moth to a flame : taekook

19

selamlar💜 tekrar tek tek uyarı koymayacağım iyi kötü smutları nasıl yazdığımı anlamışsınızdır. yorumlarınızı bekliyorum🌸

☁️☁️☁️

[açık cinsel içerik]

İlerleyen günler Jungkook için epey zorluydu.

Taehyung'un seks konusunda doyumsuz, utanmaz ya da ısrarcı olması hoşuna gitmediğinden değildi ama Jungkook artık gerçekten tükendiğini hissediyordu ki bu Jeon Jungkook için imkansıza yakın bir durumken Kim Taehyung bunu da başarmıştı. Onu tüketmişti. Tek kelimeyle Jungkook'u iliğine kadar sömürmüştü. Bir kere seviştikten sonra devamının geleceğini tahmin ederken bu kadarını hesaba katamamıştı ama Taehyung, Jungkook'un içinden çıkmasına dahi izin vermiyordu.

Kelimenin tam manasıyla.

Hiçbir ironi barındırmadan yemek, içmek, uyumak ve okula gitmek dışındaki tüm zamanlarda Taehyung'un içindeydi. Bundan şikayetçi olduğundan değildi ama ne zaman normal çiftler gibi zaman geçirmeyi planlasa esmer olanın da kendine has planları oluyordu ve kendini mekan fark etmeksizin Taehyung'un güzel kıçını mahvederken buluyordu.

Şimdi de Taehyung'un içine şiddetle boşaldığı çoğu zaman olduğu gibi kendini geri çekmek için davrandığında Taehyung, belinin etrafına sardığı bacaklarından destek alarak topuklarını Jungkook'un sıkı kalçalarına bastırmış ve nefes nefese güçlü kollarına tutunmaya devam ederken "Biraz daha kal demişti."

Kim Taehyung bunu seviyordu. Jungkook'un koca aletinin yine Jungkook'un sıvısıyla kirlenen ıslak deliğinde beklemesine bayılıyordu. Açıkçası Jungkook da buna bayılıyordu ama çok iyi bildiği bir şey varsa birkaç dakika içinde Taehyung'un kalçalarını usul usul oynatarak onu tekrar sertleştireceğiydi. Taehyung'un sevdiği başka bir şey varsa o da kayganlaştırıcıya ihtiyaç duymadan Jungkook'un kendi sıvısıyla yeterince kaygan hale gelmişken becerilmekti. Verdiği kirli hissiyattan, çıkan vıcık vıcık seslere kadar her şeyi seviyordu.

Jungkook kendini tamamen Taehyung'un üzerine bıraktı ve boynunda soluklanmaya çalıştı. Sinemada Taehyung'un ona verdiği el işini de sayarsa bu, bu geceki üçüncü orgazmıydı ve az önce gerçekten kalbinin duracağını sandığı bir şiddet ve hızla boşalmıştı. Taehyung onu deli ediyordu. Yatakta o kadar büyük bir utanmaza dönüşüyordu ki Jungkook onunla nasıl başa çıkacağını bilemiyordu bazen.

Solukları düzene girmeye başladığında yerinde doğrulmaya ve kendini yan taraflarına bırakmaya çalıştı ama Taehyung, tekrar onu kendine bastırdı ve ufak bir inilti çıkardı. "Hala çok büyük." Dedi ter ve gözyaşıyla ıslanan kirpiklerini kırpıştırarak Jungkook'a bakarken ve evet, Jungkook bu manzaraya hasta oluyordu. Artık iyiden iyiye uzayan dalgalı, karamel rengi saç tutamları alnına yapışmış, esmer teni terle parıl parıl parlarken göz bebekleri hazla irileşmişti.

Jungkook, ürperdi.

Hala nasıl bu kadar doyumsuz olduğuna anlam veremiyordu bir türlü. Yine de onu geri çevirmek istemiyordu elbette. O yüzden uzanıp dudaklarına, çenesine ve boynuna ıslak öpücükler kondurdu. Tam tahmin ettiği gibi Taehyung tam da ellerine göre olan kalçalarını hafifçe oynatmaya başlamıştı. Jungkook, parmaklarını belinin etrafına sarılı olan bacağı boyunca gezdirdi ve sıkı kaçlarına ulaştığında gerçekten sert sayılabilecek bir şaplak attı.

Taehyung sızlandı.

"Üste geçebilir misin?" Diye sordu Taehyung'a. Böyle bir anın geleceğini hiçbir zaman tahmin edemezdi ama gerçekten onunla ilgilenecek enerjisi kalmamıştı.