23|Kırık Kalpler

558 43 84
                                    

🧸

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🧸

Heyecanlıydım.

Chaewon anne tarafından akşam yemeğine davet edilmiştik. Söylediğine göre de Jungkook'un isteği üzerine birini daha çağırmıştı. Jungkook'a kim olduğu sorduğumda eski bir arkadaşı olduğunu, yurt dışından tekrar buraya taşındığını söylemişti. Benimle arkadaş olmasını istiyormuş.

Şimdi ise hazırlanıyorduk. Ben üzerime geçirdiğim kırmızı salaş kazak ve siyah pantolonla sade olsa da şık bir kombin yapmıştım. Jungkook ise seçtiği beyaz kapüşonlu ve siyah pantolonu giyinirken onu izliyordum.

Beli o kadar inceydi ki.

Onun harika fiziğinin yanında kendimi ona yakıştıramıyordum. Sürekli ağzıma yemek sokuşturmaya uğraştıkları için çokça kilo almış ve göbeğim çıkmıştı.

"Hazırım bebeğim, çıkalım istersen." Usulca başımı salladığımda yatağın üzerinden dudaklarıma yumuşak bir öpücük bırakmış ve belime sarılmıştı. Belimi çekiştirerek beni kendine çekip yataktan kaldırdı. Bu hareketine kıkırdamadan edemezken saçlarımı okşadı.

"Saçına ufak bir örgü yapayım mı?" Hevesli hevesli sorduğunda onu kırmak istemedim, zaten bende saçıma örgüler yapmasını seviyordum. "Toka getireyim, bekle." Hemen odadaki banyoya girerek dolaptaki tokaları aldım ve ona uzattım. Zarif elleriyle saçımın arasından ufak bir tutam alarak örmeye başladığında gülerek onu bekledim. Sağdan ve soldan iki örgü örüp bıraktığında gülümsedi. "Çok güzel oldun." Teşekkür için dudaklarına ufak bir öpücük bıraktım. "Hadi gidelim." Odadan çıkacakken beni durdurdu. "Telefonunu almadın."

Birde bu vardı tabii. Yokluğuna o kadar alışmıştım ki varlığına alışamıyordum. Babam doğum günü hediyesi olarak bana, Jungkook'a ve Taehyung'a son model bir iPhone alarak Taehyung ve Jungkook'a anlık bir kalp krizi yaşatmıştı. Bense sadece Jungkook ve Taehyung için kabul etmiştim. Sadece hoşuma giden detayı benim telefonumun beyaz Jungkook'unkinin siyah olmasıydı. Çok güzel duruyorlardı.

Telefonumu alarak odadan çıktığımda teyzeme ufak bir bilgilendirme yaparak evden çıkmıştık.

Az ilerledikten sonra binmemiz gerek otobüs geldiğinde binerek akbil basmış ve boş otobüste en arkaya yerleşmiştik. Jungkook kulaklığını çıkarıp tekini kulağıma yerleştirdiğinde çalacak şarkıyı merakla bekledim.

A Thousand Years

Kesik bileklerime konan buse...

🧸

"Hoşgeldin Yoongi oğlum, biricik oğlum. Nasıl özlemişim, nasıl özlemişim bir bilsen." Sıkıca sarıldı bana. Böyle kemiklerimiz iç içe geçti sanki. "Hoşbuldum Chaewon anne." Elleri şokla ağzını buldu. "Ay anne dedi ayol! Jungkook seni evlatlıktan reddediyorum. Hiç bana bu kadar güzel anne dememiştin." Jungkook şokla ona bakarken kıkırdamadan edemedik. "Aşk olsun anne kadın. Bende giderim o zaman." Çantasını sırtına takıp çıkar gibi yaparken annesi çantasından çekip onu da göğsüne yaslayarak bize sarıldı.

i need u | yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin