2.1

2.1K 113 21
                                    


Bok: Okyanus

Okyanus: Hm

Bok: Senin o hm diyen ağzını böyle ısırırım yerim bitiririm

Bok: Bak yine heyecan yaptım olm

Okyanus: Buluşalım mı?

Bok: Nw

Bok: Hayatta olmaz

Okyanus: Yine göstermezsin kim olduğunu

Bok: Sana güveniyorum bu yüzden tamam

Bok: Geçen ki gibi akşam parkta

Okyanus: Tamam

Okyanus: Görüşürüz sapık

Bok: Görüşürüz güzelim

Telefonu kapattım. Akşam için bir planım vardı. Kim olduğunu öğrenecektim. Güvenini kırmak istemezdim ancak bu şekilde konuşmaktan sıkılmıştım. Başka çarem yoktu.

...

Akşam 21.30

"Dediğim gibi burada bekleyin siz. Fotoğrafı görünmeden çekin. Yakalanırsak çok kötü olur." Salih ve Adem'den yardım istemiştim. Kuzenim olurlar. Onlarda kabul etmişlerdi. Ela ve Ada'yı tekrar çağırmak istememiştim çünkü onlar bi bok görememişlerdi.

Oyuncakların etrafındaki banklardan birine oturup beklemeye başladım.

Saat 22.13

Okyanus: Neredesin?

Bok: Geliyorum

Okyanus: Bekliyorum

Birkaç dakika sonra arkamdan gelen adım seslerini duydum. Hiç kıpırdamadan gelmesini bekledim. Bu kişi anonimdi. Eğer bir başkası olsaydı daha sessiz hareket ederdi. Ayağa kalktım. İyice yanıma yaklaştı. Gözlerime yine bir şey bağladı.

"Geç kaldın." Diye mırıldandım.

"İşlerim vardı." Dedi soğuk bir sesle. Elimi tutarak bir yere doğru çekti. Sırtımı bir yere yasladı. Elimle yaslandığım yere dokundum. Bir ağaçtı.

"Sen iyi misin?" diye sorunca tuttuğu elimi bıraktı.

"Değilim." Dedi.

"Neden?"

"Gerçekten merak ediyor musun?" diye sordu. Başımı aşağı yukarı salladım. Derin bir nefes vererek konuşmaya başladı. "Güvenimi sarstın Okyanus."

Duyduğum şeylere inanmak istemedim bir an. Fark etmişti. Tabi tedbirsiz geleceğini düşünmek benim salaklığımdı.

"Sanırım seninle konuşmayı kesmeliyim. Kim olduğumu bilmeden konuşmaya devam edemezsin ve ben kim olduğumu göstermek istemiyorum."

"Ama... Ben sana alıştım gerçekten. Yaptığım şey için gerçekten özür dilerim ama elimden gelen başka bir şey yoktu. Benim yerimde sen olsan sende merak ederdin. Kendini bir de benim yerime koymayı dene, lütfen." Sona doğru sesim kısılmıştı.

"İki hafta Okyanus." Dedi.

"Ne iki hafta?" diye sorunca kulağıma doğru yaklaştığını nefesinden hissettim.

"İki hafta sonra kim olduğumu göreceksin Okyanus. Sadece sabret." Ardından dudakları yanağıma değdi. Hemen sonra yanımdan ayrıldığını ayak seslerinden anladım. Gözlerimdeki fuları çıkartarak eve doğru ilerledim. İki hafta. Yalnızca on dört gün. Sabret Okyanus.




Okyanus şerefsizlik yapma kardeşim.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın bb

ANONİM | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin