13.Bölüm

116 11 3
                                    

Miley in Ağzından;

"Justin iyice saçmaladın."

"Yoksa o pastayı sen yapmadın mı dışardan sipariş ettiğini başta söyleseydin miley " justinin bu söylediği kaşlarımın çatılmasına neden olmuştu.

"Kalk gidiyoruz justin"

"Nereye?? "

"Markete malzeme alıcaz sonra bana gidip sana pasta yapıcam" bu söylediğime sırıttı ve ben toparlanırken o hesabı istedi.Kameramanlara yakalanmadan dışarı çıktık.Arabanın kapısına vardığımızda kameramanlar başımıza üşüştü.Hemen arabaya atlayıp ilerlemeye başladık.Benim evin alt sokağındaki bir süpermarkete girdik.

"Miley bi sepet alayım bekle"

"Gerek yok az bişey alıcam zaten"

"Peki "

Justin in Ağzından;

Mileyle markete gireli 10 dakika olmadı ama bütün marketi satın aldık.Miley her aldığı malzemeyi arkaya fırlatıyordu.Yani bana veriyordu.Artık aldığımız malzemelerden önümü göremeyecek hale geldim. Sanırım belim koptu.

"Miley hala bitmedimi önümü göremiyorum ne diye market arabası aldırmadın bana! "

"Justin bitti sabret ölmezsin 2 malzeme taşıdın diye"

"İki malzeme emin misin? Bu aldıklarımız bütün orduyu doyurur merak etme"

"Ha ha ha çok komik tamam gel kasaya gidelim."

Zafer kazanmışcasına kasaya vardığımı mileyin üstümden aldığı ağırlıklardan anlıyabiliyordum. Yüzüm yavaş yavaş ortaya çıkıyordu.Hepsi bitince kasiyer kızın bana

baktığını gördüm.

Miley in Ağzından;

Ben kasayla ilgilenirken kasiyer yelloz justine bakıyordu.Nerdeyse ağzına düşecekti.Dayanamayıp kasiyer kıza "biraz hızlı olur musunuz!! " diye bağırdım.justine bakmaktan önündeki işine odaklanamıyordu. Justinde az değil kız her bakmasında gülümseyerek karşılık veriyordu.Kız sinirlendiğimi anlayınca elini çabuk tuttu.

Justine baktığımda bana bakıp sırıttığını gördüm.Ona ölümcül bakışlar atınca sinirlendiğimi anladı.

Elime poşetleri alıp dönerken bilerek justinin ayağına eze eze bastım.Canı çok yanmıştı.Ama karizmasını markette çizdiremezdi değil mi? O yüzden gıkını bile çıkaramadı. Ohh canıma değsin!

Ben sırıta sırıta önden önden arabaya bindim justin arabaya binince çığlığı bastı

"Aaaaaaaaaaahagahhagagaaaaaaaaaaaaa"

"Justin ne oluyor"

"Miley sakın bişey söyleme markette yaptığın neydi öyle"

"Ne yaptım ya ben markette"

"Ayağımı kırdın miley ayağımı"

"Yanlışlıkla oldu"

"Eminim canım kesin öyledir"

"Özür dilerim acıdımı?"

"Evet"

"Oh olsun"

"Ne??!! "

"O yelloz kızla bakışmaların neydi öyle"

"Ben mi bakışmışım??"

"Evet sen!!" .ikimizin seside yüksek çıkıyordu.

"Sen beni kıskandın mı?" Justin bu soruyu sorarken yüzünde aptal bir gülümseme vardı.

"Aa o nerden çıktı.?"

"Tamam miley ben cevabımı aldım"

"Ne aldın acaba ne bilip bilmeden konuşma "

"Nasıl konuşayım.miley " hadi miley bir yalan bul.

"Şimdi şöyle sen o kızla bakışırken bir hayranın seni görüp senden nefret edebilirdi bende bakışmalarınızı kesmeniz için ayağına bastım" ahh bu berbat bir yalan.

"Hıhı anladım." Justin her ne kadar yüzünü saklasada güldüğü her halinden belliydi.

10 dakika sonra eve vardık. Malzemleri alıp merdivenlerden koşa koşa çıktık.Kapıyı açıp malzemeleri mutfağa bıraktık.sonra ben yukarı çıkıp üzerime siyah bir tayt ve beyaz bir kısa kollu giydim.saçlarımıda toplayıp aşağıya indim.justin mutfakta malzemeleri tezgaha yayıyordu.

"Hadi başlayalım "

"Tamam miley hadi başlayalım "

* * *

Yaklaşık 2 saatlik uğraştan sonra pastamız hazır. Donması için dolaba yerleştirdik . Justinle aynı anda birbirimize baktık. Onun saçı başı un olmuştu.Ben ne haldeyim bilmiyorum.ikimizde aynı anda kıkırdadık.

"Miley sen ne ara bu kadar yaşlandın"

"Neyden bahsediyordun justin"

"Saçın... saçın un olmuş" dedi vs gülmeye başladı.

"Seninki çok farklı "

"Miley banyo yapmamız lazım"

"Evet "

"Tamamm hadi gel beraber banyo yapalım hem pastada donar"

"Justin sen sapık mısın saçmalama"

"Ne var canım ya şaka yaptım"

"Justin şakaların gittikçe kötüleşiyo haberin olsun"

"Ya ya ne demezsin"

"Tamam sen burda bekle ben bi duş alayım sonrada sen alırsın"

"tamam" justininde onayını aldıktan sonra yukarı merdivenlere yöneldim hem yukarı çıkıyor hemde justine sesleniyordum.

"Justin istersen televizyonu aç çünkü hokey maçı başlamak üzere" bağırışlarını duyabiliyordum.

"Ne o bugün müydü??!!"

"Evvett " diye bağırdım ve duşa girdim.15 dakikalıp duştan sonra odama geçip üzerime (medyadaki 2. fotoğraf) pijamamı geçirdim .Çünkü saat 11.48 .justin duşunu alır pastayı yer gider düşüncesiyle pijamalarımla aşağıya indim.justin masayı hazırlamıştı aferim çalışkan çocuk.

"Justin ben geldim sende duş al hadi "

"Miley çok... nasıl desem çok tatlı duruyorsun o pijamalarla"

"Teşekkürler justin hadi gitti duş al."

Justine bildiği banyonun yerini tekrar göstererek aşağıya indim.15 dakika sonra unlardan temizlenmiş justin yanıma geldi ve masaya oturdu.

"Hadi bakalım pastanı tadalım mileycimm"

"Tabi justincim " dedim ve pastadan ( medyadaki 1.olan ) bir dilim kesip justinin tabağına koydum sonra kendi tabağımada koyup yerime geçtim.justin küçük küçük dilimler alarak aklı sıra tadıyordu.Sonra dayanamıp kocaman bir dilim aldı sanırım sevmişti.ama böyle yemeye devam ederse pastanın sonu hastanede bitti diye yarınki gazetelerin başında yer alacağız.

"Justin yavaş yee"

"Mileyyss çoshshss güllzsell olm söş"

"Ne?? " ağzındakini yutup

"Dedimki çok güzel olmuş"

"Ellemize sağlık" dedim ve gülmeye başladım.20 dakika pasta tıkındıktan sonra justin televizyonun karşısına geçti bende mutfağa geçtim ve ortalığı topladım.15 dakika sonra justinin yanına gittimve o koltukta uyuya kalmıştı.O kadar masumdiki onu öpmemek için kendimi zor tuttum.odamdan bir battaniye alıp justinin üstünü örttüm ve bende yorganın bir ucuna yerleştim. Justinle aynı yorganın altında uyuya kaldık acaba yarın ne olacak?

Love Story (JİLEY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin