Her zamanki gibi sıranda otururken göz kapakların ağırlaşmaya başladı, kafanı sıraya koyarak biraz önündeki pembeliyi kestin. Kollarını sıraya yerleştirmiş dikkatli bir şekilde dersi dinliyordu. Öğretmenin cırtlak sesi başını ağrıtırken tek düşünebildiğin pembelinin seni ellerinden tutarak sınıftan çıkarmasıydı.
Pembeli gözünde bir kahraman gibiydi. Her ihtiyacın olduğunda bir şekilde çıkagelen, göz yaşlarını silen harika biri. Bunu ona söyleyecek cesaretin yoktu ama, ama kalbinin en derinliklerinde bunu hissediyordun.
Öyle ki, hayatında kimseye bu kadar güvenmemiştin. Bu kadar kısa sürede birine güvenmek korkunc gelse bile pembelide bu işlemiyordu. Bir şekilde seni ona güvenmeye zorlayan, seni her daim koruyacağına inanan bir parçan vardı.
Tenefüs zili okulun boş koridorlarında yankılandı. Kimseye gözükmeden çantandan sigara paketini aldın ve arızalı tuvaletlerden birine girerek klozetin kapağına oturdun.
Paketten bir dal sigara çıkardıktan sonra pakete bantladığın çakmakla sigarayı yaktın. Sigaranın iğrenç dumanını içine çekerken tavanın yakınındaki açık havalandırma deliğinden süzen ışıkları izlemeye başladın.
"Aç karna sigara içilmezmişmiş külahıma anlat!" mırıldandın.
İki parmağının arasına iliştirdiğin giderek küllenen sigarandan bir yudum daha aldın. Sabah sıcağının okul tuvaletinde yaptığı nem tenine işlerken ayak sesleri duymanla panikledin.
Bu ritmik ses gittikçe yaklaşırken telaşla sigarayı avcunun içinde söndürdün ve elinin içinde tutarak ellerini arkana sakladın.
Kapı sertçe açıldı ve karşında öfkeden deliye dönmüş Saiki'yle göz göze geldin. Arkana sakladığın ellerini tutarak avcundaki yanık izini gördü. Öfkeli bakışlarını gözlerine doğrulttu ve tehtitkar bir şekilde söyledi.
~"Aklından ne geçiyordu ?!"
-"Özür dilerim sadece korktum.."
~"Nasıl bu kadar aptal olabilirsin ?! Okulda sigarayla ne işin var ! Ya Yakalansaydın ?"
-"Ben- Bekle.. Sesini kafamın içinde duyuyorum.. Nasıl oluyor bu!" Dehşetle elini çektin. Elindeki yara izi kaybolmuştu.. Nasıl olur, bir dakika öncesine kadar elinde 2. derece bir yanık vardı. Ayrıca kafanın içinde duyduğun ses birkaç gün önce seni kurtaranla aynı sesti. Bunu Saiki mi yapıyordu ? Nasıl ?
-"Nasıl yaptın bunu!"
Saiki yaptığı şeyin yeni farkın varmıştı. Hipnoz kullanmayı mı unutmuştu ? Bu kadar büyük bir hatayı nasıl yapabilirdi ? Hafızanı silmesi gerekiyordu, yavaşça kafasını kaldırdı. Yüzüne bakmakla yetindi.
Dehşete kaplımış olmana ramen Saiki'e güveniyordun ve eğer dünya dışı bir yetenekten muzdaripse onu yargılamamalı, desteklemeliydin. Geriye attığın birkaç adımdan sonra kendinden emin adımlarla pembeliye doğru ilerledin.
Korkarak onu kendine çektin ve sıkıca sarıldın.
-"Bunu nasıl yaptın bilmiyorum ama sana da zarar verdiğini görebiliyorum, merak etme sırrını saklayacağım."
Saiki'ye kalsa hafızanı hemen silebilirdi. Ama bir sebepten dolayı yapamadı.. Aslında uzun zamandır böyle bir şey duymaya ihtiyacı varmış gibiydi. Hafızanı silmek istemiyordu, yapmayacaktı, ki bu verdiği en zor kararlardan biriydi.
Ellerini korkak hamlelerle bedenine yerleştirdi.
~"Sigara kokuyorsun, iğrenç!"
Kafanın içinde aniden yankılanan bu ses seni korkutmuş, irkmene sebep olmuştu.
Sakince Saiki'den ayrılarak cebindeki paketten bir dal daha sigara çıkararak arızali kabine girdin.
-"*Öhm* öğle yemeğini b-beraber yemek i-ister misin.." Kendini ilgi manyağı gibi hissettin. Tek istedigin konuşmaktı, bunu bile kekelemeden yapamıyordun. Zavallıcık
Pembeli kafasını sallayıp gitti. Sense günün 3. dalını alevlendirerek nikotin ihtiyacını bastırmaya devam ettin.
(Aslinda burda bitirmicektim ama uemek yemeyi unuttugumu fark ettim meyveli yogurt tikincam hehe)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anxiety Attacks // Saiki K. x Reader
FanfictionBu tür kitaplar yazarken kaçırılan çok önemli şeyler var, örneğin karakterlerin kişilikleri. O yüzden çok nadir bulunan 5-6 tane Kusuo x Reader kitaplarının %91'inden farklı olarak bu kitapta tamamen Kusuo'nun kendisi olacak. Eğer fanı olduğunuz kar...