'Neyin var Yağmurcum, noldu?'dedi endişeli bir sesle ve koluma girdi.Birlikte benim odama girdik ve arkamızdan kapıyı kapattı.Karşılıklı oturduk ve bana bir su uzattı.Gözyaşlarım hala akıyordu.Bana meraklı gözlerle ve sessizce baktı bir süre.
'Serdar seni üzecek bir şey mi yaptı tatlım?Eğer öyleyse lütfen çekinmeden söyle,ben onunla konuşurum.'dedi.Serdar bana neler yapmamıştı ki dedim içimden...
'Anlat bana Yağmur,aramızda sır olarak kalsın, istersen kimseler bilmesin.Olur mu?'dedi ve masadan elime uzandı.Yüzüne baktım ve bu kadına güvenmek istedim.
'Aylin hanım,çok canım acıyor, onu öldürmek isterken şimdi ölecek diye korkuyorum çılgınca...'dedim ve hıçkırıklara boğuldum.
'Serdar değil mi?...Anlamıştım Yağmur...birbirinize bakışınızı fark etmiştim.' Dedi.Aramızda geçen her şeyi bir yudum sudan sonra hızlıca anlatmıştım.Tüm yaşananları eksiksizce...Şaşırmış ve biraz da üzülmüştü.Gözleri dolmuştu ben anlatırken.Bitirdiğimde elimi daha çok sıktı.
'Altı yıl boyunca onu sevdin mi? Bu nasıl bir kalp böyle...'dedi ve yüzünü yere eğdi.
'İntikamını anlıyorum ama artık durmalısın Yağmur...Senin yerinde olsam belki ben de intikam alır ona acı çektirirdim.Ama son birkaç yıldır Serdar çok acı çekti.Yaptığı bütün kötülüklerin cezasını çekiyor tatlım.'dedi. Biraz olsun toparlandım ve suyumu içtim onu dinlerken.
'Onu unutamadım Aylin hanım ama en çokta yaptıklarını...Onu hala seviyorum hem de ilk günkü gibi...Yirmi yaşındaki Yağmur gibi...'dedim ve son söylediklerimi kendimden bile sakladığımı fark ettim uzun zamandır. 'Ben onu gerçekten çok sevdim ama onun için hiçbir zaman değerim olmadı Aylin hanım, bu yüzden ölüyor diye ona iyi davranmayacağım.'dedim öfkelenerek.
'Seni sevmediğinden nasıl bu kadar eminsin?...Sana nasıl baktığını gördüm.Gözlerindeki pişmanlığını ve bitmemiş olan tutkusunu...Hayat çok kısa Yağmur.Bir gün bir bakacaksın ki nefret ettiğin adamı özlemişsin ve ona söyleyeceklerini kendine söyleyip durmuşsun.'dedi.Bu sözleri içimi acıtmıştı.
'Ben yemin ettim Aylin hanım,altı yıl önce...Canımı yaktığında yemin ettim ve vazgeçmeyeceğim.Hem seviyor olsam da altı yıl boyunca ayakta kaldım.Bundan sonrada kalırım.'dedim kararlılıkla. 'Beni dinlediğiniz için çok teşekkür ederim,konuştuklarımızın aramızda kalacağına eminim.'dedim gülümseyerek.Elimi sıktı ve kalkıp bana sarıldı.
'Bu kadar katı olma yine de.'dedi kulağıma fısıldayarak. 'Ne zaman istersen seni dinlerim tatlım.Bir şans ver Yağmur,lütfen...Göreceksin bu sefer her şey farklı olacak.'dedi çıkarken.Ben sadece gülümsemiştim ve odadan çıkarken arkasından baktım.
Eve giderken sahilden yürüdüm.Aklımda sorularla denizin kokusunu içime çektim.Ne yapacaktım şimdi?Sadece beş ay ömrü kalmış bir adam vardı artık karşımda.Ya o ölünce pişman olursam?Ya o ölüp gidince yaşayamazsam?Sorular boğazımda yumru oluşturmuştu ve nefes alamıyordum.Ne yapacağımı bulmaya çalışarak yürüdüm sessizce...
Hafta sonunu yatakta geçirdim hep.Canım hiçbir şey yapmak istemiyordu.Evden hiç çıkmadım ve annemin dizinde uyudum bütün gün.Küçük bir kızken yaptığı gibi saçlarımı okşuyordu ben uyurken. Kızının canı yanıyor anne,sevdiği adam ölüyor dedim kendi kendime.Saat geç olunca yatağıma geçtim ve gözlerimi kapadım.Serdar'ın yüzü gözlerimin önündeydi.Korkuyordu ölümden...endişeliydi gözleri.Uykuya daldım onu düşünürken.Sabah bir sıçramayla uyandım kabusumdan...Terden sırılsıklam olmuştum ve banyoya koştum hemen.Duşun altında kabusumu düşündüm.Serdar'ın odasına giriyordum heyecanla ve o arka odada yerde yatıyordu.Göz yaşlarıyla yanına koşuyorum hemen ve ona sesleniyorum.Nabzını kontrol ediyorum ama atmıyor.Bağırıyorum delice Serdar diye...Kafamı kaldırdığımda ağlayan Aylin hanımı görüyorum. 'Pişman olacaksın Yağmur,onu çok seviyorsun...'diyordu.
Duştan çıkıp giyindim ve düşünmemeye çalıştım..Kahvaltımı yapıp çıktım.
Otele geldiğimde Levent Beyi selamladım ve odama girdim.Ne yapacağımı hala kestiremiyordum.Ama ben hep pişman olan taraf olurdum hayatta.Bu sefer pişman olmayacaktım.Keşke demeyecektim...
Serdar'ın odasına yöneldim yine kalbim heyecanla atarken...Kapıyı çaldım ama ses gelmiyordu.Kapı kilitlenmemişti ve bende açıp içeri girdim.Oturma odasında yoktu.Arka odaya yürüdüm ve aralık kapıdan baktım.Uyuyordu.Yanına yanaştım ve bir süre onu izledim.Hafif kırışmış göz çevresine baktım,dudaklarına,ellerine...Açılmış olan üstünü örttüm sessizce.Korkmadan onu öpmek isterdim,sarılmak,koklamak...Derin uykudaydı ve mışıl mışıl uyuyordu.Yanağına bir öpücük kondurdum kokusunu içime çekerek.Arkamı döndüm ve kapıya yöneldim.Birkaç adım atmıştım ki arkamdan iki kol sardı sımsıkı.Ne olduğunu anlayamadım ve arkamı dönemedim.
'Gitme Yağmur,bırakma beni...Lütfen!!!'dedi fısıldarcasına...
'Bırak Serdar...'dedim ve kollarından kurtulmaya çalıştım.Kapıya yürüdüm ama artık ilerleyemiyordum.Arkamı döndüm aniden ve diz çökmüş halde yüzü yere eğilmiş Serdar'ı gördüm.Sonra gözünden akan bir damla yaşın yere düşmesini...Ağlıyordu sessizce.Gözlerim doldu aniden ve öylece onu seyrettim.
'Çok yalnızım Yağmur,çok...Gördün işte sen kazandın...İntikamını aldın.Çok acıyor canım hem de seninkinden daha çok...Pişmanım...Zamanı geri alabilseydim senin aşkına layık olabilmek için her şeyi yapardım.Ama alamıyorum...Otuz yaşına dönmek ve seninle evlenmek isterdim,sonra çocuklarımız olurdu.Bu berbat hayatı sürdürmezdim o zaman...Şimdi hiçbir şeye vaktim yok.Bu dünyada beni senden başka kimse sevmedi Yağmur,annem,babam...kimse...'dedi titreyen sesiyle.Gözyaşlarımı tutamadım.Yüzüme bakamıyordu.O ağlıyordu,ben ağlıyordum.Titreyen sesimle konuşmaya başladım.
'Hayır sen kazandın aslında...Hiç unutamadım seni,bir gün olsun unutamadım.Altı yıl ağladım ben her gece,her gün...Senin gibi bir adama aşık olduğum için kendime ağladım.Kimseyi sevmedi bu kalp senden başka...Kimse dokunmadı bir kez bile tenime...Bu intikam beni iyi hissettirmek yerine daha çok aşık etti sana...'Hıçkırıklara boğuldum ve yere oturdum.Elimi uzattım ona ama hızla geri çektim.Gururum yerin dibine girsin dedim ve ona yaklaştım.Öyle sıkıca sarıldık ki yerde birbirimize,hiç bırakmayacakmış gibi...Gözyaşlarını sildim yanaklarından.Ağlamaya devam ettik bir süre.Sarıldım ona ve kokusunu içime çektim.On dakika sonra yerden kalkabildik.Yatağa uzandık ve sarılarak uyuduk,yıllar önceki gibi...Kokusuyla uyumayı hiç unutmamışım meğer...Gözlerimi açtığımda beni seyrediyordu.
'Sanırım her yerde bizi arıyorlardır.'dedi gülümseyerek.
'Galiba kovulacağım ,ne dersin?'dedim ve gülümsedim.Öptü sıcacık dudağıyla yanağımdan ve ellerini belime doladı.Artık ona teslimdim sonsuza kadar...
'Yağmur,senden sonra bende çok acı çektim.Başlarda umursamadım ama vicdanımın sesi sürekli beni rahatsız etti.Sürekli 'Sen nasıl bir adamsın? şerefsizin tekisin.'dedi.Senden sonra birçok kadınla oldum ama yemin ederim gözlerimi kapadığımda hepsini sen sanıyordum.Adını sayıkladığım için herkes terk ediyordu hemen...'dedi. 'Seni altı yıl sonra karşımda görünce keşke bu kadar geç kalmasaydın dedim kendime,keşke daha erken bulsaydım, ayaklarına kapansaydım dedim.'Hüzünlendi sonra 'Senin kollarında ölmek istiyorum.'dedi...Aniden korku sardı yüreğimi.Ayağa fırladım ve arkama bile bakmadan odadan çıktım.Birkaç kez seslenmişti arkamdan ama anlamıştı korktuğumu...
Ne yapıyorsun Yağmur?Ölürse sende ölürsün...Hemen kurtarmalıydım kendimi bu ateşten yoksa hem Serdar'ı hem de beni yakacaktı bu ateş.Burada işim bitmişti artık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ TEN TEK BEDEN
RomanceBir yanda kadınlardan nefret eden ve cinsellikten başka bir şey düşünmeyen bir adam,diğer yandan kalbi yaralarla dolu ve duygusal bir genç kız...Yağmur yağmaya başladığında toprak asla reddedemeyecek. DİKKAT!!!Bu hikaye aşırı aşk içerir. +18. Arkada...