Bölüm geç geldiği için üzgünüm sınavlar yeni bitti ve fark ettim ki kitap gerçekten saçmaladı. Bu yüzden ne yapacağımı bilemedim. Olaylar aldı başını gidiyor ve ne yazacağımı bilemiyorum. Artık düzgün bölümler yazmaya çalışacağım saçmalamak yok, iyi okumalar :3
Medyada Alexis ve İhtiyar (Carlos)
Ne Yapmalı?
Hayır, Danny beni aldatmaz, değil mi? Ne yapmalıyım? Off, neler oluyo yaa!!! Ne yapıcam şimdi ben?
"Danny, bana karşı dürüst ol. Ben senin neyinim? Bir eş, bir dost, yoksa sadece bir av, hangisi?"
"Üzgünüm Alexis" dedi. O zaman başımı kaldırıp onun, Danny'nin gözlerinin içine baktım. Gözleri dolmuştu. O güçlü, Anthony'ye şeytanca bakan Danny'den eser kalmamıştı. Bakışları korkak, çaresiz, savunmasız bir köpeğe benziyordu
(Bu çocuk kedi yerine köpek olmalıydı yahu).
Ve olan oldu, Danny hüngür hüngür ağlamaya başladı. Aman Allahım bir insan bu kadar mı tatlı olur? Şuna baksana ağlarken bile bir melek! Böyle bir çocuk nasıl böyle şeyler yapmış olabilir ki!
"Hoyy!!!!!!!! Beni unuttunuz be!!!!! Ben neyim burda!!!!! Konu dışında kaldım be!!!!!!!!!!!!!!!!"
Aa... Bi ses duydum sanki. Aa, şimdide bir Anthony gördüm sanki. Aaaa... Anthony'yi tamamen unuttuk yahu! Biz hala burdayız, Anthony'nin odasında!
"Kendi işine bak abi" diyen Danny'ye baktığımda yaşadığım şoku benden başka kimse yaşayamaz. Bizim Dannycik bırakmış ağlamayı, o ünlü 's**arım senin a*zına' bakışlarını Anthony'ye göndermiyor mu? Yahu bende mi bir yanlışlık var, yoksa bu dünya mı bozulmuş?
(Tokyo Ghoul'a gönderme)
Yani anlamıyorum bir psikiyatriye falan mı gitsem, yada bir göz doktoruna? Ulan sen biraz önce hüngür hüngür ağlamıyor muydun, ne oldu şimdi?
Ben böyle düşüne durayım, Danny ile Anthony dövüşe dursun, kapı çalmaya başladı. İçeri bir adam girdi, bir uşak. Anthony ile Danny kavga etmeyi bıraktılar ve kapıya baktılar.
"Efendimiz sizi bekliyor."
. . . . . . . .
Dar uzun bir odadan geçtikten sonra ana salona ulaştık. Uşak üç defa kapıyı çalıp içeri girdi. Tabii biz de arkasından gittik. Önümüzde kocaman bir taht vardı. Üstünde de kirli beyaz sakalları olan iri yarı bir adam oturuyordu. Anthony bir adım öne çıkarak boynunu eğdi ve şöyle dedi "merhaba baba".
Anlaşılan bu adamda vampirdi çünkü ne de olsa Anthony'nin babası. B-bekle bir dakika, şimdi bu adam = Anthony'nin babası = Anthony = Danny kardeş =BU ADAM DANNY'NİN BABASI??! Ne yani şimdi bu Danny'nin babası mı?
" Seni buraya hangi rüzgar attı Danny? "
" Bilmiyormuş gibi yapma baba. Anthony Alexis'i kaçırdı. "
" Demek şu ünlü Alexis bu kız ha " dedi ismini bilmediğim adam bana bakarak. Açıkçası biraz tırsmıştım çünkü etraf vampir kaynıyordu. Aniden saygısızlık ettiğimi anladım ve başımı eğdim. Birkaç saniye bekledikten sonra başımı tekrar kaldırdım. Danny'nin babası hafifçe gülümsedi.
" Oldukça da kibar bir kızmış ha, hem de cesur. Beni görüp de korkudan bayılmayan az insan tanıyorum. Benim adım Carlos. "
" Demek siz Danny ve Anthony'nin babasısınız. Tanıştığımıza memnun oldum. "
" Ha ha ne kadar da kibar bir kız " dedi ihtiyar (sanırım ona öyle diyeceğim). Daha sonra ekledi " Bizi bir dakika yalnız bırakabilir misiniz lütfen?"
..............
Herkes çıktıktan sonra ihtiyar bana gel işareti yaptı. Yanına gittiğimde elinde bir fotoğraf olduğunu gördüm. Fotoğrafta biri kadın biri erkek 20'li yaşlarında iki genç vardı. El ele tutuşmuşlardı. Birbirlerine sırıl sıklam aşık oldukları yüzlerinden okunuyordu.
İhtiyar eliyle oğlanı gösterdi
"İşte bu benim" dedi ve kadını göstererek "Bu da biricik karım Alice. Bu fotoğraf biz daha yeni nişanlıyken çekildi. Fakat bundan 10 yıl önce, Danny daha 6 yaşındayken kayboldu. Ama ölmedi. Ne kadar onu arasam da bulamadım. Alexis, sen normal bir insan değilsin ve onu yalnız sen bulabilirsin. Bu yüzden lütfen onu geri getir. Teklifimi kabul ediyorsan tam gece yarısında buraya gel.".
Eğer Danny'nin annesini bulabilirsem Danny çok mutlu olur. Evet bu işi kesinlikle yapacağım. Onu bulacağım, zaten ne kadar zor olabilir ki? Önce biraz uyumalıyım.
...............
Kolumun dürtülmesiyle uyandım, sıçradım desem daha doğru olur. Ne olduğunu anladığımda sessizce ihtiyarın yanına gittim. O da zaten beni bekliyordu. Bana yaklaştı ve elini omzuma koydu. Tamam anlamında başımı salladım ve bana hazırlanmış olan çantayı kaparak ormana doğru koşmaya başladım.
İhtiyar bana eşlik etmesi için 3 kişiyi görevlendirmişti. Çantada bir kılıç, bolca rızık ve birkaç giyecek vardı. O kadını bulmalıyım.