerimi!" Minicik gözlerinden akan yaşları usulca sildi. " Babam saçlarımı okşamadı!" Sarsılan minik bedeni içimi kavuruyordu. Kabuk bağlamış yaraların kabuklarını soyup çıkarıyordu.

Kanamaya başladım.

"Gel merhem olayım sana küçüğüm," zorla çıkan sesimle çağırdım onu açtığım kollarımın arasına. "Gel küçüğüm," yerinden kalkıp sıkıca kollarımın arasına girdi. "Gi sen bırakma beni."

Gözlerimden akan yaşları silerek saçlarını öptüm. "Bırakmayacağım küçüğüm, hep yanında olacağım. Söz veriyorum. Gi sözü." Serçe parmağımı ona uzattığımda merakla bana baktı. Serçe parmağını tutarak benimkine sardığımda burukça gülümsedim. "Şimdi anlaşma yapmış olduk."

"Merhaba, küçüğün polis amcalarıyla konuşması lazım." Aralık kapıdan başını uzatan Jungkook'la yerden usulca kalktım ve başımı salladım. "Geliyoruz." O önden giderken ben de küçüğüme sarıldım. "Korkma tamam mı? Ben hep yanındayım." Usulca başını salladığında elini tutmuş ve odadan çıkmıştık.

Polisler hemen bizi karşılarken gerilerek durdum. "Hadi, şimdilik onlarla git ve konuş. Sonrasını Jungkook hyungun ve ben halledeceğiz." Başını sallayarak ona elini uzatan polisin elini tutmuştu. "Gi sözünü unutmayacak tatlım, korkma." Tebessüm etti ve bana el sallayarak polislerle beraber gitti.

Üzerimden koca bir yük kalkmış gibi sendelerken Jungkook girdi koluma. "İyi değilsin, hazır hastanedeyken doktora görünelim bebeğim." Gözümden akan yaşla sıkıca ellerini tuttum.

"Daha çok küçük," minicikti. "Daha yaşaması gereken onca güzel anı varken erkenden yandı canı. Yarım saat önce kolunu kanadını kırıp dünyanın en büyük yükünü yüklendi omuzlarına." Kolları sıkıca sardı beni. "Yetim kaldı Jungkook." Belki şimdi çocuk aklıyla çok kavrayamazdı ama ilerde çok çaresiz hissedecekti. "İleride bende o arabada ölseydim diyecek Jungkook, yaşamaktan nefret edecek."

"Ona bunu yaşatmamak için uğraşacağız bebeğim. Onun kolu kanadı olacağız. O bizim minik ailemizin minik bir parçası oldu, biliyorsun."

"Yoongi!" Adımın yüksek sesle bağrılmasıyla irkilerek arkamı dönmüş Jungkook'a daha çok yaslanmıştım. Karşıma çıkan annem ve babamla derin bir nefes çektim.

Annem koşarak yanıma gelmiş ve hızlıca bana sarılmıştı. "Bir şeyin yok değil mi? Neden ağlıyorsun?" Ellerim belini bulmadı belki ama gizlice sümbül kokusunu içime çektim. Gözlerim daha çok dolarken ayrıldı benden. "Çocuk yetim kaldı." Gözleri dolarken usulca başını salladı. "Sizin nereden haberiniz oldu? Neden buradasınız?" Annem çekinerek derin bir nefes aldı.

i need u | yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin