Herşey burada başlıyordu ?
Bizim hikayemiz...
Onur aybars'ı evren tanımamı istiyordu.
Karşımda duran onur aybars'tı onur yanıma yaklaştı ve tam o anda gözlerimi açtım herşey yok oldu...
Hala o rüyanın etkisindeyim sıklıkla rüyalarımda onur'u görüyordum, neden onuru görüyordum ?
Onur ile o son konuşmamızdan sonra görüşmedik. Neden yazmıyorsun neden aramıyorsun? Onur benim aramımı bekliyorsun ? Çok beklersin aramam bende senden inatçıyım. Hala devam edeceğim sormaya yakınımda duran insanın hakkında birşeyler bilmem benim hakkım, en azından kim olduğunu?
Saatler geçmek bilmiyor okula gitmek istemiyorum. Devamsızlıgım kalmadığı için bu dönem gitmeliydim . Okul'un bitmesine az kalmıştı. Oyüzden az daha sabret be kızım diyordum kendi kendime...
Okulda biraz oyalandıktan sonra yine kendimi odama attım.Onur'u okulda görememiştim, görüp görmemek birşey değiştirmeyecekti. Hala konuşmuyorduk tüm bunların içinden çıkmak okadar zordu ki ...Düşünmekten nefret ediyordum .
Tek başıma bu şeyin üstesinden nasıl gelecektim . Bir beden ve bir ruhtan başka hiçbir şeyim yoktu .Kendimi düşünmekten alıkoyamıyordum ,ne yapsam nelerle meşgul olsam ikimizi düşünüyordum.Herşey çok hızlı gelişti.Anlayamıyorum insan bir arar bir sorar kesinlikle sakladığı birşey var yoksa durduk yere bir insan böyle yapmaz.
Okadar bunalmıştımki dışarıya çıkıp temiz hava almak istiyordum. Onur'un beni götürdüğü yer hala aklımdaydı oyüzden taksiye atlayıp oraya gitmeye karar verdim.
İki saatte yakın oradaydım biraz şehrin dışında kaldığı için gitmemiz baya zaman almıştı. Evden çıkmadan önce küçük termosa kahve yapıp koymuştum. Şimdi kahvemi yudumlayıp gölgelik alanda şehri izliyorum.Benim için doğru karar aklımı dinlemekti .
Mantıksal olarak ilerleyecektim .
Kalbimi ikinci plana atmalıyım veya karanlık bir odaya hapsetmeliydim.
Bu sayede, hiçbir ışığa maruz kalmayacak ve böylelikle güçlü olacaktım.
Benim görüşüm ve anlayışım buydu.Onur konusundada bu şekilde ilerleyecektim, mantıklı olan buydu...
Telefonu uçak moduna almıştım biraz kafa dinlemeye karar verdiğim için aramaları, mesajları görmek istemiyordum.
Bir saat oturduktan sonra gitmeye karar verdim çünkü kafam çok dalgındı fakat biraz toplamıştım ama hala yorgundum.
Banktan kalktıgım zaman ayağım bir taşa takıldı ve diz üstü düştüm.Hayat benimle oyun oynuyordu, cidden canım yanıyor ve dizim fena kanıyordu. Banka tekrardan oturup , saçıma bandana takmıştım ve
Kanın durması için onunla bağladım . Ben bunları yaparken gözlerimden yaşlar akıyordu. Birden dayanamadım ve ;
Ya ben kimimki ? Kimim ben daha kendimin kim olduğunu bilmezken insanların kim olduğuyla ilgileniyorum.Kendimi kaybetmiştim yüksek sesle insanmış gibi manzarayla konuşuyordum.
Ben kimim ki ? Acılarında doğan bir ruh mu yoksa acılarıyla ölen bir beden mi ?
Kendime insanların anılarını okuyarak acı çektirmek mi amacım yoksa bu cehennemden kurtarmak mı ? Benim sonum nedir hayat söylesene bana?Arkamdan yüksek bir ses ile :
-Kimmisin ?
Arkamı döndüğümde onur bana doğru geliyordu yüzünde hafif bir tebessümle :
-Beğendin galiba burayı?
Onur burada olduğumu nereden anlamıştı yada nereden biliyordu yada neden gelmişti?
Sadece şunu biliyorum onurla bizim işimiz soru cevap değilde soruya soruyla karşılık veriyorduk. Tavrımı takınarak:
- Canım sıkkın olduğu için nefes almaya geldim bir sorun mu var ?
Yanıma oturdu ve :
- Hayır hayır tabiki yok en son hatırladığım burayı seninle paylaştığımdı? Yani istediğin zaman gelebilirsin .
Onur beni güldürmeyi başarmıştı gülümseyerek:
- Onur sakin ol zaten devletin burası istediğim zaman gelebilirim. Onur biraz ciddi bir tavır takınarak :
-tamam tamam ama ben burayı benimsediğim için öyle demiştim.
- kapatalım bu konuyu istersen?
Daha önemlisi neden geldin ?
Onur bana doğru dönerek ve biraz daha yaklaşarak:
- Seni araştırdım bulamayınca burada olacağını tahmin ettim ve doğru tahmin
diyip gülümsedi onurun yanında kalktım çünkü yaptıkları hala sinirimi bozuyordu biraz sertleşip Onur'a döndüm ve :
- Bir dakika ya sen beni neden araştırıyorsun ? Beni merak etseydin böyle yapmazdın en azından ...
Bir kaç dakika onurun yüzüne baktım ama bakışlarım her an öldürecek gibiydi .
Onur kolumdan tutup beni banka oturtturdu:
- Beni yanlış anlama ama seni düşünüyorum söylediklerim senin için iyi birşey olacağını düşünmüyorum oyüzden susuyorum lütfen beni yanlış anlama .
Onur'a dönüp:
- Sende beni yanlış anlama Onur isminden başka hiçbir şey bilmiyorum ve böylelikle tanımadığım insanlarla konuşmak istemiyorum.
Onur ayağa kalktı ciddi tavrını bozmuyordu:
-Kendini koru en azından ruhunu ona sahip çık. Seni hala düşündüğüm için bunu söylüyorum ve kimsin biliyormusun
Bensin tıpkı bana benziyorsun umarım ki
Senin sonun benimkine benzemez
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhumun İntikamı
Science FictionSöylesenize ? Yaşamları, yalandan bir kağıt üzerine çizilmiş bir hikaye. Kahramanı, bir kukla kadar hükümsüz. Duyguları ,bozuk bir enstrüman Bedenleri ise, günahları ile mühürlenmiş bir kapı . Ruhları ,sahte benlikleri barındıran bir yuva. Bu insan...