BÖLÜM 10: Kalbim Sana Tutuldu

2.1K 165 88
                                    

" Yurttan ayrılıyorsun yani?" Necmi, bir valizime bir bana baktı.

" Ev buldum. Yeteri kadar biriktirdiğim param da var. Peder, halletti bir şekilde."

Güldüm, vedalaşmak için Necmi'ye yaklaştım. Yatağından kalkıp bana sarıldı.

" Yazılımcı oda arkadaşımı özleyeceğim. Kim bilir yerine kim gelecek?"

Omuz silktim. İki senedir özel yurtlarda yeteri kadar vakit geçirmiştim.

" Adresi biliyorsun. Annenle babanla özlem giderdikten sonra gel yanıma."

Necmi, dostça omzumu patpatladı. Zaten dağınık olan saçlarımı daha fazla dağıttı.

" Yunanlı çocukla ne oldu?" Duvarın kenarına attığım kot ceketimi aldım.

" Otelde kalıyor. Konuştuk, hallettik. "

Necmi, pencereyi açıp cebindeki sigarayı çıkardı.

" Sevindim, ne zaman dönüyormuş?"

Necmi'nin cebindeki diğer sigarayı alıp çakmağım ile yaktım.

Gözlerim batan güneşe döndü.

" Bilmem, hiç sormadım."

Necmi, elimdeki çakmağı alıp kendi sigarasını yaktı. Duvara yaslandı.

" Birkaç gündür yatmak dışında odaya pek gelmiyorsun."

Muzip bir ifadeyle sırıttı. Kıvırcık saçları, pencereden giren rüzgar sayesinde hareketlendi.

"Düşündüğün gibi birşey yok Necmi."

Sigarasından derin bir nefes içine çekti. Burnundan çıkan dumanı izledim.

"Ben, bir şey ima etmedim. Sen, kendin o fikre kapıldın." Göz devirip pencereden dışarıya baktım.

" Kendine bir şeyleri itiraf etmekte zorlanıyorsun. " Kalçasını pencerenin kenarına yasladı.

Dudaklarının arasındaki dumanı denize bakarak üfledi.

" Ailem bu işleri desteklemiyor Necmi. Onlar için hayal kırıklığı olmak istemiyorum. "

Ses çıkarmadı. Yüzüne vuran güneş yüzünden gözlerini kıstı.

Beynimdeki düşünceler, kafamın etrafına dolanan bir kemer gibi sıkmaya başladı.

" Bu senin hayatın. Sırf birileri bir şey diyecek diye geri adım mı atacaksın?

Ayrıca aile dediğin insanlar senin arkanda olmayacaksa ne gerekleri var?"

Sigarasını kül tablasında iyice ezdi.

" Şimdi zaman isteyeceksin. Düşüneceksin. Farkında olmadan hem onu hem kendini yiyip yiyip duracaksın."

Bir eliyle sırtımı patpatladı. Kahverengi gözleri, anlayışlı bir ifadeyle bana bakıyordu.

"Ne kadar zamanın var bilmiyorsun. Ne kendine ne ona acı çektir. Seviyor mu seni?"

Başımı salladım. "Bana ilgisi var. Hissettiriyor bunu."

Sigaradan son bir nefes çektikten sonra kül tablasında ezerek söndürdüm.

" Kapıl diyorsun yani." Necmi, omuz silkti. Ellerini oduncu gömleğin de gezdirdi.

" Sen, çoktan kapılmışsın. Bırak hangi yöne akarsa aksın. "

Ellerimi pencerenin kenarlarına koydum. Tam bir şey diyecekken telefonuma bir bildirim geldi.

Zenan: İkindi oldu daha gelmedin.

NİCE GREEK (boyxboy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin